~3~

8 1 8
                                    

Nihayet bu günkü işlerimi bitirebilmiştim müvekkilim gerçekten büyük bir belaya bulaşmıştı ama sonuç olarak davayı biz kazanmıştık.

Bunun için keyfim oldukça yerindeydi ve şimdi Jimin'in bahsettiği bara gidebilirdim, ki yola çıkmıştım bile.

Navigasyonun varış yerine ulaştınız uyarısıyla arabayı bara yakın bir yere park edip arabadan indim.

••••

Barın önüne geldiğimde içeri girdim, içerde bir kaç müşteri dışında çok fazla kişi yoktu ama buna rağmen alfaların azgın feromonlarını alabiliyordum.

Etrafta azabilecekleri birşey dahi yokken bu rezillerin siki neye kalkmıştı acaba.

Yüzümü buruşturarak içkiler ve kokteyllerin hazırlandığı alana doğru ilerledim.

Bar tezgahının önüne varınca bu alfaların neden azgınca feromon salgıladıklarını anladım.

bütün bu feromonların nedeni kesinlikle önümde duran beyaz tenli omegaydı.

Baskın alfa olmama rağmen beni bile oldukça etkilemişti.

Kışkırtıcı çilek kokusu sâdece alfalar değil bütün türleri kuduracak derecedeydi.

Temizlediği bardaktaki bıkkın bakışları beni buldu.

Hafif yan sırıtmamı takınıp yavaş adımlarla gözlerinin içine bakarak yanına ilerlemeye başladım.

Tam önünde durduğumda artık aramızda sadece bar tezgahı vardı.

Elimi önüme doğru uzattım "selam ben taehyung, kim taehyung ve sende jungkook olmalısın? "

Adımı söyledikten sonra yüzünde bariz bir memnuniyet ve beğenmişlik vardı ayrıca tıpkı benim gibi sırıtıyordu.

Elindeki bardağı tezgaha bırakıp yanıma gelmeye başladı.

Kısa olan fakat bana yıllar gibi gelen bir süreden sonunda karşımdaydı.

Aramızda çok bir boy farkı yoktu ama alnı köprücük kemiğime denk geliyordu.

Elimi sıkmamıştı ama karşıma gelmişti ve bu tabiki benim için çok daha iyiydi.

Karşımda dikilmeye devam ederken elimi tekrardan uzattım.

Hafif cilveli bir şekilde benimkinin yanında oldukça küçük kalan elini nihayet elimle buluşturdu.

"Bende jungkook, adını biliyorum ama yüzünü daha önce hiç görmediğim için çıkaramadım, ama seni bir defa görsem asla unutmazdım. "

Sözleriyle içten bir gülümseme sundum.

Arkamı dönüp etrafı biraz taradıktan sonra içerde kimsenin kalmadığını gördüm.

"Kapatacakmısın, bar'ı yani? "

Elini elimden çekti, bu soğukluğu asla sevmemiştim.
Derin bir nefes çekti.

"Normalde evet ama şu an bir misafirim var ve kapatmak ayıp olur, sen şuraya geç ben içecek bir şeyler hazırlayıp geliyorum. "

Hafif bir baş sallamasıyla gösterdiği yere geçip oturdum.

Çok geçmeden elinde iki içki bardağıyla geri döndü.

"Çok bekletmedim umarım? "

Hafifçe gülümsedim "hayır hemen geldin zaten. "

O da bana hafifçe gülümsedi gerçekten iç ısıtan bir gülümsemesi vardı gülüşünün içinde yatan edepsizlikten bahsetmiyorum bile.

bardakların birini bana verdikten sonra karşıma geçti.

Yine aynı sırıtmasıyla gözlerime bakmaya başladı.

Bakışlarından mı yoksa ortamın sıcaklığından mı bilinmez ama resmen boncuk boncuk terlemeye başlamıştım.
Elindeki
"Jimin senden oldukça fazla bahsetti, taehyung. "

Dedi sırıtması büyük bir gülümsemeye dönerken.

Tavşan dişlerini yeni mi fark ediyordum?

"Aynı şekilde senden de, jungkook inanır mısın bilmem bir süre sonra abarttığını düşünmüştüm ama bence eksik bile söylemiş, bana bu kadar güzel bir gülüşün olduğunu söylememişti. Gerçekten çok güzel bir gülümsemen var jungkook. "

Yanaklarının süt beyazından gül pembesine dönmesine ve gözlerinin yoğunlaşmasına an be an şahit olmuştum.

"Gerçekten mi? Çok teşekkür ederim. "
Az önceki arsız hali buhar olup havaya karışmıştı sanki.

İçinden masum bi jungkook çıkmıştı.

"Teşekkür etmene gerek yok, bunları içimden geldiği için söylüyorum, gerçekten çok güzel iç ısıtan bir gülümsemen var. "

Az önceki flörtöz gülümsemesinin yerini içten bir gülümseme aldı.

Getirdiği içkiden bir yudum aldım, hafif bir şeydi ki bu benim için daha iyiydi bi avukat olarak trafikte alkolden ceza almak istemezdim.

Ayrıca jungkookla biraz daha muhabbet etmek istiyordum.

"Burda tek başına mı çalılıyorsun? girdiğimden beri sen dışında kimseyi görmedim. "

"Ah, evet tek ben varım. "

Elindeki bardağı masaya bırakıp kollarımı birleştirdim.

"Senin için zor olmalı, her gün onlarca sorunlu sorunsuz müşteri iyi dayanıyorsun. "

Hafif şekilde gülümserken yanağındaki gamzeyi fark ettim, gamzenin biyolojik olarak bi kusur olduğunu daha önce duymuştum.

Ama bi insanda bi kusurun bu kadar kusursuz Görünebileceğini hiç düşünmemiştim.

"Zor tabi, özellikle sapık alfalar iğrençler cidden hepside beni Becerebileceğini sanan dangalak herifler. "

Dedi yüzünü ekşiterek.

"Ne kadar güzel göründüğünden habersiz. "

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Apr 10 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

STRAIGHT NIGHTS|TAEKOOKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin