Ejderha Prenses Lucy

Loncadan Ayrılıyorum

Lisanna geldiğinden beri böyleyim. Hiç kimse benle konuşmuyor, yüzüme bile bakmıyor. Natsu bile sırf lisanna ile ilgileniyor. Göreve çıkamıyoruz. Arkamdan natsu'nun sesini duyunca sevinçle arkamı döndüm.

"göreve çıkalım mı Natsu"dedi 

"şeyy. Sen artık takımda değilsin lucy. Sen çok güçsüzsün. Ve görevlerde senin yüzünden zorlanıyoruz. Gray erza ve wendy ile bu konu hakkında konuştuk."dedi. Dedikleri ile kalbimi kesip biçiyordu ve beni yok ediyordu. Başımı öne eğdim. Göz yaşları ben burdayım dercesine gözlerime dolmuştu. Zorlukla onları geri gönderip başımı kaldırdım. Ama natsu yoktu. Başımı yana çevirince lisanna erza gray ve wendy ile gülerek konuştuğunu gördüm. Artık göz yaşlarımı tutamayacağımı anlayınca hızla revire girdim. Bağırmak, çağırmak, her yeri yıkmak istiyordum. Ama yapabildiğim tek şey sessizce ağlamaktı. Bu benim çok güçlü mü yoksa güçsüz mü olduğumu gösterir bilmiyordum. Ama ağlarken bile içim rahatlamıyordu. Kapı açılma sesi ile gözlerimi yavaşça açtım.

"ne oldu kızım?"dedi usta.

"ben loncadan ayrılıyorum usta. Aslında direk bu şehirden ayrılıyorum."

"ne. Neden  Lucy"dedi usta

"Artık herkes tarafından yok sayılıyorum. Yanımda kimse yok ve kendimi çok yalnız hissediyorum."dedi ağlamaya devam ederek.

"hayır luşy. Ben seni çok seviyorum. Lütfen gitme."diyerek Happy içeri girdi.

"beni sırf sen seviyorsun zaten happy. Son 1 aydır yanıma tek kişinin geldiğini gördün mü? Hep yalnızdım. Sırf sen yanımdaydın"dedim happy ye sarılarak. 

"kararın buysa peki. Ver elini."dedi usta. Elimi uzattığım anda üstündeki işaretten geriye hiç bir şey kalmamıştı.

"her zaman buraya gelebilirsin lucy. Ben seni bekleyeceğim."

"kendimi güçlendireceğim usta. Söz veriyorum.Eşyalarımı yanıma bile almayacağım. Kim alırsa alsın. Onları yanımda taşıyamam. Evde satılır büyük ihtimal."dedim

"luşyy... Gitme"dedi happy ağlıyarak. 

"sırf sen ve usta için geri geleceğim happy. Ama ayrıldığımı kimseye söylemeyin tamam mı. Ben gidince söylersiniz."dedi happy ye daha sıkı sarılarak.

"hoşça kalın "dedim ve koşarak loncadan çıktım. Eve uğrayıp bir takım eşyalarımı aldım ve hemen o evden de ayrıldım. Eskileri hatırlatan hiç bir şey görmek istemiyorum. Koşarken yanımda loke ve virgo belirdi. 

"nereye koşuyoruz hime"

"Bu şehirden uzak olsun da nereye olursa olsun."dedim

"olanları biliyoruz lucy. Sen iyi misin?"dedi loke

"iyiyim. Beni merak etme"dedim ona bakmadan. O sırada karşımızda bir portal belirdi. Ve eiçinden bir kadın çıktı.

"lucy heartfilia. Layla heartfilia nın kızı. Ejder kraliçenin kızı ejderha prenses."dedi ve önümde eğildi."ben Lela. Su ejderhasıyım."diye devam etti.

"b-bir dakika ne oluyor. Benim ve annemin ismini nereden biliyorsunuz."

"Siz ejderhaların prensesisiniz benimle gelin lütfen"dedi kadın. Tereddüt ile ona bakarken beynimde bir ses yankılandı. onunla git. Bu seni güvende tutacak. Annemin sesi... Ona güveniyordum. Kadının elini tutup portaldan geçtik. Güçlü olucağım ve natsuyu dediklerine pişman ediceğim.

Natsu'dan

"hepsi senin suçun luşy nin gitmesi senin suçun."diye bağırdı happy bana. 
"b-bir dakika happy neden bahsediyorsun. Lucy orda"Lucy nin her zaman oturduğu yere başımı çevirince orada olmadığını fark ettim. Endişe ile etrafıma baktım ama yoktu.