01

38 5 25
                                    

Yine bir pazartesi sabahı yine Soobin'in lanet olası alarm sesi ile uyandım. Fakat tabii ki yine Soobin uyanmadı. Onun alarmına onun yerine ben uyandım. Çünkü kendisi ayı olduğu için dibinde son ses çalan alarmı daha doğrusu mehter marşının sesi evi titretirken uyumaya devam edebiliyor.

Son sıralar kendisi ve sabahın köründeki alarmları beni o kadar sinir ediyor ki! Bir gün o çok sevdiği uykusunda onu öldüreceğim. Cidden biraz daha sorumsuz davransın yapacağım he! Bıktım be. Böyle ev arkadaşı olmaz olsun.

Ben bunları düşünürken boğuk da olsa duyulabilir alarm sesi arkada belki 30. Kez tekrarlıyordu. Bir süre daha mızmızlanıp kulağımı kapattım ve tekrar uyumaya çalıştım. Çünkü Soobin işe altı da gidiyor ben ise okula sekiz de gidiyorum. Onun yüzünden her gün iki saat erken uyanıyorum!

Derin bir iç çekim sinirle ağzımda bir kaç küfür geveleyip yatağımdan kalktım ve alarm sesi ile daha fazla gaza gelerek aynı sinirle Soobin'in odasına adımlamaya başladım. Bu sırada çalan mehter marşı ile kendimi havalı sanıyordum fakat çok komik görünüyordum. Soobin'in odasının kapısının kolunu tutup hiç düşünmeden kapıyı açtım. Hızlı adımlarla koşarcasına Soobin'in yatağına adımladım ve hızla üstüne atladım.

"Uyan lan orosbu çocuğu! Bıktım senden de alarmından da! Gerizekalı böyle alarm sesi mi olur amına koyayım"

Altımda ezilen Soobin'in "kalk, 5 dakika daha, bir daha olmaz" gibi şeyler mırıldanırken ki rahatlığı beni deli ediyordu. Omzuna sert bir yumruk geçirip artık yatakta doğrulmasını sağladım ve üstünden kalktım.

Soobin odasında halının desenlerini inceleyerek hayatı sorgularken ben ise yüzümde görevin tamamlandığını belirten piç gülümsemem ile odadan çıktım ve lavaboya girdim. Aynadan tipime bakarken dağılmış saçlar, mor göz altları ve kuru dudaklar alışılmadık bir görüntü değildi. O yüzden takılmayıp yüzümü yıkamaya başladım.

Yüzümü yıkadıktan sonra banyodan çıkmadan önce tekrar aynaya bakarken aklıma gelen Tzuyu ile heyecanla yerimde tepinmeye başladım. Onun için okulda iyi görünmeliydim. Eğer böyle gidersem beni beğenmez ve benimle konuşmaz. O uyandığı gibi gelse bile güzel olabiliyor! Ona bayılıyorum ciddi anlamda..

Tzuyu'ya iyi görünmek için banyodan çıkma işini unutup yüzüme bakim yapmaya başladım. Bu sırada kapının önünde büyük ihtimalle altına işemek üzere olan Soobin kapıyı belki 20. Kez çalıp bağırıyordu. Ona biraz acıdım, şaka ona asla acımam. Sadece o yerlere işerse tüm ev sidik kokar. Bu yüzden kapıyı açıp işemesine izin verdim.

Soobin işerken ben ise aynanın önünde bakim yapmaya devam ediyordum. Yüz maskemi çıkarıp yüzüme bir kaç kez şu çarptım ve kuru dudaklarımın gözüme batması ile nemlendiricimi elime aldım. O sırada Soobin elini yıkamak için yanıma geldiğinde iğrenerek ondan uzaklaştım. Sidikli elleri ile bana dokunmasını düşünmek bile midemi kaldırıyordu.

Her sabah bu yaşanıyordu. Soobin yüzünden kalkmam gereken saatten erken kalkıyor, bir daha uyuyamayacağım için okul saati gelene kadar süsleniyordum. Yeterince süslendiğimden emin olduktan sonra en sevdiğim küpemi takmıştım. Bence gayet tatlıydı... Sonra formamın üstüne beyaz bir sweat giydim ve çantamı hazırladım.

Tamamen hazırlandığımdan emin olduğum sırada evden çıkan Soobin'i uğurladım ve o evden gidince daha okul saatine kadar vaktim olduğu için kendime cocopops yapıp telefondan video izleyerek rahat bir şekilde yemeye başladım.

Kendimi tiktok izlemeye kaptırmışken cocopopsumu bitireli neredeyse 20 dakika olmuştu fakat hâlâ mutfak masasında oturup aynı şekilde tiktok izliyordum. O sırada gözümün telefonda sol üst köşedeki küçük saate kayması ile bir küfür fısıldayıp telaşla masayı topladım. Son kez aynanın önünde kendime bakıp sonunda evden çıkabilmiştim.

Kimsin La? | MinsungHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin