Evden çıkarken annem ve babam yine tartışıyorlardı annemin ben çıkarken bana seslendiğini duydum ama bekleyip onların kavgasına dahil olmak istemedim.
Kulaklıklarımı takıp otobüse bindim ve okula doğru gitmeye başladım. Bugün 11. Sınıfım ilk günüydü 2 senedir gördüğüm insanlarla yine aynı sınıfta olacaktım ve bu kötü bir haberdi.
Telefonumun titremesiyle kafamı eğip ekrana baktım "WhatsApp'tan 3 yeni mesajınız var" bildirimlerim kapalıydı..Nilsumm : nerde kaldın
Nilsumm : sanırım okula yeni kişiler gelecekmiş sınıftaki cırtlaklar haberi duyduğundan beri makyaj yapıyor
Nilsumm : BEN KATİL OLMADAN BURAYA GEL!
Arya⁚ TAMAM YOLDAYIM!Nilsu'nun mesajına cevap verdikten sonra kafamı cama tekrar çevirdim. 5 dakika içinde okulun önüne gelince inip okula yürüdüm. Okulun bahçesinde çok fazla insan yoktu tek tük yerlere dağılmış sohbet ediyorlardı.
Nilsu'nun sınıfta olabileceğini düşünüp sınıfa gittiğimde koridorun başından bile Nilsu'nun tanımıyla "cırtlakların" sesini duyabiliyordum.
Sınıfın kapısından kafamı uzatıp içeriye bir göz attım ve Nilsu'yu her zamanki gibi en arka sırada telefonla uğraşıyordu. Çok büyük bir ihtimalle magazine dalmıştı. Yanına gittiğimde beni fark etmedi bile! En sonunda dayanamayıp "Nilsu burada mısın" diye seslendim. Oda şaşırmış bir yüz ifadesiyle yüzüme bakıp "Sen ne zaman geldin" dedi.
---
Hoca içeriye girdi ve hızlı bir şekilde tahtaya bir şeyler yazmaya başladı. Çantamdan defterimi çıkartıp yazmaya başladığım sırada kapı çaldı. Ve o an kalbimin hızlandığını hissettim. İçeriye iki tane çocuk girmişti, büyük ihtimalle yeni gelen öğrencilerdi.
"Hoş geldiniz çocuklar bende sizi bekliyordum" deyip konuşmaya başlayan hocamız devam etti "e hadi geçinde kendinizi tanıtın bakalım" deyince içlerinden bir tanesi konuşmaya başladı "Tabi hocam seve seve ben Furkan çevik buraya niye geldiğimizi ikimizde bilmiyoruz ama geldik artık tekrar hoş bulduk"
Furkan denen çocuk kendini tanıttıktan sonra diğer çocuk konuşmaya başladı "Ben Tolga taş bence adımı bilmeniz yeterli" deyip beklemeye başladı bende o sırada tolga denilen çocuğu incelemeye başladım.
Bir dakika
Fazla yakışıklı! Çocuk ciddi anlamda TAŞ soy adının hakkını veriyor.
Bütün herkes onları incelerken hoca konuşmaya başladı "Tamam çocuklar arkadaşlarınızla teneffüste tanışın dersi kaynatmayın hadi sizde şuraya geçin" hocanın parmağıyla işaret ettiği yöne baktığımızda bizim önümüzü gösterdiğini gördük. Onlar ön tarafa yerleşirken sınıftan çıt çıkmıyordu herkes sessiz bir şekilde onları izliyordu.
----
Zil çaldığı sırada kızlar Tolga ve Furkan'ın başına toplandı ve gülerek konuşmaya başladılar. Furkan kızları bir şekilde yanlarından uzaklaştırdı ve yerine oturdu. Ben ve Nilsu da arkalarından onları inceliyorduk
Daha doğrusu ben Tolga'yı inceliyordum.
İkiside senkronize bir şekilde arkasını dönünce kendimi biraz geriye çektim. Tolga sırıtarak yüzüme bakıyordu
"Selam" Furkan konuşmaya başlayınca Nilsu da selam verdi bende başımı sallayıp Tolga'ya döndüm oda aynı ifadeyle bana bakıyordu.
Nilsu ile birlikte sınıftan çıkıp kantine gittik, bir kaç tane çikolata alıp boş masalardan birine oturduk ve yemeye başladık. etrafımıza baktığımda herkes küçük gruplar sohbet ediyordu. kafamı kantin kapısına çevirdim ve herkesin oraya baktığını hissettim.