1 hafta sonra
Sona yaklaşıyoruz sevgili okurum, eh benim hayatım da biraz iyileşmeye başladı. Dur, kemerlerini bağla da anlatayım.
Yaklaşık bir haftadır Atlas'la sevgiliyiz. Yani biraz utandığımız için birbirimize hiç "sevgilim" dememiştik ama mantık olarak öyleydik. Alışamadığımız için birbirimize arkadaş gibi davranıyorduk daha, liseli ergen çiftler gibi. Tabii daha önce hep resmî bir dille konuştuğumuz için böyleydi. Şimdi "1 hafta önce göndermeleriniz susmuyordu, ne ara sevgili oldunuz, bu ne hız?" diyorsanız, eh, biz de biraz hızı hakediyoruz sanki. Ben 6 yıldır bekliyorum, daha ne kadar bekleyeyim be okurum?
Şimdi karşımda son bir haftada en çok korktuğum şey var; açıklama yapmak. Atlas ünlü biri ve bunun olması kesinlikle kaçınılmaz. Hayranları için bir açıklama yapması şarttı.
Epey alışık olduğum bir yerdeydik, otel odasında. Birlikte biraz kafa dinlemek istemiştik, bugün ayrılıyorduk otelden ve açıklamayı da çıkarken yapacaktık.İlk defa böyle bir şey yaşayacağım için baya stresliydim. Yani daha önce de Atlas yaparken izlemiştim ama, onlarda ilgi odağı ben değildim sonuçta. Bu sefer konu doğrudan bendim.
"Atlas, küpelerimi gördün mü? Kırmızı olanlar."
Artık asistanı olmadığım için aynı odayı tutmuştuk. Yani aynı yatakta yatma konusu başlarda biraz zor olsa da alışmıştık ona da.
"Şu aramızdaki resmî dili bırakacaktık hani?" Dedi ve kırmızı küpelerimi uzattı. Ben de onları hızlıca takmaya çalışırken bir yandan ona laf yetiştiriyordum.
"Ne diyeyim? Yeni evli çiftler gibi aşkitoşokellam, balkitom, aşkinyom falan mı?"
"Ay yok kalsın, böyle iyi."
Gülümsedim ve küçük bir kahkaha atıp ona baktım.
"Ay düşünsene, ileride evlenip böyle oluyormuşuz." diyip tekrar önüme döndüm ve makyajıma devam ettim.
"Hemen evlilik hayalleri kurmaya başladın sen de, biraz yavaş." diyip çapkınca gülümsedi. Beni öldürüyordu bu çocuk!
Elimdeki fırçayı bırakıp yan gözle bir bakış attım Atlas'a.
"Yalan mı? Sen düğün davetiyemizi çoktan hazırladın bile." gözlerimi kocaman açıp baktım.
"Sen onu unutmadın mı ya?"
"Unutur muyum?"
"Unut lütfen." dedim utançla. Güldü.
"Hadi hazırsan çıkalım artık magazinciler doluşmuştur çoktan." haklıydı, çıkmalıydık.
Onu başımla onaylayıp ceketimi giydim, hava soğuktu. Ve ben hâlâ korktuğum için ecel terleri döküyordum.
Tam kapıya ilerlerken önüme geçti ve orada dikildi.
"Ne oldu Atlas? Çıkmamız lazım."
"Ayla, stres yapma sen. Hallederiz." bunu demesiyle rahatlamam gerekiyordu ama daha çok gerilmiştim.
"Kolay değil Atlas." dedim. Bir süre yüzüme baktı ve git gide bana yaklaşmaya başladı. Gözümü kapattım. Dudaklarımda bir baskı ve baskıyla yayılan bir sıcaklık hissettim. Belki de bu hayatımda hissettiğim en samimi sıcaklıktı. Dudaklarını dudaklarımdan ayırdı ve gözlerime bakıp gülümsedi.
İşte şimdi tüm stresim erimişti dostlar!
"Hadi, çıkalım." dedim ve kenardan geçtim. Arkamdan sırıtıyordu.
"Ne ya? Utandım öyle bir anda öpünce."
"Tamam tamam, gidelim hadi." dedi ve elimi tuttu.
İndik, indik ve bitmek bilmeyen koridorları geçtik. Lobiye geldiğimizde uzaktan bakılsa bile onlarca kamera ve magazinciler görünüyordu. Bir süre sonra bizi gördüler ve onlar bize yaklaştılar. Şu an oluyordu. Onlarca magazinci karşımdaydı.
"Önce sen konuş Atlas." diyerek stresimi Atlas'a devrettim.
"Peki." dedi ve konuşmaya başladı.
"Öncelikle merhaba. Size eskiden asistanım olan Ayla Sancak'ın kız arkadaşım olduğunu belirtmek isterim. Günlerdir hem o, hem ben bunun yüzünden linç ediliyoruz. Lütfen linç edenler biraz sussun, ben konuşayım. Evet, ben asistanıma aşık bir adamım. Ama bu konu hiç bir zaman onun bana sarkıp, bana yaranmaya çalışmasından, şöhretimi kullanmak istemesinden kaynaklı değil. Ben ona aşık oldum, samimiyetle söylüyorum. Eski şirketime geri dönmeyeceğim. Ama yenisini bulursam neden olmasın?"
"Ayla hanım, siz de bir şey söylemek ister misiniz?" diye seslendi aradaki magazincilerden biri.
"Durum böyle arkadaşlar. Sizden de anlayış göstermenizi bekliyorum. Selametle." yavaş adımlarla otelin kapısına doğru yürüdük. Magazinciler fotoğraf çekmek için hâlâ peşimizden geliyordu.
"Selametle mi?"
"Ya diyecek bir şey bulamadım sonda, kötü mü oldu?" diyip dudağımı ısırdım.
"Yok yok, kısa ve öz bir konuşma yaptın ve gayet de güzeldi, sıkma kendini."
Kapıdan çıktığımızda bir taksi çağırdığını gördüm. Önce beni bıraktı, sonra da Atlas'ı evine götürdü taksi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Anonim Kız
Tienerfictie"anonimkizz_: Düğün davetiyemiz hazır aşkım, haftaya evleniyoruz! atlasaaycan: ? atlasaaycan: kimsiniz? anonimkizz_: Gelecekteki karın." Ülkece ünlü şarkıcı Atlas Aycan'ın büyük hayranlarından olan Ayla "Anonim Kız" adlı hesabın duyguları sadece h...