the summer-hyunlix

IX

.....
(Düz yazı)

Felix duyduğu kapı açılma sesi ile ayağa fırladı hemen hyunjin'in açmaya çalıştığı kapıyı kapattı ve anında kitledi

Şuan zamanında ayağa kalkabildiği için şükür ediyodu

Ama şortu diz kapaklarına inmiş bir haldeyken

"Hadi portakal... Bırakta sana yarım edeyim..? "

"hı- hyunjin hyung.. Git lütfen "

Felix'in sesi inler gibi çıktığından hyunjin kapının dişinda gözlerini yukarı kaydırdı

"Hadi ama küçüğüm içeri girmeme izin ver ki bende seni... Rahatlata biliyim"

Hyunjin oldukça baştan çıkartıcı bir tonda konuştu küçük olan içerde kendi ile çelişitken
Onu reddetmek bu konumda dahada zordu

Hyunjin kendinden beş yaş küçük birine bu gözle bakmak nekadar doğru bilmiyordu ve evet Minho yirmi jeongin ise onsekiz yaşında olsada Chan ve hyunjin yirmi üç yaşındaydı ve bu yüzden felixe yaklaşması dahada yanlıştı aslında

Doğru konuşmak gerekirse aslında hyunjin bukadar yavşak bir tip değildi...

Yada genelde yavşaması gerekmeden insanlar ona geldiği içinde olabilirdi

Ama felixe dahada yavşak davranıyordu evet kabul etmek gerek ki bu felixe özel birşey olmuştu çünkü hyunjin istese onun altına zevkle giricek sürtük çoktu ama nedensizce Felix'i istiyordu

Hyunjin küçüğü daha fazla zorlamamaya karar verdi çünki aklına farkı birşey gelmişti ve sırıtark geri Veranda ya indi herkes aynıydı ardından jisung sanki minho'nun sorusundan kaçmak ister gibi hyunjin'i gördüğü anda ona döndü

"Şey.. Hyung Felix nerde?? "

"Immh o biraz işi var"

"İşimi?.. Ben bi bakmaya-"

Jisung kalktığı anda hyunjin onu omuzlarında tutup geri otuturdu

"Ben baktım zaten anlaşılan müsait değil gelir şimdi "

"Şey tamam"

Hyunjin minho'ya bakıp göz kırptıktan sonra yerine geri oturdu aradan geçen yaklaşık on dakika sonunda Felix bu defa üzerinde siyah bir tişört ve siyah-beyaz kısa bir şortla geldi

"Felix neden üstünü değiştirdin? "

Seungmin soran gözlerle baktı

"Şey.... Şey portakal suyu- yok kola döküldü görmedinmi az önce... ondan öyle aceleyle gittim... Hı-hı ondan"

Hyunjin kıkırdamaya başladı felix tekrar yerine oturduğunda hyunjin'in yüzüne bakamıyordu ardından hyunjin Felix'in kulağına eyildi ve fısıldadı

"Kola beyazmıyıdı portkal...? "

"Hyunjin hyung lütfen unut şunu lütfen... "

"Hımm.. Belki... "

Felix'in içine bir umut doğunca yüzünü hyunjin'e çevirdi ama vazgeçip tekrar önüne döndü çünkü hyunjin'in dudakları ona çok yakındı