Bundan 50 yıl önce büyük bir araziyi kaplayan yatılılı okulda eğitim gören öğrenciler vardı. Fakat okulun sahibi iflas edince okulu satmak zorunda kalmıştı. Okulu alan kişi iki yıl sonra yurtdışında bir işi çıktığından okulu hemen terk edip yurtdışına çıkmıştı.Okulda zamanla terk edilmeye başlamıştı.
50 yıl içinde okula ilgili efsaneler çıkmaya başlamıştı. Efsanelerin çoğu bu okulun lanetli olduğunu, okuldan ağlama, çığlık gibi sesler geldiğini söylüyorlardı. Gerçek adını kimseye söylemediğini ve etrafa kendini Enzel olarak tanıttığını söylüyorlardı.Gerçek adını kimse bilmiyordu.
Adam 1,70 boylarında, yapılı, saç rengi kahverengi şekli düz, göz rengi yeşildi. Efsanelerin en garibi Enzel'in
ruhunun okulun içinde olduğu söyleniyor. Okuldan sesler gittikçe artmaya bu durum halk tarafından dikkat çekmeye başlamıştı.
Bir gurup üniversite öğrencilerinden 6 kişi okulun gizemini çözmeye fakat bu gizemi çözerken kimseye söylemeden çözeceklerdi. Bu üniversite öğrencilerinin üçü kız üçü erkekti. Adları Yasmin, Talya, Mercan, Ayaz, Tolga ve ErenYasmin:
1,72 boyunda kahverengi gözlü, saçları kıvırcık kızıl renkte ve saçları omuzlarına kadar uzanıyordu, 20 yaşında gözleri hafif çekik, kaş rengi kızıl ve gözlük kullanıyordu. Yasmin sevecen, sıcakkanlı, eğlenceli birisi ayrıca süslenmeyide çok sever. Yasmin dört kişilik bir ailede yaşıyordu. Kendisinden 3 yaş küçük bir erkek kardeşi vardı, adı Berk'di.Ailede en çok Berk'le ilgilenilir Yasmin yokmuş gibi hayata devam ederlerdi. Yasmin yanlız kalmaya, sevilmemeye, görmezden gelinmeye alışmıştı.Yasmin bu şekil büyütülmüştü fakat dısarıya karşı hep güler yüzlü, mutlu bir şekilde hayatını devan ettiriyordu.
En istediği şeylerden biri okumalı, sebebide okuyup o evden ayrılıp diğer arkadaşlarıyla ortak bir eve çıkmaktı. Sabah kalkar kalkmaz okula gider ve kahvaltısını okulda yapardı.Yine bir sabah kaltıgında evden ağlama sesleri duyar ses salondan gelir genelikle bu saatlerde evde kimse olmaz.Salona gittiğinde kimseyi görmez ilk önce bi tedirgin olur ve telefondan isteyerekte olsa annesini arar.-Alo anne evde misiniz?
-Hayır, ailecek kahvaltı yapmaya gittik.
dediğinde ağlasa mı yoksa korksa mı anlayamamısıtı. Telfonu kapatıp etrafa bakmaya başlamıştı evet ses evden geliyodu dışarıda bebek felan yoktu, sesin evden geldiğine emindi. Eşyalarını alıp acele bir şekilde evden çıkıp okula doğru yol aldı. Yolda yürken telefondaki konuşma aklına geldikçe ağlıyordu.
-Ailecek resmen beni umursamıyorlar.
Diyerek okula kadar söylene söylene gitti. Okula geldiğinde en güvendiği arkadaşı Talya'ya sabah yaşadığı durumu anlatmıştı.Talya
-Gerçekten böyle bişeyyaşadın mı?
Yasmin"evet gerçekten"diyerek.
-Bu durum çok garip.
Yasmin"noldu" diyerekten.
-Sabah aynı şeyi bende yaşadım. Fakat bendeağlama değil çığlık sesleri geliyodu. Dedi ve Yasmin dahada çok korkmaya başlamıştı.
O sırada Yasmin'nin telefonu çaldı arayan kişi annesiydi yani Lidya, Yasmin şaşırmıştı hiç telfonu açmak istemiyordu ama açmazsa acaba ne diyecek diye içinde kalacaktı. Telefonu açtı.Lidya(Annesi)
-Yasmin biz bir haftalığına tatile çıkıyoruz evi dağıtma biz geldiğimizde düzgün olsun.
Yasmin telefonu kapatarak Talya'ya
-bir haftalığına sizde kalabilirmiyim tabi müsaitsen.
Talya
-Tabiki de arayan kimdi kötü bir şey mi var.
Yasmin durumu anlattı, Talya Yasmin'i evde tek bırakamazdı bir haftalıgına Yasmin Talya'larda kalıcaktı.
Eve doğru giderken Talya'nın ayağına taş takılmıştı, fakat bu sıradan bir taş değildi, umursamadan yollarına devam ettiler. Eve geldiklerin de Yasmin'e üst kattan merdivenlerden çıktıktan sonra karşısına çıkan ilk odaydı. Yasmin odaya girdiğinde direk yatağa yatıp uyudu, Talya da aşağı inip mısırını patlatıp yumuşacık koltuğuna oturup film izlemeye başladı.Talya 1,65 boyunda yeşil gözlü, saçları beline kadar uzanan, düz kumral renkte, 21 yaşında hafif çilleri vardı. Talya süslemeyi pek sevmeyen genellikle spor giyinen birisiydi. Tatlı, cana yakın eğlenceli birisiydi.Ailesi tarafından çok sevilen birisiydi ve tek çocuktu.
Filmini bitirdiğinde
odasına geçip yattı. Sabah okula kalktıklarında Talya Yasmin'i çağırmaya gitti fakat Yasmin odada yoktu, heryere bakmasına rağmen hiçbiyerde bulamamıştı.
Talya hemen Yasmin'i aradı fakat cevap vermemişti.
Dün konuştukları aklına gelmişti, aynı şey kendisinede olmuştu, hemen hazırlanıp dışarı çıkarken ayağıbir taşa takıldı. Gördügü şey karşısında çok şaşırmıştı, bu taş dün gece Yasmin'in ayağına takılan taşın aynısıydı fakat bu çok garipti sanki birileri bir mesaj vermeye çalışıyordu.
Okadar kötü bi durumun içine düşmüştü ki neyapıcağı hakkında en ufak bir şey bile yoktu. Dün yaşanan olayın aynısını yaşamıştı ve Yasmin'e ulaşamıyordu. Aklına Mercan geldi.Mercan 20 yaşında, saçları kumral, gözleri kahverengi, soğukkanlı birisiydi.
Talya Mercan'ı aradığında Mercan Yasmin'nin kendisine uğradığını fakat çok korkmuş ve çok endişeli gözüktüğünü söylüyodu. Fakat nereye gittiği hakkında en ufak bir fikri bile yoktu, telefonuna ulaşılamıyordu ve nerede olduğu da bilinmiyordu.
Şuana kadar yaşadağı garip olayları bir bir Mercan'a anlattığında Mercan korkmaya başlamıştı. Mercan da olayların nerdeyse aynısını yaşamıştı Mercan taş bulmamıştı ve ya sesler duymamıştı. Mercan iki gündür ne zaman dışarıya çıksa onu takip eden bir adam olduğunu fark etmişti. Adamın yüzü pek belli olmuyordu ama sanki kendisini takip etmesini istiyordu. Üstelik bu durumun aynısını Ayaz ve Tolga da yaşamıştı. Bu çok garipti bu bir tesafüf olamazdı. Bir tek Erenden haber yoktu. Eren yurtdışında bir gezintiye çıkmıştı. Eren yarın sabah buraya dönmüş olurdu.Tolga 1,70 boyunda kahverengi gözlü, düz saçlı, saçı kahverengi renginde ve 21 yaşındaydı. Kendisi çok soğuk bir insandı insanlara çabuk ısınamıyordu bizle bu kadar yakın olmasının sebebi ilk okuldan beri bizle tanışıyo olmasıydı.
Annesini 4 yaşımdayken bir trafik kazasında kaybetmişti. Annesinin ölümünden 3 sene sonra babası başka bir kadınla evlenmişti, Tolga'yıda en yakın akrabalarına bırakmıştı.
Çok sıkıcı bir hayatı vardı taki başına gelenlere kadar.Tolga 18 yaşına gelince Ayaz ve Eren ayrı bir eve çıkmışlardı. Evde her şey normaldi fakat son zamanda çok garip şeyler olmaya başlamıştı. Sanki bir gurup insan bizleri takip ediyodu. Olaylar gittikçe garipleşmeye ve bu durumun içinden çıkamadığımızı fark etmiştik. Yasmin hala ortalıkta yoktu. Talya Yasmin'in telefonunu yeniden aradığında telefonu açmıştı fakat sesi tam net gelmiyordu.
Herkes Tolga, Ayaz ve Eren'in evine gitmişlerdi. Eren 1 kaç saate eve dönerdi. O sırada herkes derin düşüncelere dalmış Yasmin'in nerede olabileceğini düşünüyorlardı. Polise bu durumu söylemiyorlardı çünki polis kendisiyle dalga geçtiğimizi düşünebilirdi.Herkes Yasmin'in nerede olabileceğini düşünürken aniden gelen kapı tıklama sesiyle herkes irkilmişti. Yasmin'in geldiğini düşünerekten Tolga, kapıya doğru yöneldi. Kapının deliğinden baktığında Yasmin tam karşısındaydı. Hemen Yasmin'i içeri alıp başından geçenleri tek tek anlatmasını istediler.
Yasmin sabah kalktığında yatakta olmadığını kendisini bir ormanın içinde bulduğunu söylüyordu ve ormanda ilerledikçe terk edilmiş bir okul gördüğünü söylemişti. Okul bayağı eski olduğunu ve içeriden çığlık, ağlama sesleri duyduğunu, en garibide o siyah değişik taşların aynısını orda gördüğünü söylemişti. Tam Yasmin diğer yaşadıklarını anlatacakken birden kapı zili çaldı. Kimseyi beklemiyorlardı. Herkes çok tedirgin olmuştu. Bunun sadece bir açıklaması olabilirdi: Yasmin'i takip edip
evi bulmuşlardı. Ve içlerinden bi ses artık bu gizeme atılmalarını söylüyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Karanlık Lanet
Mystery / ThrillerBir korku hikayesidir. İçeriğinde üniversite öğrencilerinden 6 kişi lanetli okul olarak bilinen okulun gizemini çözmeye gelirler. Fakat başlarına hiç beklenmedik olaylar gelir. Sence bu gizemi çözebilecekler mi yoksa sonları kötümü biticek? Bu sorun...