regard | taekook

11.

10k olmuşuz💖

uzunbir aradan sonra uzun bir bölümle geldim💖

yorum yapmazsanız çok üzülürüm 🥺

*

taehyung 🤍:
anlamadım?

jungkook:
sorum gayet açıktı aslında
johan'ın kim olduğunu sordum
seokjin ve yoongi arabana doğru gelirken
ondan bahsediyordu
beni fark edince duraksadılar
ben de merak ettim

taehyung 🤍:
rahatladım|
şey ya
eski bir arkadaş
önceleri beşli takılıyorduk
johan almanya'ya gitti sonradan

jungkook:
anladım
bunda kötü bir şey yokmuşki
neden beni görünce duraksadılar

taehyung 🤍:
bilmem
soralım istiyorsan
için rahat eder

jungkook:
yok ya
boş verelim
her şeye takan biri gibi
görünmek istemiyorum

taehyung 🤍:
zaten öyle değilsin güzelim

jungkook:
yani
ama beni sen tanıyorsun
onlar değil
yanlış izlenimler bırakmak istemiyorum

taehyung 🤍:
sence de insanların senin hakkında
ne düşündüğünü fazla umursamıyor musun?
biraz rahat ol

jungkook:
aşkım
onlar senin arkadaşların
bu yüzden umursuyorum
başkaları umrumda değil ki

taehyung 🤍:
olsun
onların yanında da rahat ol
basit ayrıntılara takılma

jungkook:
deneyeceğim...
nerede kaldın?
bitmedi mi namjoon'la konuşmanız

taehyung 🤍:
geliyorummm

*

jungkook

Dudaklarım sürekli çatlar ya da kururdu, bunun önüne geçmek için onları sürekli nemlendirmek zorundaydım. Arka cebimdeki orman meyveli nemlendiricimi çıkarıp dudaklarıma iyice yedirdim. Nemlendirici hafiften bir renk katmıştı dudaklarıma ve bu görüntüyü seviyordum. Derin bir nefes alarak bakışlarımı camdan dışarıya çevirdim. Taehyung'u beklerken sıkılmaya başlamıştım.

Taehyung...  O, hayatıma gireli çok uzun zaman olmamıştı ama bana ne kadar iyi geldiğini inkar edemezdim. Aramızda sürtüşmeler dahi olsa kare gülümseyişi bana her şeyi unutturacak türden bir büyüye sahipti. Onun kolları arasında olmayı onunla her şey hakkında rahat konuşabilmeyi seviyordum. İlgi alanlarımızın farklı olmasına rağmen birbirimize saygı duyuyorduk. Benim kitaplar hakkında konuşmama asla bir şey demez, dünyanın en önemli konuşmasını yapıyormuşum gibi beni dinlerdi. Bakışları çok dikkatliydi, üzerimde gezinen koyu renkli harelerin her şeye, her bir harekete dikkat ettiğini biliyordum.

Bana hediyeler almayı seviyordu, buna başta itiraz etmiştim. Ama bana aldığı hediyelere benden çok hevesli olduğunu ve bunun onu mutlu ettiğini fark ettiğimde itirazı bırakmıştım. Değişik biriydi Taehyung, kendini sevdirmeyi biliyordu.

"Bebeğim," Aniden şoför kapısının açılmasıyla daldığım düşüncelerden irkilerek sıyrıldım. "Ah, seni korkuttum mu? Kusura bakma, daldığını fark etmemiştim."