there's no other love, it's only yours.

111 5 7
                                    

(3 yıl önce)

Aşk, bu kadar kolay mıydı,

Dilediği zaman beni kontrolü altına alabileceği kadar?

Bu kadar kolay mıydı,

Bir tek bakışıyla beni dondurabilecek kadar..

Ya da baştan sona eritebilecek kadar?

Hiç sanmıyorum.

﹏﹏﹏

Gece vakti buz kesen bir havada, başıboş bir bankta boynu eğik, gözlerini gölün üstündeki ayın parlak yansımasına kitlemiş hâlde aklını bir türlü salmayan sorularla cebelleşiyordu küçük kız. Tutulmuştu, neyin nesi olduğu belirsiz, adını sadece bir kere duyduğu, sadece bir kere göz göze geldiği bir kadına tutulmuştu. Dalgın bakışlarıyla farkında olmadan, o'nun adını tekrar tekrar sayıklıyordu.

"Momo..Momo..Momo....."

"Efendim ?"

Kulağında hissettiği ince ve meleksi fısıltıyla, zaten buz tutmuş vücudu adeta içten içe titredi, ardından saatlerdir gölden ayırmadığı gözlerini yukarıya dikti. Her ne kadar şaşırdığını belli etmemeye çalışsa da, ağzı yarım açık bir şekilde nasıl geldiğini anlamadığı kadını uzun bir süre süzdü. Bakıldığında parlak ayışığının altında duran siyah bir silüetten farkı olmayan kadın, tam olarak o anda renkleniyordu Dahyun'un gözlerinde. Karşısındaki manzara karşısında dili tutuldu, bu yüzden susmayı seçti ve usulca ne yapacağını bekledi.

Kadının gözleri ayışığından parlaktı o gece, karşısındaki kıza ayık ayık gülümsüyordu.

Daha da yaklaşmayı seçti, yavaşça karşısındaki küçük kızın boyuna eğildi, elini başına, ardından yavaşça yanaklarına indirdi. Yüzünü inceliyordu şimdi, bakışlarını gözlerine, burnuna ve en sonunda dudaklarına çevirdi.

"Affet.."

Dudakları dudaklarına erdiğinde minicik sırıttı, dudaklarını arasına alıp küçük, tatlı ezgilerin tekrar ve tekrar kulaklarında yankılanmasına izin verdi.

Dahyun, hissettiği yumuşaklığın hazzına kapılmış giderken, öpüştüğü kadının yanaklarına tutunmak üzere kaldırdığı ellerin boşluğa denk geldiğini farketmesiyle gözünü açtı, baştakinden daha da şaşkındı şimdi, nasıl olurdu da bu sıradan bir halüsinasyon olurdu, buna kanabilirdi?

O gün çok iyi anlamıştı, aslında hırslı olsa da aşkını sabırla beklemesi gerektiğini..

Aylardan Temmuz, günlerden Pazar.

Bu sefer gecenin sıcağı baskın, kuşların ortama yayılan melodisi ile cırcır böceklerininki birleşmiş, ortama huzurlu bir uğultu yayılıyordu. Yine aynı orman ve gölün arasındaki bankta uzun, siyah saçlı bir kız, bu sefer farklı olarak günlüğünü çıkartmış, hem düşünüyor, hem de bütün içini yazıya döküyordu.

'Sevgili günlük,'

'Bugün buraya gelişimin 3. yılını doldurmuş bulunmaktayım, fakat hâlâ bir gelişme yok.
Yine aynı ağaçlar, aynı göl, aynı bank. Ben sadece o'nu geri istiyorum. Aşık olduğum kadınla bir kez olsun sarılmak, kokusunu içime hapsetmek, ve onu öpebilmek.'

'Ayrıca işimden dolayı artık eskisi gibi buralarda olamayacağım, en yakın zamanda merkeze yakın bir ev kiralamam gerekiyor.'

'Her neyse, şimdi çok geç olmadan eve dönmeliyim..'

you're all i want - dahmo one shotHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin