Yada ben öyle sanıyordum.
.
.
.
.
.
.
.Felix
Jisung'la eun uyumuştu ben uyumamıştım aslında uyuyormuş gibi yaptım. Böyle kavgalar o kadar sıklıkla olmazdı ama olduğundada jeonginle o gün illaki konuşur kavga eden kişilerin ne dediğini söyler sonrada sonuç arardık yada sadece kavgayı uzatmamaya çalışırdık. Tabi söylememizi istemeyen de olurde istemeyenleri söylemeyiz.
Odadan ayrıldıktan sonra seungminin odasına gittim. İlk önce kafıyı hafif tıklattım sonrada kapıyı açarak kafamı yavaş yavaş içeriye soktum.
Felix: jeongin uyudun mu?
Jeongin: uyumadım.
Felix: konuşacak mıyız?
Jeongin: tabi kii sen dışarıya çık ben geliyorum.Başımla onayladıktan sonra kafamı odadan çıkardım.
Jeongin: üstüne bir şeyler giy üşüme.
Felix: tamam.Üstüme en yakın odadan yani jiaung'un odasından hırka aldım. Onun hırkasını giymemi sorgulamayacağını biliyordum çünkü hem aynı evde yaşamak istemiştik ama o kadar büyük bir ev alamamıştık aslında benim evimde yaşayabiliriz ama onların önceden satılık aldıkları evler boşa giderdi. Jisung'un , Eun'nun , Seungmin'in , Jeongin'nin odasının olmasının sebebi belki bir gün satarlarda aynı evde kalırız düşüncesiyleydi.
Jeongin
Felix odadan çıktıktan sonra Seungminin anlını öptüm. Onun bilerek yapmadığını gayet iyi biliyordum. Onun küçüklüğünüde ailesinide onun ailesi gibi baskıcı bir aile görmemiştim. Beni bile sorgulamışlardı eun hatırlamasa bile eunun giydiği şeye bile söylenmişler sonrada ona "Böyle giyinmeye devam edersen okulunu bırak!" diyerek kızmışlardı. Eun o zamanlar küçük olduğu içib fazla bebekce davranıyordu zaten 6 yaşında ki bir kızdan ne bekliyordum?
Kendime de hırka aldıktan sonra iki battaniye aldım kapıyı kapatırken ses çıkmaması için çok yavaş kapatmıştım dışarı çıktıpımda felix yıldızları izliyordu.
Jeongin: yıldızlar çok güzel değil mi civcivim?
Felix kafasını ilk önce bana çevirdi sonrada geri yıldızlara baktı.
Felix: onları saymak istiyorum. O sonsuzluğu o güzelliği sonsuza kadar sayabilirim kaşdığım sayıyı unutsam bile baştan başlar devam ederdim.
Onun yanına oturdum yıldızlara bakarken battaniyeyi ona verdim
Jeongin: bende size olan sevgimi saymak isterdim.
Felix: bak yıldız kaydı! Hadi dilek tutalım.
Jeongin: benim dileğim zaten gerçekleşti. Dünyanın en iyi arkadaşlarına sahibim ama yinede bir şey dilemek istersem arkadaşlığımızın bitmemesini dilerim.
Felix: ben beraber yaşamayı dilerdim. Düşünsene böyle kocaman bir ev alıyoruz ve içinede bir köpek yada hayır bir kedi alıyoruz!
Jeongin: hayallerini seviyorum be felixim
Felix: bende seni seviyorum ailem bile bu kadar iyi davranmamıştır bana.Ona bakıp gülümsedim bataniyelere sarılmış bir şekilde bir süre yıldızlara baktık.
Jeongin: eun ne dedi?
Felix: gülüşünü kontrol edemediğini gülmek istemedeğini sadece seungmine sarılmak istediğini ama yapamadığını söyledi.
Jeongin: o zaman desene bu olay çabuk unutulur.
Felix: seungmin ne dedi ki?
Jeongin: gerçekeleri söylediğini ve sözlerin bu kadar üzeceğini düşünmediğini. Ha birde yarın eun onu sorgular diye endişelendiyordu.
Felix: neden endişelensin ki? Eun öyle bir şey yapmaz.
Jeongin: Evet , biliyorum aynı leyi bemde söyledim ama biliyorsun seungmin sorgulanmaktan hoşlanmaz .
Felix: ikiside barışmak istiyor o zaman bize bir şey kalmaz.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
iyi iş // Straykids
RandomBir grup düşünün. Arkalarında iz bırakmayan bir suç ortakları lakin yüzlerini hatta gerçek adlarını bile bilmiyorlar. Tabi o gruptaki arkadaş grupları dışında. Diğer arkadaş grubu suç ortaklarının yüzünü öğrenmeleriyle en fazla başlarına ne gelebili...