Yaklaştıkça fazlalaşan gürültü ; notaları anımsatmaya başladı.Hatta daha fazlası bunlar uyumlu notalar haline geldi. İçeride Şebnem ,elinde mutfaktan ve evin farklı köşelerinden arakladığı gereçler,kafasında ingiltere'den benim için çok değerli bir arkadaşımın hediyesi olan şapkam,ha bir de ters takılmış ! Odanın içerisinde benimde çoktan hoşuma gitmiş bir melodiii !
Odaya girdikten on saniye sonra ses kesildi . Birbirimize attığımız şaşkın bakışlarla kafamızda oluşan sorular birbiriyle savaşmaya başlamıştı. Şebnem yakalanacağını bile bile yakalanmış edasıyla ;
'' Ablaaa, ben şeeeyyy.. '' sözünü bitirmesine fırsat vermeden lafa girdim.
'' Evet sen ! Sen harikasın kızım, bu ne ses .. ''
'' Abla gerçekten mi ? Kızmayacak mısın bana ? ''
'' Ne kötü bir 'abla profili ' var senin zihninde,neden kızayım harika olmuş .'' kıza böyle dediğime bakmayın kızmadığıma bende şaşkınım. Ama ne yapayım güzel arkadaş ! Yiğidi öldür hakkını yeme.
'' Güzel mi ? Abartıyorsun , mırıldanıyorum sadece.'' dedi , yaptığı işe dikkat çekmemeye çalışarak.
'' Nereden, ne zaman öğrendin böyle çalmayı ? '' dedim, merakımı gidermeyi amaçlayarak.
'' Şeyy, ben.. Bayağı oldu aslında,belkide bilerek doğmuşumdur , garip olan ne ? '' dedi.
Tuhaf bir ses tonu vardı bunları söylerken. Bunun iki sebebi olabilir ; ya benim onaylamayacağım birinden öğrendi çalmayı yada bilmemi istemediği birşey olsa gerek, çıkar ortaya elbet. İrdeleyerek konuşmaya devam ettim.
'' Hı hııı şebnem ,doğuştandır kesin. Kabiliyet doğuştan gelen birşeydir ancak bilgi sonradan edinilir cicim, anlat şimdi haydi ! ''
'' Of abla git başımdan ya .Garip bir şey yok ortada hatta her şey açık yani .İki alet buldum tıngırdatıyorum.Sorun para vermeden alet edinmem mi ya !'' dedi ve lafının yarısından çoğunu merdivenleri tırmanırken mırıldadı.
'' Buraya gelir misin,konuşuyoruz. '' dedim ,bağırmak zorunda kalarak ancak iki dakika bekledim ses bile vermedi.
Sinirlendiriyorlar zorla insanı, arkasından odaya çıktım, kapıyı kitlediğini görünce sinirim daha da arttı.
'' Ortak kullanılan odayı bireyselleştirmek ne demek ya, aç şunuuuu ! ''
'' Abla git, yalnız kalmak istiyorum. ''
'' Ergen , ne dedim de atarlanıyorsun, sinirleniyorum bak daha kötü olacak sonra. '' dedim ama yine sesi çıkmadı. Kapıya tekme atıp salona indim. O sırada beklenen ses mutfaktan işitildi.
'' Kızım uğraşma şu kızla ya ,ne zararı var sana ? ''
Ve yine haksızım a dostlar ! Bu anneler hep böyle değiller midir ? Olayı bilmezler hatta gerçekle pek ilgilenmeden sesi yüksek çıkanı ' haklı ' ilan ederler.
Yanına gittim ve olayı anlattım sakince. Çünkü annem ,ben sinirli olunca genelde dinlemeyi keser. Bu hareketini hala anlayabilmiş değilim ama neyi amaçlıyorsa beni çok güzel sakinleştiriyor kadın . Aynı şey Şebnem üzerinde de kurulmalı bence . Bu yaşa bu kadar sinir ,kafayı yerken yedirtir vesselam !
Kendi haline bırakmaya karar verdim kardeşçağızımı. Evet bu kavgadan sonra ama bunların hesabını soracağım.
Akraba ziyaretlerimiz her daim normalden fazla olmuştur. Her gittiğimiz yere kollarımız dolu gittiğimizden olsa gerek pek sevilir benim çekirdek aile. Annem bu olayı hep şöyle yorumlar ; ne verirsen onu alırsın, bunların hiç biri boşa gitmez.
Hayat... Kanatsız meleklerimizi bile bazen çıkarları uğruna yaşamak zorunda bırakırsın ya ne diyeyim !!
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kibar Bedenime İnat Serseri Gönlüm !
PoetrySaklı kalan duygularıma tercüman arayısındaydım. Geceleri oturup mor kaplı defterime yazdıklarım sizinle paylasılamazmıydı ! Neden olmasın ? Gelin kıralım zincirlerimizi,alışılmışlıklara yeni anlamlar yükleyelim. İçimden ne geçiyorsa ben yazayım siz...