courier 'SunSun

4

"işim yok dediysem, bu size gelmek istediğim anlamına gelmiyor"

"ya gel bir şey olmaz"

"ben ne yapıcam yanınızda ki, hem benim şu kargoyu vermem lazım."

"tamam gel birlikte verelim, sonra otursun bizimle"

"iyide diğerlerinin haberi yok, olmaz"

"ben iki cırmalarım ses çıkarmazlar. Ayrıca sunooyla çokca karşılaşacaksınız zaten, şimdiden yakınlaşmış olursunu. hem diğerleriyle de tanış merak ediyoruz seni."

"pardon da niye merak ediliyorum"

"kargoyu vermiycek miydik biz geç kalıyoruz hadi çık yukarı"

Jungwon adının sunghoon olduğunu bildiği kargocuyu sırtından yukarıya doğru itekliyordu. Üst komşunun kapısına geldiklerinde jungwon görünmemek için kapının yanına geçti ve zile bastı ve kapı açıldı, bir kaç konuşmadan sonra kapı kapandı ve jungwon sindiği yerden tekrar sunghoon'u iteklemeye başladı

Sunoo'nun kapısının önüne geldiklerinde jungwon kapıyı çaldı

"Ya ben sizin yanınızda ne alakayım"

"Niye öyle diyorsun kendine"

Kapıyı heeseung açmıştı

"Bizde diyoruz nerde kald- aaa sunghoon"

"Çok ünlüsün diyorum inanmıyorsun"

"Geçin kalmayın böyle"

"Bak geçin diyor yani sende"

"yhah nerden çattım"

Jungwon yine itekleye itekleye sunghoon'u içeriye sokmuştu

"Tamam itirme artık başka çarem yok zaten"

Jay koltukta oturup sunoo'nun zoruyla chaewonun yeni instagram postuna bakıyordu, aniden tanımadığı bir sesi duyunca kafasını o yöne döndürmüştü ve sunoo'nun attığı fotoğraftan sunghoon olduğunu anlamıştı yanında ki sunoo'yu ard ardına dizinden dürtmüştü.

"Bak senink- aaa ahahah bak sunghoon"

Jay sunghoon'un da onları duyabildiğini hatırlayıp, yanlış anlamaması için geri çevirmişti espirisini.

"ahahah bencede o güzel espirilerini daha sonraya sakla jay"

Sunoo jay'e ters bir bakış atıp jungwon'a konuştu

"Yine tanıdığın ilk kişiyi zorla buraya sürükledin dimi"

"E ama oda otursun, ayrıca ne zoru estağfurullah."

Heeseung konuşmaya dahil oldu

"Oturunda konuşun"

"Evet otur, evlatlık sanki."

Jungwon sunghoon'un kolundan tutup koltuğa doğru götürdü ve oturttu, ardından oda yanına oturdu.

"Mantık olarak evlatlık oluyorum zaten"

"Yo değilsin çok konuşuluyorsun"

Heeseung'da gelip jay'in yanına oturdu ve konuştu.

"Konuşuluyor mu yoksa sadece sen mi konuşuyorsun"

Jungwon kaşlarını kaldırdı

"Manifesti yapan ben miy-"

Sunoo susturmak amacıyla, boğazını temizleyip jungwon'ın konuşmasını böldü.

"Ne içiyorsunuz"

Herkes söylemişti bir tek sunghoon kalmıştı sunoo biraz sunghoon'un gözüne baktığında anlamıştı

"Sen bilmiyorsun tabi, direk sen benimle gel bakarsın ne var."

Sunghoon jungwon'dan kurtulmak için hemen yerinden kalktı, ve mutfağa giden sunoo'yu takip etti.

İçerde kalan diğerleri birbirlerine bakıp aralarında gülmeye başladılar.

Sunoo ve sunghoon konuşarak mutfağa gelmişti

"Dolabı aç bak, gözüne takılan bir şey olursa yiyebilirsin. Ha bu arada diğerlerinin istediği şeyleri çıkarır mısın? ben bardaklarla atıştırmalıkları hazırlayacağım "

Sunghoon önce diğerlerinin istediği şeyleri çıkarıp tezgaha koydu, ardında kendi seçtiği içeceği çıkardı.

"Zenginsin galiba"

"Yok jay zengin, gelirken markette ne bulursan al gel demiştim gerçekten de ne bulursa alıp gelmiş."

Sunoo hazır aklına gelmişken en son yaşadıkları gerginliği düzeltmeliydi

"Bu arada özür dilerim"

"Ne için?"

"Kargo konusunda bilmiş davranıp, seni küfüre marus bıraktığım için. Sen sadece işini yapmaya çalışıyordun."

"Sorun değil, işim de böyle şeyler hep olduğu için artık görmezden geliyorum."

Sunghoon yardım amacıyla sunoo'nun çıkardığı tabaklara atıştırmalıkları koyuyordu. Sunoo sessiz garip bir ortam oluştuğu için boş muhabbet açmıştı.

"Senin arkadaşların var mı?"

"Var"

"Onlarda gelsin istersen, çünkü hiç birimizi doğru düzgün tanımıyorsun belki rahat edemezsin."

"Biri çok rahat davranır, diğeri tanımadığı kişilere çok utangaç oluyor."

"Rahat insan lazım zaten bize, diğeri içinse açarız onu biz merak etme."

"Tamam o zaman, içeri gittiğimiz de yazarım müsaitlerse gelirler."

"Tamam"

Sunoo iki tane tepsi çıkardı birini kendi önüne diğerini sunghoon'un yanına koydu, sunghoon hazırladığı tabakları tek tek tepsiye yerleştiriyordu. Tabakları koyarken aklına takılan şeyi sormadan edemedi.

"Şu manifest olayı ne?"

"Ha o.. nasıl anlatsam. Şimdi ben yaşadığımız olayları anlattım, jungwon'un da her zaman ki halleri senin yakışıklı olup olmadığını sordu bende yakışıklı dedim. sonra işte fotoğrafını çekmiştim ya attım onu onun tipi değil missin bende işte yakışıklı falan diye direndim jay'de biraz boş boğaz arkadaşlarına sevgilisinin yakışıklı olduğunu kanıtlamaya çalışan kızlara döndün dedi onlarda manifest yaptın yanlışlıkla diyorlar"

"Yakışıklı mıymışım ben"

"Ne yalan söyleyeyim evet yakışıklısın yani"

Sunghoon kendi kendine kıkardadı

"Ne gülüyosun, dürüstüm en azından."

"Tatlısın"

Sunoo beklemediği bir şeyi duyduğu için utanıp aniden susdu ve önüne döndü.

☆☆☆☆☆☆☆
tatli tabi

INTERNETIMIZ BOZULDU BENIMDE MOBILIM YOK GUNLER BOYUNCA MAGRA ADAMI GIBI YASADIM YENI TAMIR EDILDI SIMDI BOLUM ATABILIYORUM KUSURA BAKMAYIN