Bir Femboy Anısı

Bölüm 1

Babam öldükten sonra annem ve ablam ile yaşıyordum. Evdeki büyükler onlar oldukları için alışverişidebonlar yapıyordu. Bu yüzden hep kız gibi hissettim. Vücudum diğer erkeklerden daha küçük ve inceydi. Memelerim daha dolgundu. Ayrıca penisim, bir klitoris kadar küçüktü. Ablam beni kız gibi giydirmeyi seviyordu bende ona katılıyordum. Liseye geçtiğim zaman okulda içime kadın iç çamaşırları; dışıma ise erkek kıyafetleri giyiyordum. Bu 4 yıl boyunca böyle sürdü. Son sınıfta vücudum daha da zarifleşmeye ve bir kız görünümü almaya başladı. Ben ise vücudumu oversize kıyafetlerle gizliyordum. Okulda birsürü kız arkadaşım vardı. Bazen onlarla birlikte okuldan kaçıp birbirimize makyaj yapardık ve kıyafetlerimizi değiştirirdik. Ama hiç erkek arkadaşım olmadı. Okulda sürekli onların vücutlarını inceliyordum. Ve onlarla ilgili fantezi hayalleri kuruyordum. En sonunda tuvalete gidip boşalmak zorunda kalıyordum. Bir gün dersteyken okul müdürü sınıfa geldi ve arama yapacağını söyledi. Bütün kızlar telaşlanmıştı. Ve bende telaşlandım çünkü çantamda arkadaşımdan aldığım sexy, kırmızı bir bralet vardı. Onu saklayacak zaman yoktu. Sonra müdür en baştan aramaya başladı. Kızları kadın hoca, erkekleri müdür arıyordu. Zaman göz açıp kapayıncaya kadar geçip sıra bana geldi. Müdür ellerini belime koyup vücudumda gezdirmeye başladı. Müdür sportif ve yakışıklı biriydi. Onu instagramdan takip ediyordum. Sıksık kaslı vücudunu paylaşırdı. Bana dokunfuğu anda azmaya başladım. Gözlerimi kapattım ve beni kız gibi yatırıp büyük sikini içime kaydırdığını ve beni içime boşalana kadar siktiğini hayal ettim. Sıcak semeni içimde yüzerken bana bir öpücük konduruyor ve sanki oruspuymuşum gibi masaya para bırakıp gidiyordu. Azgınlıktan klitorisim aktı. Gözlerimi açtığımda çoktan çantamı aramaya başlamıştı. İçimden dua ettim. Belki beni utandırmamak için görmezden gelir diye düşündüm. Ve öyle yaptı. Çantamda hiçbir şey yokmuş gibi davranıp sıradakine geçti. Herkesi aramayı bitirdiklerinde bir kutu dolusu makyaj malzemesi toplamışlardı. Benim malzemelerim evdeydi bu yüzden bulamadılar. Müdür kaslı kollarıyla koliyi aldı ve kapıya doğru yöneldi. Tam çıkacağı sırada bana baktı ve ismimle seslenip okuldan sonra odasına gelmemi istedi. Telaşlandım. Beni bralet yüzünden mi çağıracak diye düşündüm. İçimden kendimi avutuyordum. Zaten son iki ders kalmıştı okulun bitmesine. Dersler boş olduğu için hızlı geçti. Zil çaldı. Herkes çıktıktan sonra biraz bekledim ve müdürün odasına gittim. Kapı açıktı ama müdür yoktu. Bende gelmesini beklemek için odasına girip masanın önündeki koltuğa oturdum. Oda çok zarif döşenmişti. Neredeyse herşey siyahtı. Duvarın yanında masaya bakan bir boy aynası vardı. Kendime bakmaktan edemedim. Kalktım ve aynaya bakarak saçımı düzelttim. O sırada masada duran bir fotoğraf çerçevesi fark ettim. Fotoğrafta müdür ve karısının düğün pozu vardı. Müdürün karısını ilk defa görmüştüm. Kısa boylu neredeyse benimle aynı, kısa saç kesimli ve ince biriydi. Neredeyse tıpatıp bana benziyordu. Kendimj onun yerine koymaktan almadım. Müdürün kalın ve güçlü elleri belimi sarıyor ve boynuma bir öpücük konduruyor. Onun kucağı çok sıcak ve rahat hissettiriyor. Kendimi gelinlik içinde hayal ettim. Çok fena azdım ve altımı precum ile ıslattım. O kadar gerçekçi bir hayaldi ki sanki hissediyordum. Daha sonra müdür gerçekten bana dokunduğunu fark ettim. Kıp kırmızı oldum. Alel acele arkamı döndüm ve özür diledim. Çerçeveyi yerine koydum. Sonra koltuğunun önünden çekildim. Tam yürürken beni kolumdan tuttu. "Sorun değil." İlk defa ona bu kadar yakındım. Hep gördüğüm yakışıklı yüzü yakından daha yakışıklıydı. Vücudu taş gibiydi. Bi an gözlerimi onun penisine doğrulttum. Penisi çok büyük görünüyordu. Sonra bana seslendi. Gözlerimi aniden çektim. "Çok dikkatli bakıyorsun" dedi. Kızardım. Sonra bana soyunmamı emretti. Ben de soyunmaya başladım. Niye bilmiyorum ancak onun emirlerine uyuyordum. Üstümdeki okul formasını çıkarınca iç çamaşırlarım ve kadınsı kıvrımlarım ortaya çıktı. Dantelli ve pamuklu, pembe bir külot. Üstümde ise kurdeleli, pembe bir sütyen vardı. "Tıpkı bir kız gibisin" dedi. Hafif utandım. Ama bu zaten duymaya alışık olduğum bir şeydi. Sonra devam etti "Utanman için söylemedim. Gerçekten çok güzelsin." Sonra ben daha da utandım. Bileklerimi tuttu ve beni kendine çekti. Kendimi güçsüz ve kırılgan bir kız gibi hissettim. Yüzümü, yüzüne yaklaştırdı. Parfümünün kokusunu alabiliyordum. Çok çekici bir kokusu vardı. Sonra dudaklarıyla dudağıma dokundu. Dilini ağzımın içine koydu ve dilimle oynamaya başladı. Çok azdım. Kloritisimden precum sızıyordu. Ancak kendimi çekmedim. Bitirmesine izin verdim. Sonra dilini çekti. Bana hazırlanmamı söyledi. Ben de neye diye sordum. Bana hiçbişey söylemedi sadece koliye baktı. Aslında koli getirdiğini görmemiştim bile. Kolide topladığı makyaj malzemeleri vardı. Az daha dikkatli bakınca bir kumaş parçası gördüm. Elimle tutup çekince onun bir kız üniforması olduğunu gördüm. Giyinmemi istiyor diye düşündüm. Yerinden kalktı ve bana yaklaştı. Belimden tutarak "istediğin kadar hazırlanabilirsin" dedi. Sonra kapıya doğru yöneldi. Ben annemi ve ablamı beni merak ederler diye düşündüm. O çıkmadan sordum. "Annemi ve ablam merak ederler." Bana bakmadan cebine uzandı ve telefonunu çıkardı. "Ben haber veririm" dedi. Sonra çıktı. Ben ise önce kolideki malzemelerden ihtiyacım olanları çıkardım. Sonra üniformayı masanın üzerine koydum. Kimsenin görmediğinden emin olmak için perdeleri kapattım. Öncelikle sade bir makyaj yaptım ve kırmızı bir ruj sürdüm. Sonra saçımı toparladım. Sürekli bakım yaptığım için yüzüm çok pürüzsüzdü. Ayrıca saçımın doğal, dalgalı bir formu vardı. Bitirdikten sonra hepsini geri koydum. Sırada üniforma vardı. Ömce kendimi içinde hayal ettim. Çok sexy idi. Önce gömleği giydim. Çok yumuşak hissettirdi. Tenimden kayıl gidiyordu. Sonra süveteri giydim. En sonda eteği giydim. Aynada kendime baktım. Çok sexy duruyordum. Çok güzel görünüyordum. Telefonumla bir sürü fotoğraf çektim. Arkadaşlarıma attım. Sonra onun koltuğunda oturarak gelmesini bekledim. Bir süre sonra üstünü değiştirmiş olarak geldi. Takım elbisesini çıkarıp daha rahat kıyafetler giymişti. Bir koltuk alıp karşıma geçti. Aramıza bir sehpa koydu. Yanında şarap ve iki bardak getirmişti. Sehpaya koydu ve kendine doldurdu. Benim 18 yaşından küçük olduğumu düşündü galiba. Ona kız sesimle seslendim "Ben aslında 18 yaşındayım. Bana da doldurabilirsin." Önce bana şaşırarak baktı. Galiba inanmadı diye düşündüm. Kimliğimi çıkarıp gösterdim. 13 Mart 2005. Sonra ikna olup bana da doldurdu. Ama az doldurdu. İçip sarhoş olmamamı istiyordu sanırım. Sonra bana bakıp karısına çok benzediğimi söyledi. Bende fark etmiştim bunu. Yüzüme doğru yaklaşıp beni yine öptü. Bu sefer eliyle yüzüme de dokunuyordu. Saçlarımı okşarken diliyle beni ıslatıyordu. Öpmeyi bırakıp elinide çekti. Yüzüne baktığımda gözünün dolduğunu fark ettim. Sordum. Bana cevap vermekten kaçındı. İsrar edince alerji olduğunu söyledi. İnanmamıştım. Sonra benden gözlerini kaçırıp "Seni buraya çağırdım için üzgünüm. Ben sadece onu özlüyorum" dedi. Anlamadım. Ve sordum "Zaten aynı evde yaşamıyormusunuz?" Bana cevap verdi "Artık değil." Heyecanlanarak sordum "Boşandınız mı?" "Daha değil ama boşanacağız" dedi. Neden olduğunu sordum. Bana "beni aldattığını öğrendim. Sonra kavga edip boşanma kararı aldık. Ama onu hala seviyorum. Boşanmak istemiyorum" dedi. Gözleri dahada dolmuştu. Sonra ellerini yüzüne götürüp yüzünü kapattı. Aglamaya başladı. Onu gördükçe benim de gözüm doluyordu. Kalkıp yanına gittim ve ona sarıldım. Kollarımla iki yandan onu sarmaladım. Bir süre sonra ağlamayı bıraktı. Ellerini yüzünden çekip kollarımı tuttu ve beni kucağına aldı. Yine "tıpkı ona benziyorsun" dedi. Ben ne olduğunu anlayamadan tekrar öpüşmeye başladık. Bu sefer daha da sertti. Daha çok tahrik oluyordum. Sonra ellerini popoma kaydırdı. O kadsr azmıştım ki. Elimle sikini ovmaya başladım. Gittikçe daha da sertleşiyordu. O da parmaklarını göt deliğime sokuyordu. Sonra dudaklarından ayrılıp altına kaydım. Pantolonunu sıyırdım. Boxerını da çekince nihayet sikini gördüm. Kocamandı ve taş gibiydi. Giderek daha da tahrik oluyordum ve ıslanıyordum. Dilimi başından itibaren taşaklarına kadar gezdirdim. Taşaklarını ağzıma doldurup yalıyordum. Sonra dilimle tekrar yukarı çıktım. Hepsini ağzıma almaya çalıştım fakat siki çok büyüktü. Sadece başını alabildim. Emmeye başladım. Bi yandan da eteğimin altından kendi klitorisimi ovuyordum. Onun sikini emmeye devam ettim. Biraz sonra onun precumu ağzıma geldi. Tuzlu bi tadı vardı ama beni boşaltmaya yetti. Sonra beni tutarak kaldırdı. Beni kucağına oturttu. Eteğimi ve külotumu sıyırdım. Sonra beni kaldırıp sikini içime kaydırmaya başladı. İçime girince birazcık ağrı hissettim ama sokup vıkarmaya devam ettikçe sadece zevk almaya başladım. Sürekli kucağına vurup duruyordu. Tekrar boşalmama sebep oldu. Uzunca bir süre tekrar tekrar kaydırmaya devam ettim. İkimizin nefes sesleri birbirine giriyordu. İkimizde aşırı azgındık. Sonra beni kaldırıp masaya yasladı. Siki hep içimdeydi. Tekrar tekrar sokup çıkardı. Nihayet içimde bir sıcaklık hissettim. Ayrıca o da zevkten inliyordu. Bende aynı şekilde zevkten çıglık atıyordum. Sikini götümden çıkarıp tekrar koltuğuna oturdu. Ben ise hala masadaydım. Göt deliğimden sıcak semeni fışkırıyordu. Sıcak akıntı pürüzsüz bacağımdan  aşağı kayıyordu. Hala zevk alıyordum. Soğuduğumda masadan kalkıp külotumu ve eteğimi çektim. Sonra zevkten bayılmış müdüre baktım. Siki hala dışardaydı. Yüzünü tavana çevirmiş ve eliyle gözlerini kapatır vaziyetteydi. Ben temizlenip, üstümü değiştirdim. Üniformayı çantama koydum. Müdürün arkasından yanağına bir öpücük kondurdum ve kulağına eğilip "ne zaman istersen ben buradayım tatlım" dedim. Kapıdan çıktıktan sonra neden öyle bir şey dedim diye çok kızardım. İçimden belki duymamıştır diye dua ettim. Ancak duymuşsa daha iyi olur diye düşündüm. Ertesi gün okula gittiğimde onu hiç görmedim. Okuldan sonra odasına baktım  ancak orada da yoktu. Sonraki gün yine gittim ama yine yoktu. Sonra öğrendim ki bir kaç gün işleri varmış. Tam bir hafta okulda yoktu. Onu özledim. Sonraki hafta pazartesi sabah erkenden odasına gittim. Bu sefer onu buldum. Kapıyı çalmadan içeri girdim. Sonra bana bakıp yüzünü başka tarafa çevirdi. Telefonla konuştuğunu fark ettim. Konuşması bittiğinde telefonu "hayatım" diyerek kapattı. O an niyeyse çok üzüldüm. Sonra bana bakıp ne oldu diye sordu. Bende "karınla mı konuşuyordun?" dedim. O ise bana bakıp "seni ilgilendirmez" dedi. Yine çok üzüldüm gözüm doldu. Ama düşününce gerçekten de beni ilgilindirmiyordu. Sonuçta o karısıydı. Ben ise ... Cümleyi bitiremedim. Sonra bana doğru geldi ve bakıp sadece şaka yaptığını söyledi. Bir anda içim rahatladı. Ve ona sarıldım. Yüzüne bakıp hafifçe göğüsüne yumruk attım. "Bir daha böyl bir şaka yapma" dedim. Yüzünde şok olmuş bir ifade vardı. Sırıtarak "peki" dedi. "Neyi bekliyorsun" diye sordu. Bende neyi ima ettiğini anladım. Gidip koltuğuna oturdu. Bende arkasından gelip pantolonumu ve ceketimi çıkardım. Altımda etek ve üstümde üniformanın geri kalanı vardı. Külotlu çorap bile giymiştim. "Çok sexysin" dedi. Birazcık utandım. Hemen dizlerim üstüne çöküp. Pantolonunu sıyırdım. Koca siki daha kalkmamıştı. Ben de onu kaldırmak için dilimle ayartmaya başladım. Taşaklarını kokladım. Çok tahrik oluyordum. Sikinin tamamını ağzıma alıp emmeye başladım. Ağzımın içinde şişiyordu. Emmeye devam ederken precumu sızdı. Ben durmadan devam ettim. Neredeyse hepsini ağzıma alıp emiyordum. Siki boğazımın arkasına vuruyordu. Sonra elimle kendi klitorisimi tuttum ve ovmaya başladım. Bir süre emmeye devam ettim. Neredeyse sınırına yaklaşmıştı ki içeriye kadın rehber hocası girdi. Hemen pantolonunu çekti. Ben ise masanın altına girdim. Ağzımı kapattım. Bir süre konuşup gitti. Bende masanın altından çıkıp sakso çekmeye devam ettim. Sonunda tüm semeni ağzıma boşaldı. Semeninin tadı çok güzeldi. Tek bir damla kalmadan hepsini yuttum.

Devamı sonra...