İftira

19 0 0
                                    

Karakterler
~Zeynep Kılıç (çok ünlü bir doktor ve Yasmin'in düşmanı)
~Yasmin Atasoy (katil ve Burak'ın yakın arkadaşı)
~Burak Kaya (öldürülen kişinin kardeşi)
~Bora Işık (Zeynep'in arkadaşı ve bilgisayar yazılımcısı)

◆Hikaye

•Zeynep•

Kapımın çalınmasıyla yüzümü televizyondan kapıya çevirdim. Ayağa kalkıp kapıyı açınca karşımda beni kıskandığı için kendisine düşman belleyen Yasmin'i görmeyi beklemiyordum. Ben ona sorgulayıcı bakışlar atarken o ise sadece bir eli arkasında sırıtıyordu. Ben hâlâ anlamaz bakışlar atarken söze girdi.

Ys: ne o iki saat böyle bakışacak mıyız?
Zyn: ne oldu niye geldin?
Ys: kaba ve sıkıcısın. Sen her gelen misafirine böyle mi davranıyorsun?
Zyn: hmm hayır. Ama beni kendine düşman ilan eden ve beni öldürmeye çalışan misafirlerime gel sana kahve ikram edeyim demiyorum. Uzatma Yasmin. Neden geldin?
Ys: madem konuya girmeye bu kadar meraklısın... Peki.

Dedi ve arkasında sakladığı elini dışarı çıkardı. Elinde bir iğne vardı. Sırıttı ve iğneyi koluma sapladı. Ben daha ne olduğunu bile anlamamışken yere yığıldım.

•Yasmin•

Bugün Zeynep'in sonu gelmişti. Yaptığım plan eğer işlerse artık dünyadan bir Zeynep silinmiş olacaktı. Ve bütün suçta benim üzerimden kalkacaktı. Yere yığılmış bedeni aldım ve dışarıda beni bekleyen arabaya soktum.

Brk: getirdin mi?
Ys: evet. Abinin intikamını alacaksın.
Brk: evet... Sen depoyu nereden buldun?
Ys: eee büyük dedemden kalmaymış. (Burak Yasmin'in katil olduğunu bilmiyor)
Brk: anladım...

Fazla inanmadığı yaptığı mimikten belli oluyordu. Ama aklıma gelen tek şey oydu..

...

Sonunda depomuza gelmiştik. Zeynep Burak'ın kucağında bilinci kapalı bir şekilde duruyordu. Depoya gelince Burak hızlı adımlarla Zeynep'i sandalyeye oturttu ve bağladı. Kollarına elektrik cihazlarını bağladıktan sonra uzaklaştı.

Brk: uyandır Yasmin.
Ys: tamam.

Yanda duran su dolu kovayı aldım. Bu sırada Burak'ta kamerayı açıyordu. Canlı yayını başlattıktan sonra bana döndü. Bende Zeynep'e..

Ys: merhabalar. Bugün doktor olarak tanıdığınız bir katil ekran karşısında. 'Suyu Zeynep'in yüzüne döker.'
Zyn: 'derin bir nefes alarak' öhm öhm nerdeyim ben?
Brk: tanıştırayım öleceğin yer.
Zyn: ne diyorsun sen? Kolumdaki ne? ÇIKARIN BENİ!
Ys: owww sakin. Hiç yakışıyor mu koskoca cerrah Zeynep Kılıç'a?
Zyn: bırak beni!
Brk: tamam sakin. Şimdi seninle bir oyun oynayacağız. Kurallar basit. Yanlış söylersen elektrik yersin doğru söylersen kurtulursun. İstersen önden bir alıştırma yapalım. Ver elektriği Yasmin.

Sırıtarak Zeynep'in yüzüne baktığımda yapma dercesine bakıyordu. Gözünün içine baka baka keyifle verdim. Onun acı çekmesi benim hoşuma gidiyordu. Elektrik verirken arkaya giden başı elektriği durdurunca öne düştü.

•Zeynep•

Brk: soru 1. Neden abimi öldürdün?
Zyn: 'fısıltılı bir ses tonuyla' ben öldürmedim
Brk: Yasmin!

Yasmin kafasını salladı. Bir öncekinden daha fazla bir acı girdi bedenime. Daha yüzünü bile görmediğim birini neden öldüreyim? Acının durmasıyla kafam öne düştü. Bu daha ne kadar böyle sürecek?

Brk: soruyu tekrarlıyorum! ABİMİ NEDEN ÖLDÜRDÜN?
Zyn: sana ben öldürmedim dedim. Yüzünü bile görmediğim birini niye öldüreyim?

Adam bir süre durdu. Sonra tekrar konuşmaya başladı.

Brk: YALAN SÖYLEME! SEN ÖLDÜRDÜN! BENİM ABİMİ SEN ÖLDÜRDÜN! BENİ SEN KİMSESİZ BIRAKTIN! SEN! SEN! SEN!...

Sadece kafamı sağa sola salladım. Adam sinirlendi ve Yasmin'in elinden kumandayı çekip aldı. Öncekilerden çok daha yüksek bir volt verdi. Bağırışlarım bütün depoyu sardı. Ben çırpınırken o ise sadece bağırıyordu.

Brk: SEN ÖLDÜRDÜN! SEN! BENİM ABİMİN KATİLİ SENSİN! KATİL!

Onun bağırışları ve benim çığlıklarım bütün depoyu sarmıştı.

•Bora• "yarım saat önce"

Telefonumda sosyal medya hesaplarımda geziniyordum. Ama karşıma çıkan bir canlı yayınla duraksadım. Bunlar Yasmin ve Zeynep'ti. Yanlarında bir adam vardı. Adam Zeynep'e soru soruyor, cevap vermeyince elektrik veriyordu. Zeynep'i öyle acı çekişirken görünce kanım dondu. Kıza işkence çektiriyor, üstüne kayda alıyorlardı. Hemen oldukları mekanı bulmaya çalıştım. Çok uzun bir süre olmadan buldum ve arabaya atlayıp sürmeye başladım.

...

Depo gibi bir yer vardı karşımda. Duvarları yosun tutmuş, örümcek ağlarıyla kaplı, daha içeri girmeden rutubetli olduğu anlaşılan bir depo. İçeriden gelen Zeynep'in çığlıklarıyla incelemeyi bırakıp içeri koştum. Adam diz çökmüş, elleri kulaklarında anladığım kadarıyla kriz geçiriyordu. Zeynep kafası geride çırpınıyordu. Adamın yanında yerde duran kumandayı alıp kapattım. Zeynep'e baktığımda bayılmış, kafası eğik duruyordu. Kucağıma aldım ve nabzını ölçtüm. Çok yavaş atıyordu. Koşarak arabaya binecekken Yasmin önümüzü kesti.

Ys: o burada ölecek. Hiç bir yere gidemezsiniz.
Br: Yasmin çekil.
Ys: hayır.
Br: herhalde şurada kriz geçiren kişiye abisinin katilinin sen olduğunu söylemeliyim.
Ys: yapamazsın.
Br: yaparım. Artık beni tanımalısın. Hey! Sen! Neden hiç Yasmin'in mesleğini sorgulamadın?

-devam edecek...



Elektrikli oyun {TAMAMLANDI}Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin