yn:n-ne yapıcaksın onunla
wong:sence
yn:yapma
wong:niye çokmu korktun
yn:ne sendenmi korkucam hayır tabiki
senin gidicek bir yerin yoktu sağın solun ve arkan duvardı çıkmaz sokaktaydınız bir önün açıktı ordada wong duruyordu yani hiç bir yerden gidemezdin
wong:benimle geliceksin
yn:niye yapıyım böyle bir şey
wong:gelmezsen zorla götürürüm
yn:gelmiyorum
wong:sen istedin güzelim
wong seni bayıltır uyandığında bir evdeydin bir yataktaydın elin kelepçeliydi yatağın kenarına
yn:noluyo lan nerdeyim ben
wong:benim evimdesin güzelim
yn:bidaha bana güzelim dersen seni öldürürümwong:okey güzelim yerine sevgilim demek daha iyi olur yada karım da güzel gibi
(wong yürümüyor resmen uçuyor dghffhjfgjh)wong:aslında ideal tipinim böyle bir sevgili istemiyormuydun
yn:bi dk bi dk sen benim anılarımın geri kalanını mı okudun?
wong:biraz olabilir
yn:bırak sevgili olmayı seninle aynı ortamda olmaktan bile haz etmiyorum senden nefret ediyorum anladınmı!
yn:anılarımın okunmasından nefret ediyorum bunu biliyorsun ve bile bile bunu yapıyorsun
sen elindeki kelepçeden kurtulmaya çalışıyordun ama çıkmıyordu
wong:elini acıtıcaksın duryn:niye çokmu umrunda canımın acıması
wong:evet çok umrumda
yn:çok umrunda olsaydı anılarımın okunmasının ne kadar canımı yaktığını bildiğin halde buna devam etmezdin!wong:FARKINDA DEĞİLDİM ANLADINMI DEĞİLDİM ANILARININ CANINI BU KADAR YAKTIĞININ FARKINDA DEĞİLDİM
wong sesini fazla yükseltmişti senin gözlerin dolmuştu kulağını kapattın
wong fazla bağırdığını fark etti
wong:özür dilerimyn:sen hiç bir şeyin farkında değilsin ki
wong:gerçekten çok özür dilerim
yn:niye özür diliyorsun
wong:çünkü seni üzdüm ve korkuttum
yn:korkmadım
wong:tamam korkmadın
yn:beni ne zaman salmayı düşünüyorsun
wong:hiç bir zaman
sırıtırsın
yn:ben seni biraz akıllı zannetmiştim
wong:ne
yn:telefonumu kapatmadın bile avcılarla telefonlarımızda bul uygulaması var ne olur ne olmaz birimiz kaybolursa diye
wong:bende seni biraz akıllı zannetmiştim ışınlana bildiğimi unuttun galiba
wong hemen senin elindeki kelepçeyi telkenizim ile kırar ve seni kucağına alır birden kendini Kore'nin öbür ucundaki otelde 125.katta bulursun
yn:noluyowong:benden kurtuluşun yok ve hatırlattığın için teşekkür ederim
wong telefonunu camdan aşağı atar
sen cama çıkarsın
yn:yaklaşma atarım kendimi
wong:hayır yapamazsın
yn:izle ve gör
sen kendini aşağı doğru bırakırsın wong hiç düşünmeden arkandan atlar ve seni tutar telkenizim ile düşmenizi durdurur wongun burnu kanıyordu çok güç uyguladığı için
sen gözünü açarsın çok yüksekteydiniz hemen düşme korkusuyla wonga sarılırsın
yn:sen 4.seviye bir kötü ruh nasıl bu kadar güç uygulaya bilirwong:belki 4.seviye değilimdir
yn:nasıl
wong:sizin demenizle artık katıksız bir ruhum
yn:NE NASIL
wong:bence bunları sonra konuşalım bir bakarsın otele geri dönmüştünüz
yn:sen nasıl katıksız bir kötü ruh sun karşılaştığımızda 4.seviyeydinwong güler
wong:şaka yaptım senin o şaşkın yüz ifadesi görmek çok komikti bu kadar telkenizim nasıl uyguladığımı bilmiyorum büyük ihtimalle seni kurtarma duygusu olduğu için
yn:hahaha çok komikmiş
wong:NEĞĞ NASILLyn:ben öyle demedim
wong:öyle dedinyn:demedim dediysem demedim
wong:aynen
yn:ölmek istiyorsun heralde
wong:tamam tamam sustum
yn:hem ben seninle niye konuşuyorsam zaten
Wong:beni sevdiğin için olabilirmi
Yn:aynenn kesin cidden seninle uğraşamıyacağım
Wong:uğraşıcaksın yada ben seninle
Yn:ne
ŞİMDİ OKUDUĞUN
The Uncanny Counter Evreni
Sonstiges-yıldızlar çok parlak -senin ışığının yanında çok sönük kalır sevgilim