Beraber uzanıyorduk.
"Sabaha kadar kalsan olmaz mı?" diye sordum elimi çıplak göğsünde gezdiriyordum.
"Gitmem gerek."
"Çok güzeldi," deyip başımı kaldırdım ve dudağına kısa bir öpücük kondurdum. "Beni kırmadığın için teşekkür ederim."
"Bi' kez daha." dedi dudaklarıma bakarak. Öpüştük. Beni kucağına oturttu, bedenimi sabaha kadar bırakmadı, halden düşürdü. Sırtını tırnaklarımla süsledim, boynumu yara izleri bıraktı. Yatağı yerinden oynattık. Tüm enerjisini benden çıkardı.
Sabah olduğunda okula gidemeyecek kadar yorgunduk. Göğsünde çırılçıplak halde uyuyordum. "Jungkook gitmesen olmaz mı?"
"Olmaz. Geceden beri burdayım."
"Anladım. Tamam."
Dudağımı öpüp üstünü giyindi. "Hoşçakal."
"Hoşçakal."
Evden çıktığı anda köşeye sıkıştırdığım kameraya bakarak gülümsedim.