Son performansı üzerinden yalnızca beş dakika geçmişti. Nefes nefese, yerine en aşina olduğu masaya koşuşturmuştu.
"İyi akşamlar, Ougai-san."
"Güzel performanstı."
Başını sallayıp, övgüyü kabul etti kibarca. Nefesini düzene sokunca alaycı bir tonda konuşmaya başladı.
"Eskisi kadar sık gelmiyorsunuz artık, ne o, işiniz hiç düşmüyor mu? Yoksa sesimden mi sıkıldınız?"
Mori güldü.
"Kimse sesinden sıkılamaz canım, ancak işimin düşmediği doğru. Sana pek iş bırakmıyorum değil mi?"
Yanına oturması için işaret etti.
"İçer misin?"
"Chiyo çok kızıyor bu aralar. Son skandalı duymuşsunuzdur."
"Şu eski personeli? Sarkıntılık eden."
Oturup arkasına yaslandı.
"Bir haber de doğru gitsin kulağınıza. Kulaktan kulağa oynar gibi, ne duyuyorsalar değiştiriyorlar."
"Olayın aslı neymiş bakalım?"
"Ben sarkıntılık ettim sayılır. Ama fazlası yok. O da biraz yararlanacaktı diyelim."
"Saçmalık, Chiyo abartıyor değil mi?"
"O benim menajerim, o benim eşim. Sözünü dinlemezsen, kıçımı cimcikler değil mi?"
"O kız hayatımızda önemsiz bir detay, içkiyi ben ısmarlarım."
"Eh son defa olsun o zaman, son kereden bir şey olmaz."
Basit bir el hareketiyle garsonu yanlarına çağıran Mori'ye karşın, Jun başını geriye atmış gözlerini dinlendiriyordu.
"Cidden, Ougai-san. Yarın ki performansım için diyorum. Sert bir şeyler olmasın."
"Küçük hanımı duydun."
"Siz bir şey içmeyecek misiniz?"
"Havamda değilim."
"Anlıyorum..."
Jun garsonun gitmesini bekledi ve sonunda Mori'ye yaklaşıp ses tonunu alçalttı.
"Demek biri var."
Mori, aynı tonda devam etti;
"Yarım saate kadar burada olur. Kendini hazır tut."
"İçkiyi de gösterişine ısmarladınız, öyle mi? Bu durumda içmeme izin vermezdiniz."
"Biraz öyle oldu ama biz, kamuflaj diyelim."
"Pek de uymuyorsunuz duruma."
Mori, her şeyi en ince ayrıntısına kadar planlamışsa da, kaçırdığı bir kısım vardı yazık ki. Jun'a sorar gibi baktı.
"Cinayetlerin benimle ilgisini kıskançlık diye açıkladınız polislere. Kıskanç bir hayranım varmış gibi anlattınız."
"doğru."
"Neredeyse iki aydır yoktunuz. Cinayetler de işlenmedi. Size bağlarsalar?"
Haklıydı.
"Ateşe atabileceğin başka kişiler de var. Sende yalan da bitmiyor timsah gözyaşı da, örtersin üzerini."
"Ne? Eğer Chiyo'dan bahsediyorsanız, ayıp size. Ne demeliyim başka?"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
cigarettes for a lady | chijun
Fanfiction"𝘐 𝘢𝘭𝘸𝘢𝘺𝘴 𝘴𝘮𝘰𝘬𝘦" "𝘞𝘩𝘺 𝘸𝘰𝘶𝘭𝘥 𝘴𝘰𝘮𝘦𝘰𝘯𝘦 𝘥𝘰 𝘵𝘩𝘪𝘴 𝘵𝘰 𝘪𝘵𝘴𝘦𝘭𝘧?" "𝘠𝘦𝘴... 𝘞𝘩𝘺..?"