"CHAN YARIN SINAVIN YOK MU SENIN KALK DERS ÇALIŞ"
"Tamam anne ya şu oyun bitsin"
"Sınavdan sonra da öyle dersin umarım"
(07.39)
Yine aptal alarmın sesiyle uyanmıştım.
Matematik sınavı olacağımızı bildiğimden kalbim sıkışmaya başlamıştı.Normalde dersleri orta olan sıradan bi öğrenciydim fakat tüm gece hyunjinle oyun oynayıp çalışmadığım için düşük alabilirdim.
Ama kelebek sistemi olacağı için üst sınıflardan kopya isteyebilirdim bu sebeple biraz rahatlamıştım.
Düşüncelerimin arasında kaybolurken annemin ayak sesleri ile hızla ayaklandım.
"Kahvaltı hazır üstünü değişip gel"
Hızlıca üstümü değişip kıravatımı boynuma gevşekçe taktım. Dalgalı sarı saçlarımı aynanın karşısında düzeltip son olarak kiraz gibi kokan parfümden sıktım.
Sanırım hazırım.
Anneme kulak asmayıp sadece bi bardak su içip evden ayrıldım.
Hızlıca durağa ilerledim.
Durakta otobüsü beklerken yanıma birisinin oturduğunu farkettim ama müzik dinlediğimden onunla ilgilenmedim. Gözüm uzaklara dalmıştı.
🎶🎶
Otobüs geldiğinde beni takip edip arkamdan o da binmişti. Kim olduğuna bakmak için kafamı kaldırdığımda tanıdık gelen yüzle afallamıştım.
Üst sınıflardan Seo Changbin..
Okulun kendini beğenmiş, zorba çocuğu.. Okulda kızların çoğu bu herife hasta. Hâlâ anlayamıyorum ne buluyorlar şu salakta. Aslında itiraf etmek gerekirse okuldaki diğer çocuklara göre oldukça yakışıklı, bi lise öğrencisine göre fazlasıyla yapılı bi vücudu vardı. Changbinin babası okulun sahibi olduğu için hocaları dilediği gibi kullanmakta tereddüt etmezdi. Şımarık.
Ailesi fazlasıyla zengin bu yüzden otobüse binmesini garip karşılasamda hiçbir şey söylemeden koltuğa oturdum.
İzin almadan çantamı ittirip yanımdaki koltuğa kendini attığında sinirlenmiştim.
"Oturmak için izin aldın mı?"
"Oturabilir miyim çocuk?"
"Çocuk mu?"
"Ne yani değil misin? Sen benden küçüksündür şimdi"
"Abartma lan aramızda bir yaş var changbin"
"Adımı da biliyorsun demek."
"Senin gibi bi rezili tanımamak pek mümkün görünmüyor."
"Diyorsun.. O kadar emin olma ufaklık çünkü sana yapacaklarımı tahmin bile edemezsin."
Sert çıkan sesi ile yutkunmuştum. Ama bozuntuya vermedim.
"En fazla köşeye sıkıştırıp döversin, küçük düşürürsün falan, diğerleri gibi sana boyun eğerim mi sanıyorsun?"
"Öyle mi.."
"Hangi sınıftaydın sen?"Otobüs neredeyse okula varmıştı ve ona cevap vermeden ittirip kalktım.
"Sınıfım seni ilgilendirmez changbin. Zorbalayacak başka birini bul. Ayrıca okulda bana bulaşmayı aklından bile geçirme"
Cevabını beklemeden okula doğru ilerlemiştim. Sınava gireceğim sınıfı bulduktan sonra sırama oturup hoca gelene kadar uyuyacaktım. Kafamı kolumun üzerine koyup gözlerimi kapattım.
Ne kadar oldu bilmiyorum ama kısa bi süre sonra içeri giren hocanın sesiyle gözlerimi araladığımda yanımda parlayan gözlerle beni izleyen changbini beklemiyordum.
Ne bakıyor bu lavuk ya.
"Günaydın yakışıklıı, özledin mi beni?"
Yanaklarımın kızardığına eminim ama kanıtlayamam. Ona cevap vermeden kafamı çevirdim. O da hafifçe kıkırdamıştı.
Sınav ilerledikçe götüm tutuşmaya başladı. Aptal hyunjin sana dedim şu oyunu sonra oynayalım diye. Sessizce hyunjine söylenirken yanımdaki bedene göz attım. Çoktan sınavını bitirmiş mışıl mışıl uyuyordu.
"Pişt kopya versene trrek"
"Ne?""Ne? şe- yard- changbin, yardım edemez misin?"
Ne kadar rezil olduğumu düşünmek istemiyorum.
"Otobüste öyle demiyordun ama, hm?"
"Nolcak ya bizden mi gocunuyon sanki yarr-?"
Bana ters ters bakmaya başladığında susmuştum. Yardım etmeyeceğini anladığımda tekrardan önümdeki kağıda döndüm.
Ta ki kağıdı elimden alıp çözmeye başlayana kadar.
_______________________________________
SLM ILK FICIM BOK GIBI OLDU.
Selin pasaya ozel yazdim insallah olmustur.Oy vermeyi unutmayinnn bb.