4

9 2 0
                                    

Kim Taehyung

Yoongi. Yoongi bana cevap vermiyordu, aşağı inmem Yoongi'nin iyi olduğunu görmem lazımdı. Hızlıca göz yaşlarımı sildim, kafamı sağa sola salladım. Ayağa kalkıp aynada yüzüme baktım, hiç bi şey belli olmuyordu.

Hızlıca odamdan çıktım ve merdivenleri inmeye başladım. Jungkook ve Jimin, masada karşı karşıya oturmuş suratları asık bi şekilde viski içiyolardı.

Yoongi yoktu. Koşar adımlarla yanlarına giderken, Jungkook beni fark etti ve ayağa kalktı, yanına varmıştım. "Yoongi nerede?" Diye sordum. Jungkook başını eğdi, cevap vermedi tekrardan bağırarak, "Yoongi nerede dedim sana.?!" Jungkook sıçradı, yine de cevap vermedi.

Jimin ayağa kalktı yanıma geldi ellerimden tuttu. Jimin "Yoongi'nin annesi ve babası ağır bi kaza geçirmiş, hastaneye gitmek zorunda kaldı, bizim gelmemizi istemedi, yanında durmamızı söyledi." Dedi. Jimin'in dediği her bir harf, her bir kelime kalbime hançer gibi saplanırken gözlerimin dolduğunu hissettim.

Ellerimi Jimin'in elinden kurtardım ve bağırarak, "Yoongi iyi değil, annesi babası iyi değil ve siz burda siktiğimin viskisini mi içiyorsunuz ne hakla?!" Jimin başını eğdi ve, "Ne desen haklısın özür dileriz."

Hıçkırarak ağlamaya başladığımı hissettim. Yoongi'nin yanımda olmasını, onun yanında olmak istedim. Yavaşça yere çöktüm ve daha şiddetli ağlamaya başladım.

Jungkook önüme oturdu, ellerimden tuttu. O an utanmadım sadece ağlıyordum. Utanmaya yüzüm yoktu Yoongi iyi değilken utanamazdım. Jungkook ellerimi daha sıkı kavradı ve konuşmaya başladı, "Özür dilerim, sana haber vermem gerekiyordu." Ne demek istiyordu? Yoongi gideli ne kadar olmuştu?

Vücudumun titreyip, gözlerimin karardığını hissettim ve başımda dönüyordu aynı zaman da hıçkırarakta ağlıyordum. Ses tellerim yanarak "Y-Yoongi n-ne za-zaman gi-gitti?" Jungkook "Sen odana çıktığın an telefonu çaldı ve apar topar çıkmak zorunda kaldı."

O acı çekerken, ağlarken, iyi değilken ben odamda keyifle -ağlayarak- çorba içmiştim. Tüm parçalar kafamda birleştikçe daha çok canım acıyordu. Bayılacağımı hissettim. Zangır zangır titriyordum, kendimi huzurun kollarına bırakırken son duyduğum şey Jungkook'un "Taehyung. Taehyung!" Dediğini duymuştum...

-

Gözlerimi yavaş yavaş açarken başımda dikilen Jungkook'u fark ettim. Gözlerim acıyordu, yanıyordu. Jungkook "Uyandın mı?" Diye sordu, cevap veremedim boğazım acıyordu.

Kendime acıdım o an. Yavaşça gözlerimi açtım ve gözlerimin dolmasına izin verdim. Jungkook elleriyle yanağıma dokundu ve göz yaşlarımı sildi. Utanmayacaktım. Bu sefer utanmak yoktu.

Zar zor da olsa konuşmaya başladım "Y-Yoongi hâ-hâla gel-gelmedi mi?" Diye sordum. Jungkook başını eğerek "Hayır gelmedi, bu gece hastanede kalacakmış." Hızla yerimde doğruldum, "Benide götürün yanına yalvarırım..." İlk defa kekelemeden konuşmayı başarmıştım -Jungkook'a karşı-

Jungkook, "Sabah hep beraber gideceğiz, uyu sen şimdi." Uyumak istemiyordum, bunu o da biliyordu. "Uyumak istemiyorum ben Yoongi'nin yanına gitmek istiyorum."

"Taehyung bu haldeyken seni bi yere götüremem, götürsem bile Yoongi seni böyle görse daha çok üzülür." Haklıydı. Pes etmiş bi şekilde ağlayarak gözlerimi kapattım. Jungkook tekrardan konuşmaya başladı "Ağlama artık." Bana neden böyle güzel, merhametli davranıyordu?

Onca şeyin içinde bide bunu düşünemezdim. Yoongi'yi düşünmem lazımdı, iyi olduğunu. Kendimi o an çok çaresiz hissettim, kimsesiz gibiydim.

Jungkook o an çok güzel hissedeceğim bir şey yapmıştı. Saçlarımı okşuyordu...

Duydunuz değil mi? Saçlarımı okşuyordu. Neden böyle davranıyordu bana? Yoongi ona bir şeyler mi anlatmıştı? Jimin nerdeydi?

Kafam bunun gibi bir sürü soru ile dolunca Jungkook'a sormaya karar verdim.

"Ju-Jungkook Ji-Jimin ner-nerde?" "Uyuyor o, içeride." Uyumuş muydu? Saat o kadar geç miydi?

"Sa-Saat ka-kaç?" "Saat mi? Gece 3." O kadar geç mi olmuştu, sabaha çok az kalmıştı. Yoongi'mi görmeme çok az kalmıştı. Tebessüm ettim. Jungkook, "Neden gülüyorsun?" Diye sordu bende "Yoongi'yi görmeme çok az kaldı çünkü." Diyebildim.

Jungkook'ta gülümsedi. "Uyu artık." Dedi ve yan dönüp uyumaya karar verdim...

-

Yavaşça gözlerimi açarken, yanımda Jungkook'un olduğunu fark ettim. Yanımda mı uyumuştu? Yoongi gelmiş miydi? Hızla Jungkook'un kolunu dürttüm. Uyandı. Gözlerini ovuşturarak, "Efendim Taehyung." "Yo-Yoongi gel-geldi mi?" Jungkook başını eğdi konuşmaya başladı, "Annesi ve babasının durumu kötüleşmiş, eve geldi bi kaç parça kıyafet aldı ve seni kontrol edip gitti..." Ne. Ne beni neden uyandırmamışlardı?

Jungkook'a bağırarak "Beni neden uyandırmadınız?!" Diyebildim. Jungkook sustu, konuşmadı. Neden konuşmuyordu?

"O seni kontrol etti, uyandırmamı istemedi." Sıkıntıyla ellerimi saçlarımın arasından geçirdim ve ofladım.






Hop kestik
Nasil gidiyor sizce
Taehyung icin yoonginin yeri cok ayri
İlerki bolumlerde cok sasiracaginiz seyler olucak
Sizce ne olucak
Neyse yine cok uzqttim
Bb

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Nov 14, 2023 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

love and dieHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin