1

601 23 0
                                    

                Lana Del Rey-"Cherry"


baklavam🫣💗
Yavrum

                               kirazım
ASKİMMMMMM
BENDE YAZMANİ
BEKLİYODUM
😣😣😣😣😣☹️

baklavam🫣💗
Bende özledim bebeğim
Anca çıktım spordan
Biliyorsun yoğun bu saatlerde

kirazım
bu saatlerde dedigin
saat aksam 9
hic taehyungu dusunmek yok
hic demiyosun napiuo benim bebegim diye

baklavam🫣💗
Güzelim olur mu hiç öyle şey
Hem ben senin gönlünü
almasını bilirim

kirazım
nasil olacakmis o!?!?!?
😡😡😡😡😡

baklavam🫣💗
Yarın seni alışverişe
çıkarırım
İstediklerini alırsın güzelce
Tabii sınırı aşmayacak şeyler
değil mi güzelim?

kirazım
AAAAAAAA
ben sınırımi iyi bilirim
hem hatali olan sensin
istediklerimi alirim
gikinizi cikaramazsiniz
bay jeon jungkook
😡😡😡😡

baklavam🫣💗
Bebeğim sen benim ne demek istediğimi gayet iyi anladın
Şimdi araba kullanacağım hem sende hazırlan sana kahve ısmarlayayım
Kalın giyin hava soğuk aşkım
Öpüyorum yavrum

kirazım
UFFF HAYATİM BU SİMDİ Mİ SOYLENİLİR
ANCA HAZİRLANİRİM BEN
aslinda kahve icicez ama olsun
SANA İYİ GORUNMEM LAZİM
KACTİM BENDE

Taehyung hemen elindeki telefonu kocaman yatağına fırlatmış ve koşarak giyinme odalarına gitmişti. Sevgilisinin dediğine göre hava soğuktu ve kalın şeyler giymeliydi. Krem rengi kazağını ve koyu kahve kumaş pantolonunu alıp hızlıca giydi. Gümüş tokalı kemerini takıp üstünü düzeltti ve aynadan kendine baktı; fena görünmüyordu. Ayakkabı dolabına gidip açık kahve dunk ayakkabılarını alıp kocaman giyinme odasının ortasında olan pufun üstüne oturup ayakkabılarını giydi. Ayağa kalkıp gözüne kestirdiği kahve ceketini alıp odadan çıkıp kendi odalarına girdi ve ceketi yatağın üstüne bırakıp makyaj masasına geçti. Kendisi öyle fazlaca makyaj yapmayı seven biri değildi. Dediği gibi tek amacı Jungkook'a güzel görünmekti. Yanaklarına hafif şeftali tonlarında allık sürüp dudaklarına da çok az tint sürüp Jungkook'un ona aldığı Tom Ford'un 'Lost Cherry' parfümünden birkaç fıs sıkıp aynadan kendine baktı. Hemen ardından saçlarını güzelce tarayıp hafif bakım yağı sürdü ve oturduğu yerden kalkıp takı bölümüne gitti. Oradan seçtiği gümüş ucunda küçük bir yıldız olan kolyeyi ve gümüş yıldız küpelerini takıp hızlıca yatağın üstündeki ceketini alıp giydi. Tekrardan giyinme odalarına gidip krem rengi olan klasik omuz çantasını alıp odalarından telefonunu alıp merdivenlerden aşağı indi. Acele etmeliydi çünkü sevgilisi kornaya basıp duruyordu. Taehyung hızlıca evden çıkıp hafif koşarak arabaya geldi ve kapıyı açıp oturdu. Kafasını hemen soluna çevirip sevgilisi ile göz göze gelince gülümseyip dudaklarına asıldı. Fazla aşıklardı birbirlerine. Neredeyse 5 yıl olmuştu sevgili olalı. Birkaç dakika öpüştükten sonra Taehyung dayanamayıp sevgilisinin üstüne atlarcasına sarılıp konuştu:
"Aşkımmmm. Çok özledim senii. Oy oy oğluşum ya. Bi' gittin gelmedin! Çok kızıyorum sana."
Taehyung yalancı bir sinirlilikle konuşunca Jungkook hemen ondan kurtulup derin bir nefes aldı ve saçlarını düzeltti.
"Bebeğim sanki günlerce gidip gelmemişim gibi konuşuyorsun. Alt tarafı 2 saat yoktum. Hem şu an buradayım güzelliğim. Ayrıca sen çok güzel olmuşsun."
Jungkook göz kırpıp Taehyung'u iyice süzüp dudaklarını yalamıştı. Bayılıyordu minik bebeğine ve utanınca dönen kırmızı yanaklarına.
"Ya Jungkook! Utandırma beni.."
Jungkook bebeğine gülümseyip son kez dudağına öpücük kondurup Taehyung'un üstüne eğilip emniyet kemerini bağladı ve arabayı sürmeye başladı. Taehyung yolda Jungkook'a bıcır bıcır bir şeyler anlatırken Jungkook hiç şikayetçi değildi. Bayılıyordu onun sürekli konuşmasına. Yol böyle konuşmalı geçmişti ve geldiklerinde Jungkook arabayı uygun bir yere park etmiş ve arabadan inip Taehyung'un kapısını açıp bebeğini indirmişti. Bu sefer Taehyung parmak ucunda durup ona öpücük kondurup başını eğmişti hemen. Minik bir bebekten farkı yoktu. Jungkook onun bu haline gülümseyip hemen belinden kavradı ve ciddi bir ifade takınıp kafenin içine girdiler. Kafenin hoş bir dizaynı vardı. İkili içeri girdiğinde hemen çok arkalarda olmayan cam kenarına geçip oturdular ve garson önlerine menüyü bırakıp gidince Taehyung heyecanla konuştu:
"Aşkım ben tatlı da yiyeceğim!"
Jungkook onaylar biçimde kafasını sallayıp menüye bakmaya başladı. Aslında ne içeceği belliydi. Her zamanki gibi ice americano. Onun vazgeçilmeziydi resmen bu kahve. Bebeği onun tam tersine tatlı kahveleri severdi. Taehyung White Chocolate Mocha ve vişneli brownie istemişti. Jungkook hemen garsonu çağırıp istediklerini söyleyince garson hemen siparişleri alıp gitmişti. Taehyung dışarı izliyordu Jungkook ise onu. Jungkook, bebeğinin masada duran elini hemen avucunun içine alıp öpmüştü. Taehyung anlık şey ile sıçrasada sevgilisinin yaptığı şeye şirince gülümseyip Jungkook'a baktı.
"Güzelim benim, bebeğim, hayatım, yavrum."
Taehyung duyduğu iltifatlar karşısında utanıp kızarmıştı. Sevgilisi bayılıyordu onu utandırmaya. Garson siparişleri getirince Tae hemen elini çekip önüne koyulan siparişleri bekleyip garsona teşekkür etti ve hiç beklemeden tatlısını yemeye başladı. Jungkook ise sadece kahvesini içip bebeğini izliyordu. Şu an onu kucağına alıp o dudaklarını öpmemek için kendini zor tutuyordu. Taehyung, Jungkook'un onu izlediğini fark edince hızlıca gülümsedi.
"Sevgilimm, hep beni izliyorsun bak utanıyorum."
Jungkook kafa sallayıp 'utanma' dercesine baktı gözlerine. Aşılmalıydı, 5 yıl olmuştu. Dile kolay. Tatlı çift güzelce kahvelerini içip tatlılarını yiyip kafeden ayrılıp eve doğru yola koyuldular. Jungkook arabada rahat durmayıp sürekli Taehyung'u elleyip duruyordu. Tae bundan şikayetçi değildi ancak sevgilisini durdurmazsa arabada ayıp şeyler yapacaklardı. Jungkook 'ben sana evde gösteririm' diyip güldü ve Taehyung gözlerini kocaman açıp baktı sevgilisine. Bu gece Taehyung'un kalçasına elveda diyoruz.



SELAAMMM!!!
İLK FİCİM🙊🙊🙊
saka maka asiri heyecanlandim yazarken
umarim guzel olmusturrr🥹🙏🏻🙏🏻🙏🏻

CherryHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin