Yeni okul

257 12 4
                                    

multide derinin eteği

Yine alarmın iğrenç sesiyle uyandım demek isterdim ana yine annemin ve babamın 2 katlı büyük evi dolduran itici tartışma sesleriyle uyandım.

Keşke tartışma olsa babam yine eve sabah âlkôl alarak gelmiş ve annem yine hesap soruyordu. Bugün ben yeni okuluma başlayacaktım. Yataktan kalkıp elimi yüzümü yıkadım. Saate baktığım 8. 15'di. Yani 45 dakikam kalmıştı. O zaman duş alabilirim. Hızla banyoya girip 15 dakikada hızlı bir duş aldım.

Saçlarımı kuruttum. Altımda siyah dalgalı ultra mini olan eteğimi giyip üstüne siyah sıfır kollumu giydim. Rimel ve eyeliner sürüp parlatıcımı devreye soktum. Saçlarımıda düzleştirdikten sonra siyah deri ceketimi ve siyah converslerimi giydim. Aşağı indiğimde Açelya teyze kahvaltı hazırlamıştı.

Kahvaltımı atıştırdıktan sonra saate baktığımda 9:5'di. Hemen evden çıktım. Çanta almamıştım çünkü çanta kullanmayı sevmezdim. Okula gitmek için şoför Barış abinin açtığı kapıdan içeriye girdim. Abi diyorum çünkü ben lise3 o üniversite2 deydi. Allah var şimdi yakışıklı. Okula geldiğimizde Barış abiye teşekkür edip okula girdim. Herkes bana bakıyordu desem yalan olur çünkü ders başlamış. Hemen müdürün odasına bulmaya çalıştım

"Gel" sesinden sonra içeriye girdim. "Ben Derin ILGAZ. Yeni geldim, sınıfımı öğrenebilir miyim? "

" Otur bakalım.... Derin'di değil mi? 11/A'dansın. "
O sırada kapı tıklatıldı. Müdür gel deyince, yuhhhhh ananı bu kim? Ohaaa opssss yuh!!!!! "Rüzgâr, yine misen? "

"Müdür müsün nesin bana sesini yükseltme. Bana bak Osman benimle düzgün konuş yoksa ne olacağını sen biliyorsun. " dedi ve bana kısa süre bakıp kapıyı hızla kapattı.

Nasıl böyle konuşabilirdi. Neyse ne!! Odadan çıkıp sınıfı bulmaya koyuldum. Üst kata çıktım. 12/B, 11/C, 11/B, 11/A... heh buldum. Kapıyı tıklattım. "Gel" sesi geldiğinde içeri girdim. Herkesin gözü bendeydi. Ne var yani neye bakıyorsunuz. Yüzüne boya badanası yapan hoca aynı zamanda genç ve güzel olan hoca " Boş bulduğunu yere otur" dedi. Şöyle bir baktığımda o çocuğu gördüm. Sadece onun yanı boştu. Hoca yine konuştu.

"Hadi kızım Rüzgârın yanına oturabilirsin. " dediğinde bütün kızlar öfkeyle bana baktı. Salaklar ya yemiyoruz, otur dedi. Hoş oturmakta istemiyoruz ya. Sonra arkalarından bir çocuk " hocam kendini tanıtsaydı ya " dedi bacaklarıma bakarak. Salak Derin ne diye kısacık eteği giyersin bilmemki. Hoca yine konuştu

"Arkadaşın haklı kendini tanıtır mısın? Tatlım" dediğinde " Ben Derin ILGAZ. Atalay Kolejinden geliyorum" dedikten sonra hoca

"Bende edebiyat öğretmenin canım. Tanıştığıma memnun oldum. O zaman Kaya kolejine hoşgeldin. Şimdi Doruğun yanına oturabilirsin tatlım" Bu kadın ne kadar çok tatlım deyip duruyor ya. Ayrıca ben onun yanına oturmak istemiyorum:(.

"Hocam ben oraya oturmak istemiyorum" dediğimde herkes şaşkınca bana bakıyordu. "Üzgünüm tatlım başka boş yer yok" dediğinde hızlı bir şekilde sıraya yürüdüm. Çocuk duvar kenarında oturmadığı için " geçebilirmiyim" dedim.

O sırada hocayı müdür çağırdı ve sınıftan çıktı. "Geç" dedi ve kıpırdamadı. " Nasıl geçmemi bekliyorsun" diye bağırdım ve elimi saçlarımdan geçirdim.

"Bana bağırma, geçmek istiyorsan.. atlayabilirsin " dedi. "Saçmalama "deyip yürüyecektimki hızla kolumdan çekip kucağına oturttu. O sırada ağzımdan küçük bir çığlık kaçtı. Herkes bize döndüğünde kızların öfkeli bakışları ve erkeklerin ooo nidalarıyla hızla ayağa kalktım. Kalktığımda gibi Rüzgâra tokat attım ve "Haddini bil" dedim.

Sınıftan çıktım. Lavaboya koştum. O sırada Doruk peşimden geldi ve herkesi dışarı çıkarttı. Bağırmaya başladı
"Kimsin sen de bana tokat atıyorsun? "Sonra gözlerini kapattı. Yavaş Yavaş üstüme gelmeye başladı. Bende geri geri gitmeye çalıştım taki duvara çarpana kadar. Dibime kadar geldi, elini belime koydu ve...

Ilk hikayem olduğu için yanlışlarımızı olabilir. Hatalarımız söylerseniz mutlu olurum. Devamını istiyorsanız votelere ve yorumlara lütfen. Sizi seviyorum.

UKALAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin