11-birthday

1K 68 54
                                    

Erinmedim bölüm yazıyorum bir takip edin siz de.

T~ /
____/

Küçük tavşanı eve bırakalı yaklaşık 6 saat olmuştu eminim ki o şu anda sıcak yatağında mışıl mışıl uyuyordu ben ise Caroline'nin Jungkook'u öldürsün diye gönderdiği kiralık katil ile uğraşıyodum.

O karşımda bana durmam için yalvarıyor özürler diliyordu haberler çoktan Jk ve benimle dolmuştu bile herkes bizi konuşuyordu ve bu Caroline'nin zoruna gitmiş olmalıydı sonuçta onu sokağa çırıl çıplak atan adam bir anda başkası ile çıkmaya başlamış onu siklemeden eğleniyordu kim olsa kıskanmazdı ki.

"Yalvarırım senin olduğunu bilsem yaklaşmazdım bana eski eşimdedi çok sorgulamadım ben de" diye yalvarıyordu karşımda duran 30larında ki adam yalan söylüyordu çok barizdi.

"Kes sesini başımı ağrıtıyorsun" diye mırıldandım elime üstü işkence aletleriyle dolu olan tezgagtan neşteri alırken.

"Lütfen bilsem 3 kilometre yakınına yaklaşmam" dedi hala yalvarmaya devam ediyordu yalan söylemese daha az sinirlenebilirdim sanırım.

"Neden öldüreceğin birinin evine eter ile gidersin ki!" Sesim sonlara dopru yüksek çıkmış sinirle elimi masaya vurmuştum.

"Abi lütfen affet gerçekten çok üzgünüm" diyebilmişti sadece.

"Ne yapacaktın onu kaçırıp? Fidye mi isteyecektin?!" Dedim sinirle elimdeki neşteri sıkarak.

Sustu bir şey diyemedi sadece sustu.
"Emin ol öğrenmesem duyduğum anda seni canlı canlı kıyma makinesine atardım anladın mı?" Sesimi sakin tutmaya çalıştım ama olmuyordu ilte elim deli gibi titriyor gözüm seğriyordu en sonunda tutunduğum tezgahtan çekilip elimdeki eldivenleri düzelterek adamın yanına doğru ilerlemeye başladım o da anlamıştı kurtulamayacağını bu yüzden sustu ve bana yalvarır gözlerle bakmaya başladı ilk gözlerinden başlayacağımı bilmeden.

....

Elimdeki kanı zar zor çıkarmıştım saat öğlen 3'e denk geliyordu ve ben 2 gündür hiç uyuyamamıştım bu yüzden odamın kapısını kilitleyip camlarını ve perdesini kapattım gerçekten yorgunluktan ölüyordum zaten adam elimi ısırmıştı bu yüzden kendimden iğreniyordum insanların derime dokunması beni gerçekten iğrendiriyordu birinin bana temasta bulunması benim için cehennem gibi bir şeydi ve son 6 yıldır neredeyse Jeon dışında kimse bana dokunmamıştı. Son 6 yıldır dokunuşundan iğrenmediğim tek insan Jungkook'tu.

Üzerimdeki kazağı tek hamlede çıkarıp altımdaki gri eşorfman ile yatağa girdim girer girmez ise telefonum çalmaya başlamıştı derin bir iç çekerek yerimde doğruldum ve telefonu komidinin üstünden elime alıp arayan kişiye baktım "şapşal velet" telefonu sçıp yavaşça kulağıma götürdüm içimdeki tüm sinir bir anda yok olmuştu resmen.

"Alo" dedim sesim olabildiğince sakindi ama uykulu çıkıyordu.

"Alo" dedi sesi kırık gelmişti boğuktu bu anında iliklerime kadar kötü hissetmemi sağladı.

"Jeon iyi misin?" Sesim istemsizce endişeli çıkmıştı.

"Evet" dedi kelimenin beşında kekelemişti bu içimdeki kötü hissi kolayca arttırmıştı.

"Jungkook ağladın mı sen?" Sesim tedirgin çıkmıştı anında tüm uykum kaçmıştı.

"Hayır" sesinin titremesi bitmiş sona doğru ağlamaya başlamıştı o an ben de bitmiştim.

Crathall-taekookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin