Hatırlatma;
"Jeongin, tanıștırayım"
............Yazar'ın Anlatımı
Jeongin'in ruhu, sanki bedeninden ayrılıyor gibiydi o anda. 3 yıllık așkı ve en yakın arkadașı... Jeongin için acı bir haberdi. Kalbinde yanan așk ateși, șu anda söndü ve buz kesildi. Seviyordu ama hala genç çocuk. Herșeye rağmen seviyordu Hyunjin'i. Nasıl vazgeçebilirdi ki ilk ve son așkından?
Jeongin kalbinin durduğunu hissetti. Birbirine așkla bakan iki göz. Hyun ve Lix.
Jeonginin bir zamanlar așkla bakan o gözleri ise, acıyla bir oldu.
Tüm așkını bir șiir yapacak olsa, Hyunjin olacaktı șairi. Jeongin așkından ölecek olsa, katili olacaktı Hyunjin..Jeongin
Nefes alamadığımı hissediyorum. Sanki zaman durdu, herșey durdu. Sadece ben ve duygularım, bașbașayız.
Hayatta bazen birini çok severiz, imkansız olacak kadar ve hepte imkansız kalacağını bile bile.
Hiç mi düșünmedin Felix? Arkadașını, kardeșini hiç mi düșünmedin?
Benim duygularımda var ve bende bir insanım. Gizli tutmana bile razıydım, böyle açıklamana gerek yoktu."T-tebrik ederim, umarım hep mutlu olursunuz"
Felix mahçup ve Hyunjin anlamaz bakıșlarla Jeongin'e bakıyordu.
Jeongin deri ceketini giydi ve motorun anahtarını aldı.Sakin bir șekilde "Hey Yongbok, ben birkaç tur atıp geliyorum, seni almaya gelirim"
"Peki, dikkatli ol"
Hayır. Jeongin gelmeyecekti Felix'i almaya. Oradan çıktı ve merdivenlere yöneldi, ağlayan bir genç gördü.
"Hey, dostum iyimisin?"
Çocuk kafasını kaldırdı ve baktı.
Bu sabah ona yardımcı olan çocuktu.
"Oh merhaba, sorunun ne olduğunu anlatmak istermisin?"
Çocuk derin nefes aldı.
"Sadece bir așk meselesi, aptalca. Teșekkür ederim beyefendi"
İkiside ağlıyordu așklarından.
"Ismin ne?" dedi Jeongin.
"Changbin,senin?"
"memnun oldum, Jeongin"
"bende"5 dakika kadar orada kaldı Jeongin ve sırtını sıvazladı gencin.
"kendini kötü hissedersen ben buralardayım."
"numaranı alabilirmiyim?"
"Tabii."
Jeongin Changbin'e numarasını verdi ve oradan ayrıldı.Yapılı bir çocuktu ama kısaydı. Spor yapıyor olduğu her halinden belli.
Jeongin Changbin'in sesini daha kalın düșünüyordu fakat duyduğunda șașırdı, ona göre böyle birinin sesi tiz ve ince gelmiști.Derin düșüncelerle stadyumdan çıktı ve arka tarafa park ettiği motoruna doğru yürüdü, kalbine hançer saplamıșlar gibiydi.
Gözleri kararmıștı, sanki film "the end" der gibi çekti siyah perdeleri gözüne...Kaskını taktı ve motoru çalıștırdı. Motoru ne yavaș ne de hızlı sürüyordu, artık o da tanıyamıyordu kendini.
Kendi bedeninden haberi yoktu.Jeongin'in așkı gölgelerde kaldı.
Eski karanlığa gömüldü yeniden.
Ama o karanlık, hala Jeongin'in așkıydı.
Gölgesiyle yalnız kaldığı karanlıkta bile, Hyunjin'e olan așkı bir ıșık oldu ona.Virajdan geçerken kasise çok hızlı bir giriș yaptığı için motor neredeyse takla atacak gibi oldu, șokla gözleri büyüdü.
"Neden?"
"Cidden noluyor bana?"Jeongin motoru yavașlattı ve kenarda Chaongdang'ın en büyük marketine girdi.
Marketin alkol bölümüne doğru adımladı. Acaba doğru birșey mi yapıyordu?
Bunu sadece Hyunjin'e olan așkının acısı adına yapmıyordu, kendisi cidden çok yorgundu. 17 yașında hayattan soğudu.1 șișe soju aldı.
(bölüyorum ama bir an akdeniz incisi yazıyordum hafif bir alkol olduğu için onu yazsam sıkıntı olurmu hskxbskcbeicna)
Bir paket cips ve 매운 김치 (Acılı Kimchi) aldı. Kasaya doğru gitti.
"Alkol alacak kadar reșitmisin?"
"Evet reșitim, ama kendim için almıyorum"
"Peki öyleyse"21.36
Felix hala eve gelmemiști. Jeongin salonda oturuyordu. Ama sadece oturuyordu. Sojuyu odasına sakladı Felix görmesin diye.
Duvara bakıyordu bomboș. Aklına geldikçe sırıtıyordu Hyunjin ile geçirdiği o kısa ama değerli anları.I
Bugün proje ödevimiz vardı ve 4 kișilik bir grup olduk. Ben, Hyunjin, Yeonjun ve Soobin.
Hepimiz Soobin'in evine gittik ve ikili grup olmaya karar verdik. İkili gruplardaki her bir grup farklı konuya çalıșacak, sonra gruptaki bir kiși ve diğeri değișecek ve birbirlerine konuyu anlatacaklardı.Soobin ve Yeonjun,
Hyunjin ve Jeongin. (😉)Soobinler yatakta biz ise masada çalıșıyorduk. Mutfakta çalıșmayı önerdim ama Soobin yan taraftaki tadilatın en çok mutfağa ses yaptığını söyledi.
"Bak çocuk, anlamıyormusun yahu sen, Tarih senin en bașarılı olduğun oğlum."
"Anlamıyorum iște Hyunjin, sen neden bana anlatıyorsun hem, beraber çalıșıyoruz anlatmak için değil."
"çünkü sen beni iz- aishhh kime anlatıyorsam ben."
"Ne diyorsun sen ya, ben mi seni izliyormușum, hah?"
Hyunjin gözlerini devirdi,
Ben ise onu izlemeye devam ettim.(Anı)
Jeongin daha fazla düșünmek istemedi ve üst kata çıktı.
Yüzüne su tuttu ve odasına döndü, bașladı yazmaya günlüğe...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Shad0w 0f l0ve - Hyunin-
Fanfiction-Ruhumu çoktan öldürdün. Șimdiki hedefin, bedenimmi? Hwang?