18

869 84 114
                                    

KITAPTA SAKA YAPMAKTAN OLAY YAPAMIYORUM AMK 20. BOLUMU FINAL DUSUNUYODUM KIZ HALA ILAC BAGIMLISI OLARAK KALDI NAPCAZ AMK

kanka bagimli bitsin bence biz hatirlatmadikca insanlar da hatirlamaz saka yapmaya devam edelim jisoo'nun cok sakasi birikti

teacher's pet'te yorum istemem basarili oldugu icin bunda da istiyorum artik fark ettiyseniz yorum beni baya gaza getiriyo cok sacma amk siz yorum yapin diye bolum yaziyorum lan 

********************************





"a ram sam sam a ram sam sam guli guli guli guli guli ram sam sam." duyduğumuz sesten sonra jennie elini alnına vurup gözlerini kapattığında chaeyoung ve ben de yanımıza gelen jisoo'ya bakıyorduk. "bu sefer neler olduğuna inanamayacaksınız ya. kesinlikle inanamayacaksınız." içinde laptopunun olduğunu unuttuğu çantayı bize doğru fırlatmasından sonra aklına geldiği an koşarak çantasını almaya çalışmıştı ancak jennie'ye doğru uçan çantayı yakalama şansı ne yazık ki yoktu.

"ben belki inanabilirdim jisoo." yanıma oturmasından sonra sinirli sinirli bakmaya başladığında bir insanın sırf şaka yapabilmek için nasıl bu kadar fazla duygu değişimi içerisinde olabildiğini sorguluyordum. oyunculuk yapıyor olsa bu kadar kolay rollerine giremezdi.

yıllar sonra ilk defa temiz hava görmüş shaco main ya.

"üniversitenin salon futbolu takımı dokuza sıfır kaybetmiş kanka. dokuza sıfır."

"canları sağ olsun, diğer maça artık salonun komodinleri." chaeyoung'ın cevabından sonra gülmeye başladığımda chaeyoung okuduğu kitaptan kafasını kaldırmış beni izliyordu. zaten ne zaman gülmeye başlasam beni izliyordu.

"neyse ben ne fark ettim biliyor musunuz?"

"jisoo sen stand up yapıyor musun bir yerlerde?" jennie'nin sorusundan sonra chaeyoung, ben ve jennie dümdüz ona bakmaya devam etsek bile jisoo sadece kahkaha atmıştı. "jennie sana çok gülüyorum."

"teşekkürler jisoo."

"ne fark ettim biliyor musun honey?"

"ne fark ettin dear?"

"chaeyoung senin adında h var amk. h." üçümüz de kastettiği şeyi anlamadığımız için mala bakar gibi bakıyorduk ve jisoo da bizim anlamamamızdan şikayetçi olduğunu gayet iyi belli ediyordu. "adında h harfi var."

"evet."

"sen chaeyoung'ın nasıl yazıldığını yeni mi öğreniyorsun?" olağanüstü bir olaya tepki verircesine konuştuğumda jisoo beni biraz bile umursamamış ve sahte olduğuna her şeyimle yemin edebileceğim bir ciddiyetle chaeyoung'a yönelmişti.

"h çok çirkin bir harf ve adında h var chaeyoung."

"siktir git. o harfi daha çirkin ve sende o'dan iki tane var."

"o harfi senin adında da var salak."

"adımı okurken o'ya kadar ne ara geldin? h'yi keşfetmen dört yıl sürdü orospu çocuğu."

"susun!" jennie'nin bağırmasından sonra üçümüz de sıçradığımızda jisoo dudakları üstüne fermuar çekmiş ve chaeyoung da kitabına geri dönmüştü. arkadaşlarının yanında bile oldukça durgundu ve o farkında mıydı bilmiyordum ama üçümüz de onun ilaç bağımlısı olduğunu biliyorduk. onu korkacağı bir tedavi türüyle baş başa bırakmak istemiyordum ve her saniye yanında olmak istiyordum ama arkadaşlarının ve benim elimden ne gelebilirdi bilmiyorduk.

fake account [chaelisa]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin