Sicim Teorisi - Changlix

8

"Hoş geldin!" dedi Changbin Felix'i kapıda karşılayarak.

" Hoş buldum."

" Geç içeri." derkenki hâli sevgilisini ilk defa evine davet eden bir gencin acemliğine eş değerdi.

" Dosyayı yolluyorum anlattıklarımı oradan takip edebilirsin." dedi oturur oturmaz cebinden telefonu çıkararak.

" Önce bir şeyler içseydin."

" Teşekkür ederim gerek yok."

Changbin her zaman için kendisini sehpada bekleyen içindeki içecek sürekli değişen bardağındna bir yudum aldı.
" Sözel zekânda dikkate değer. Üslubun güzelmiş."

" Teşekkür ederim ancak..."

" Konumuz bu değil mi? Biliyorum sadece zaten bildiğim bir konu hakkında bir şey okuyorsam sadece bilmediğim minik ayrıntıları umursarım."

" Ah tabi." dedi Felix mantıklı bularak.Changbin okumayı bitirdiğinde arkasına yaslandı.

" Kuantum alanlar teorisini reddetmediğim söylemiştim, değil mi?"

" Ama..."

Changbin parmağını dudaklarına götürdü:

" Şşt, Daha önceki antitezimi tekrar öne sürüyorum: Alanlar enerji, enerji frekans gerektirir."

" Buna bir itirazım yok ancak frekansların madde oluşumunu doğurması saçma."

" Neden ki?"

" Dayanğı yok."

" Enerji miktarı azaldıkça frekansı azalacak bu sayede maddelerin türleri oluşacak."

" Saçma. Ben higgs alanında titreşen parçacıkları daha mantıklı buluyorum.

" Onu reddetmiyorum."

" Yav bir yürü git!" dedi elini savurarak. " Onu reddetmiyorum bunu reddetmiyorum. Her teoriyi kabul mü ediyorsun sen?! Dünya düzdür deseler evet, hayır küredir deseler evet, Geoiddir oğlum ne alaka deseler evet mi diyeceksin?"

" Dünya geoid." dedi düz bir yüzle.

" Hadi canım!" dedi Felix alayla. Güldü.

" Komik mi?" Bu tepki ile Felix'in gülüşü kahkaya dönüştü. Bir yandan da kafasını sallayarak Changbin'i onayladı.

" Gülüşün güzel" dedi Changbin fısıltıyla karışık bir sesle. Felix'in duymasını beklemese de Felix duymuştu. Gülüşünü durdurup utanarak ona baktı:

"Teşekkür ederim."

Changbin ne cevap vereceğini bilemedi. Öksürdü. Kekeleyerek konuştu:

" Ri..Rica ederim." Kızaran yanaklariyla Felix çok hoş gözüküyordu Changbin'n gözünde. Tabi Changbin kendisinin ne kadar kızardığının farkında değildi.

Felix onun bu hâline güldü:

" Ne o seni utangaç bir çocuğa mı çeviriyorum?"

Changbin kaşlarını çattı aklına gelen fikirle oturan Felix'in yanına gitti. Çenesinden tuttu:

" N- Ne yapıyorsun?"

" Şimdi kim kimi utangaç çocuğa çeviriyor?"sırıttı Changbin.

Felix başını çevirerek itti onu " Def ol git."