KİRLİ OYUN

3 bölüm

Beni izliyordu...

Adeta kitlenmiş gibi birbirimize bakıyorduk. Bir yerlerden ses geliyordu ismim tekrarlanıyordu. Ama ben gözlerimi ondan alamıyordum.
"Alev Alev Alev"  bir anda kolumda hissetiğim elle irkildim Hira beni dürtüyordu. "Efendim hira" dedim. Hira "Kızım kafan nerde senin sabahtan beri alev alev diyorum tık yok" dedi. "Ha özür dilerim dalmışım" dedim. Yasemin "neye daldın" diye sorunca alt dudağımı dişledim . Yasemin "evet alev neye daldın söylesene" diyince daha fazla uzatmadan aklıma gelen ilk yalanı söyledim. " Ya hoca yarın sınav yapacaktı o birden geldi aklıma" ikiside kaşlarını çatınca gözlerimi kaçırdım, normal de yalan söyleme de usta olan ben bu iki kız karşısında hiçbir şey yapamıyordum. Her şeyi hemen anlıyorlardı. Hira "inandığımızı sanıyorsan yanılıyorsun küçük hanım evde ne olduğunu söyleyeceksin" dedi.

Mükemmel alev çok iyi gidiyorsun az daha devam et batır bizi.

Gene çenesi açılmıştı içimdeki sesin.

Arkamızdan ince bir kız sesi "ne kadarda yakışıklı" başka birisi adamın karizma harika ya" diyince merak edip onların baktığı tarafa baktım. O piskopata bakıyorlardı fakat o elinde ki viskiyi içerek gözlerini dikmiş bana bakıyordu. Yasemin "onunla bir fotoğraf çekmek için nelerimi vermezdim " deyince kaşlarımı çattım. "Niye o kim ki" dediğim de Hira ve Yasemin bana sanki bu Dünya dışı bir varlıkmışım gibi bakınca "niye öyle bakıyorsunuz" diye sordum. Yasemin "Alev sen ciddimisin?"

Alev biz ciddimiyiz?

Bilmem ciddimiyiz?

Bence ciddiyiz

Bence de

"Evet ciddiyim" diyince bakışları iyice tuhaflaştı. Hira "kızım koskoca Emir karakan'ı nasıl tanımazsın?" dedi.
"Yoo tanımıyorum anlatım kim bu Emir karakan" dedim emir kara kan kısmını bastırarak söylemiştim. Yasemin "önce masaya geçelim " dedi. Ardından hızlı bir şekilde masaya oturduk. Hira "başlıyorum" deyince "başla" dedim. Hira   " Emir karakan 24 yaşında başarlılı bir iş adamı. Kendisinin yapım üzerine 13 holdingi var bunlara bağlı yüzlerce şirket , sağlık kuruluşları,yardım dernekleri, özel eğitim sahaları, okullar ve bunun gibi bir çok şey yani Türkiye'nin en önemli iş adamlarından biri aynı zaman da boksör ülkeler arasın da katıldığı tüm maçları birincilikle bitirdi. Hiç bir şekilde gümüş madalyası yok hepsi altın yani kendisi boks şampiyonu." Dedi. Açıkçası çok şaşırdım böylesine işkence etmekten zevk alan bir piskopat nasıl olurda saygın bir iş adamı olurdu??  yasemin kendinden geçmiş gibi ona hayran hayran bakarken
Hira ile birbirimize bakarak sırıttık. Sonra aynı anda yasemin diye bağırınca yasemin oturduğu sandalyeden düşmek üzereydi ki son anda kendini tuttu. Biz Hira ile gülerken bize ters ters baktı " komik değil" dedi. Hira "bence komik" deyince. Tek kelime ile çıldır dı zaten ben ve hira'nın yasemi'nin aşk hayatıyla uğraşmaktan başka işimiz yoktu. Kafamı çevirince hala bana baktığını gördüm. Bundan rahatsız olduğum için sandelyimi yaseminin yanına çekerek ona sırtımı döndüm. Yasemine bakınca küçük bir çocuk gibi kollarını göğsüne bağlayıp kafasını bizim olmadığımız tarafa çevirip küsmüştü. Bu hali o kadar tatlıydıki bi an yanaklarını sıkıp ısırasım geldi. Hira "bizimle konuşmuyormusun" diyince umursamaz bir şekilde omuz silkti ben peki "ne yaparsak bizimle konuşur prenses hanım" deyince gülümseyerek bana baktı " eğer sahne de şarkı söylersen ikinizle de barışırım" deyince donup kaldım Hira kolumu dürterek "hadi söyle " deyince hemen "hayır " dedim yasemin tekrar kafasını çevirince Hira beni tekrar dürterek gözleri ile sahneyi gösterdi. Derin bir nefes alıp "peki" dedim. Yasemin yine gülümseyerek bana dönünce yavaşça sandalyeden kalkıp sahneye doğru yürdüm o sırada gözüm o piskopata kaydı bana bakıyordu bomboş bir şekilde. Sahneye çıktığım da hirayı  gördüm yetkili kişiyle konuşuyordu. Sahne boşaldı sadece ortada bir mikrafon kaldı. Bir anda her yer karardı sadece benim olduğum yerde beyaz bir ışık yanıyordu. Yavaş yavaş müzik çalmaya başladığın da en sevdiğim şarkılardan biri olan olmazlara inat çalıyordu yavaş yavaş söylemeye başladım

  Olmaz, hislerim aynı değil
  Sana söyledim en başa dönmeliyiz
  Zaman her düşe ters
  Bir de senin gibi bakmıyor hiçbir beden
  Yüzüme yağdırıp gözlerimi
  Canımı yakıyor ama yine sözleri değil
   Gösteri gibi yine o boşverişi
  Serseri biri ki biraz deli
  Ooh, her gece yıldızlarca güler  
  Deliler deli derdi halime
  Onu gören bir anıda ben
  Ooh, yarın olmasın istemem
  Aynısı dün bi' günün cürümü
  Beni bi'yakar ki yine  zaman
  Beni bana bırak

Sesimi yükseltip gözlerimi kapattım ve söylemeye devam ettim

Olmazlara inat elimi tut
Bak bize zaman ilaç
Dünü unutup da bugün bir oluruz yarına
Ya bu yalana kim inanacak

Diye devam ederek en sonun da şarkıyı bitirdim. Gözlerimi açtığımda etraf sessizdi ve birden bir alkış tufanı koptu kimisinin elleri alkışlamktan kıpkırmızı olmuş kimisi kıskanç bakışlar gönderiyor kimisi de ıslık çalıyordu fakat benim gözlerim tek bir kişi ye takıldı Emire  fakat bir değişiklik vardı ,sanki siyah olan gözleri daha da kararmış ve boş bakmıyordu. Karmaşık bakıyordu açıkçası ne düşündüğünü merak ettim. Fala üstün de durmadan yerime geçtim. Kızlar bana gülümseyerek bakıyordu. Bende onlara gülümsedim. Ardından önümde ki votkayı kafama diktim. Kızlara lavaboya gideceğimi söyleyerek ayağa kalktım ardından lavaboya girerek boş kabinlerden birine girdim. İşimi halledip çıktığım gibi ellerimi bol köpük ile yıkadım ardından çantamdan çıkardığım peçeteyle ellerimi kurutup çöpe attım kafamı kaldırıp aynaya baktığım gibi onunla göz göze geldim. Emirle göz göze geldim...

Tekrardan merhabalar umarım bölümü beğenirsiniz lütfen oy vermezseniz bile yorum yapın daha öncede dediğim gibi ben oydan çok yoruma bakarım yeni bölüm okuyucu sayısı arttığında gelecek

Hoşçakalın 🖤🖤🔪🔪