one.

36 4 9
                                    

"Hadi Jisung! Acıktım,kantine gidelim!"

"Hayır hyung,istemiyorum!"

Minho bu bağırışlar sırasında bana bakmıştı,sonra konuştu

"Ah,salak Chan,canımı- pardon,Jisung'umu darlıyorr"

"Sen de salaksın Minho,karşılık alamayacağını bildiğin halde Jisung'dan hoşlanıyorsun"

"Sus sen,hiç kimseden hoşlanmıyon mu sen?"

"Hoşlanmıyorum,kimi sevebilirim ki,aşk saçma bir şey bence...hem daha lisedeyiz"

"Duygusuz alarmı,duygusuz alarmı."

Minho bu davranışlarımı hiç sevmiyordu çünkü sırf Jisung'dan kendisinin söylediğine göre kısa süredir(3 yıl,çüş) hoşlanıyordu,ve bu "kısa süredir" yanıt alamadığı için onunla azıcık dalga geçiyor olabilirdim.Kısa süre sonra yanımızdaki Chan ve Jisung'un konuşma sesleri gelmişti,onlarla aynı sınıftaydık.

"Gelmezsen gelme be! Gidiyorum ben!"

"Ah,tamam hyung bekle! Geleceğim!"

Jisung,Chan'ın peşinden koşarak sınıftan çıkınca Minho bana bakıyordu,yalvarır gibi gözleri vardı.

"Seungmincimmmmm,biz de gidelim mi??"

"İstiyorsan gidelim"

Minho kocaman gülümseyerek yanımdan kalkmış ve sınıfın kapısına doğru ilerlemişti,yanına gittiğimde kolumu omzuna attım ve beraber sınıftan çıkıp Jisung ve Chan'ı takip ediyorduk.Koridorda yürüyen kız grupları ya benim hakkımda konuşuyordu ya da rahatsız edici bakışlarla bana bakıyorlardı,bunun sebebi okuldaki voleybol takımında olup,gitar çaldığım içindi...sanırsam bu biraz saçmaydı,ya da hayır,baya saçmaydı!

"Minho,aşık olmak nasıl bir duygu?"

"Hmm,nasıl açıklasam ki?... Böyle şey,peri masalı gibi,seni içine çekiyor,karşındaki kişiyi görüp mutlu olursun böyle,kısaca iyi bir duygu...tabii senin gibi duygusuz itler bunu yaşayamaz!"

"Yaa kessss! Neyse sağol,senin sayende hiç aşık olmayacağım amk"

Sessiz kalıp merdivenlerden indikten sonra kafeteryaya girmiştik,içeri girince Minho sadece Jisung'u arıyordu...gerçekten aşk böyle bir şey miydi? Sadece sevdiğin kişiyi düşündüğün...Minho kısa süre sonra Jisung'u görmüş olacak ki heyecanla bana seslenmeye başladı

"Orada seungmin,orada,Jisung orada"

"Görebiliyorum Minho..."

"Neyse,geldiğin için teşekkür ederim,bir şey ister misin? Alayım sana,hediyem olsun"

"Gerek yok,Minho"

"Bananeee!"

Minho koşarak bir şeyler almaya gitmişti,ne yapacaktım bununla? İlerleyip Jisung'un oturduğu masaya yakın bir yere oturdum.Kısa süre sonra Minho yanıma geldi ve elindeki çikolatayı bana uzattı

"Al"

"Çikolata mı? Sen ye Minho,çikolata sevmiyorum"

"Olmaz öyle şey,yemelisin,sana aldım"

"Çikolata sevmiyorum Minho,istiyorsan git Jisung'a ver"

"Olmaz,sana aldım bunu...bari bir ısırık alsan?"

"Sadece ama sadece bir ısırık tamam mı?"

"Tamam!"

Minho elindeki çikolatanın paketini açıp bana uzatmıştı,küçük bir ısırık almıştım,sonra ona geri uzattım

Run For Roses | chanminHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin