VAMPIRELLA!

Veda

Gözlerimi açtım ve elimi yastigin altina sokup telefonumu buldum. Saat 05.10'du. Havaya baktim. Yeni aydinlanacak gibi gözüküyordu. Uzerime ince bir hirka aldim ve balkonun kapisini sessizce acarak disari ciktim. 6.katta oturuyorduk ve manzara cok guzeldi. Deniz dibimizdeydi. Gokyuzune baktim, kızıldı. En sevdigim renkler olarak kirmizi ve mavi birlesince cok guzel bir manzara olusuyordu. Kirmiziyi tuhaf bir bicimde seviyordum cunku bana insanlarin onsuz yasayamayacagi bir seyi hatirlatiyordu. Kan. Maviyi seviyordum cunku umut veriyordu bana. Etraf dalgalarin sesi disinda fazlasiyla sessizdi. Gözlerimi kapattim ve dalgalarin kayaya carpma seslerini dinledim. Deniz bana her zaman huzur vermistir. Derin bir nefes aldım ve yasadiklarimi dusundum. Evdeki herkesin disinda bir tek ben bilmiyordum neden Forks'a gittigimi. Ama gariptir ki orada guzel seyler yasayacagim gibi hissediyordum. Ani bir kararla iceriden laptopumu alip balkonumdaki sandalyeye oturdum ve google'a "Forks" yazdim. İlk olarak görsellere girdim. Tanrim burasi neydi boyle. Ormanin icinde bir yerdi bu kasaba. Sonra wikipediye girdim. Bir yorum gözüme çarpmıstı; "Vay canına bu kasaba vampirleriyle ünlüymüş oraya gidenler vampir oluyormus" hafif bir kahkaha atarak bu yorumu defalarca okudum. Vampirler. Hic inanmazdim vampirlere ama vampir olmayi istiyordum. Keske gercek olsaydi diye iç gecirdim ve laptopumu kapattim. Galiba Forks'a bugun gidiyordum. Uzun bir süre manzarayı izledim. Ayak sesiyle irkildim ve kapıya baktım. Gelen Max'ti. Gülümsedim ve Max'de o minicik agzıyla;

- Neden erkenden uyandın abla hem hava soguk.dedi. Bende;

-Sen neden uyandın Maxcim dedim. O da;

-Tuvalete kalkmistim dedi ve gelip yanima oturdu. Basina opucuk kondurarak;

- Bizimkilere bir surpriz yapalim mi askim ne dersin diyerek goz kirptim. Heyecanli bir sekilde;

- Ne yapicaz abla cok merak ettim dedi. Bende;

- İceride konusalim bebegim hava soguk dedim. İceri girip balkon kapisini kapattik ve yatagima oturduk. Ben;

- Onlara kahvalti hazirlayalim ne dersin diyerek gulumsedim.

- Olur hemde cok guzel olur diyerek gulumsedi. Bende;

- Peki onlari nasil uyandiralim Max dedim. O da;

- Son ses müzik açalım abla dedi. Bende;

- Tamam tatlim ne acacagimizi biliyorum diyerek gulumsedim. Ayaga kalktik ve o da benim odamdaki buyuk hoparlorleri annemlerin odasina tasimama yardim etti. Birini babamin yattigi tarafa digerini annemin yattigi tarafa koyduk. Bilgisayardan ortaokul yillarimda (ergenligin doruklarinda oldugum yillar) dinledigim agir punk rock muzikten birini acicaktim. Ordaki esyalari oylece birakip kahvalti hazirlamaya indik. Ben;

- Sana soyliyecegim malzemeleri cikar Max dedim aşcı edasiyla. O da;

- Hemen efendim dedi buyuk bir ciddiyetle. Gülmemek için kendimi tutarak;

- Yumurta, sosis, peynir, yağ, reçel, bal, süt, meyve suyu, domates, salatalık ımm birde ekmek diyerek arkami döndüm tamamlayamaz diye dusunmustum fakat hepsi tamdi. Kikirdayarak yanina gittim ve saclarini karistirarak aferin yumurcak dedim. O da sensin yumurcak dedi. Kahkaha atarak omleti yapmaya basladim. Uzerime annemin mutfak onlugunden gecirmistim. Max de aynisini yapmisti. Ama onda mutfak önlüğü elbise gibi duruyordu. Ona bakip kucuk bir kahkaha attim o da;

- Sen kendine bak dedi. Dudaklarini buzmus ve kaslarini catmisti. Yanina giderek;

- Saka yapiyorum canimin icii dedim. Onunda keyfi yerine geldi ve bana yardim etmeye basladi.

İşimiz bitmisti. Üzerimdeki önlüğü çıkarıp yerine taktım ve Max'le birlikte yaptığımız eseri görmek için geri çekildik. Masa muhtesem gozukuyordu. Hicbir eksik yoktu. Beni istemeyen aileme neden boyle bir jest yaptigimi bilmiyordum fakat Max'le eglenmistik, bu daha onemliydi. Tanrim ben kardesimi aşırı seviyordum. Max'e üstündeki önlügü cikartmasi icin yardim ettim ve sessizce yukari ciktik. Annemlerin odasina girdigimizde mısıl mısıl uyuyorlardi. Max gülmemek için elini agzina kapatti. Bende gidip bilgisayarin basina oturdum ve Max'e göz kırpıp parmaklarimla 3'ten geriye dogru saymaya basladim. 0 oldugunda tüm sesleri sonuna kadar açtım ve sarkiya tikladim. Max'de videoya çekiyordu. Müzik baslar baslamaz babam yataktan firlarcasina kalkti ve elini ok atiyomus gibi gerdi. Savasin icine dustuk falan saniyordu herhalde. Annemde hemen kalkti ve yatagin ustune cikti. Ne oldugunu anlamaya calisiyorlardi. Bizde Max'le kahkaha atiyorduk. Ben müzigi kapattim ve gözlerimden yaslar gelesiye kadar gülmeye devam ettim. Annemle babam da gülmeye basladilar. Hep birlikte anirircasina gülüyorduk. Sonra gülmemiz sona erince babamla annem geldi ve bize sarildilar. Dört kisi birbirimize sariliyorduk. Biraz daha öyle durursak aglayacagimi biliyordum. Bunun için onlardan ayrilip kapiya dogru yoneldim ve burnumu cekerek;