Kanka,özür dile

79 10 19
                                    

"Kanka gidip özür mü dilesen?" Chan korkudan saçlarını yolan Jisunga bakıp yavaşça konuşmuştu.O olayın ardından 2 saat geçmişti ama Jisung gidip özür dilemeye çekiniyordu.Sonuçta çocuğu bayıltmıştı ve buna nasıl tepki vereceğini de bilmiyordu.

Chanın sorusunun ardından yavaşça kafasını ona çevirip bağırarak konuşmuştu.

"Kanka şaka mı yapıyorsun?!Çocuk ağzıma sıçar lan!" sonra ardından tekrar saçlarını yolmaya başlamıştı.

"E öyle de çok ayıp olur ama"

"Ya bu gelen misafirlere selam vermemekle aynı şey mi Chan?!Ne ayıpı?!"

"Ya çocuk deli etme beni,git özür dile işte!"

"Saçmalama!"

Chan göz devirip ayağa kalkmıştı.Onun kalkmasıyla beraber Jisung kafasını kaldırıp "nereye gidiyorsun" der gibi bakış atmıştı.

"Minhonun yanına,senin adına özür dileyeceğim" sırıtarak söylemişti Chan.Jisung duyduğu şeyle gözleri sonuna kadar açılmıştı.Tam bir şey diyecekken Chan arkasına bakmadan koşmaya başlamıştı.Jisung telaşla hemen ayağa kalkıp onun arkasından koşmaya başlamıştı.

"Lan Chan!Gel buraya!"

Chan onu dinlemeden tüm gücüyle revire doğru koşuyordu.Jisung onun arkasından kaç kere durması için bağırmıştı ama nafile.Chan en sonundan revirin kapısını görünce yavaşlamıştı.Bir elini duvara koyarak nefesini düzene sokmaya çalışıyordu.Arkasından gelen adım sesleriylr arkasına dönmüştü.Ona doğru koşan Jisungu görünce gülmüştü.Jisung durup ellerini dizlerinin üstüne koyarak derin bir nefes vermişti.Ardından yanına gelip sinirle koluna yumruk atmıştı.

"Napıyorsun lan sen!"

"Bir şey yaptığım yok,sen yapacaksın" bunu diyip hızlıca Jisungun kolunu tutmuştu.Jisung daha ne olduğunu anlayamamıştı ki,Chan revirin kapısını açıp Jisunga döndü. "Alt tarafı bir özür" ve hızlıca Jisungu içeri itip,kapıyı kapatmıştı.Jisung hemen dengesini koruyup tekrar arkasına dönmüştü.Kapının kolundan tutarak açmaya çalışmıştı.ama tahmin ettiği gibi Chan diğer taraftan bunu engelliyordu.Sinirle bir şeyler mırıldanmış ardından yatakta oturmuş ona şaşkınlıkla bakan Minhoya dönmüştü.

"Şey naber ya?" Şu an saçmaladığının farkında bile değildi.Minho ona yüzünü buruşturmuş bir şekilde bakıyordu.

"Çok iyiyim ya"

"Ha,ne güzel.O zaman ben gideyim sen de rahatına bak" Tam da gidecekken Chanın ona dedikleri aklına gelmişti.Bıkkınlıkla nefes vermişti ardından tekrar Minhoya dönmüştü.Ürkek adımlarla yanına gelip yatağın diğer ucuna oturmuştu.Minho hafif bir gülümsemeyle aynı şekilde yanına oturmuştu.

"Özür dilerim" İkiside aynı andan konuşunca şaşkın bir şekilde birbirlerinin yüzüne bakmaya başlamıştılar.Jisung anlamsız gözlerle ona bakarken Minho konuşmuştu.

"Geçen yaptıklarım ve bu gün için.Tekrar özür dilerim" Onun söylediklerine karşılık Jisung hafifçe gülümsemişti.

"Ama teklifim hala geçerli.Bu haftasonu boş musun?"

"Pislik!" ardından hafifçe koluna vurmuştu.Ardından sataşmak amaçlı sırıtarak konuşmuştu.

"Maalesef.Sanla buluşmam var"

Anında yüzü düşen Minho dişlerini sıkarak konuştu.

"Ciddi misin sen?Karşında benim gibi biri varken San gibi birini mi seçiyorsun?Çok eziksin be"

"En azından San senin gibi pislik değil."

"Emin ol benden daha pislik birisi San.Hem San aşktan falan anlamaz"

"Sen aşktan daha çok anladığını mı öne sürüyorsun yoksa?Hiç güleceğim yoktu"

"Bundan emin ola bilirsin." diyip oğlana daha da yaklaşmıştı.

"İyi şakaydı" Jisung bunu diyip ayağa kalkmıştı.Odadan çıkacakken Minhoya dönüp konuşmuştu.

"Dudağın için üzgünüm.Umarım fazla acımamıştır."

"Benim daha çok acıtacağımdan hiç şüphem yok"


_____________________________________________

Ne yazdığım hakkından gram bilgim yok,çok sorgulamayın.

Ne yazdığım hakkından gram bilgim yok,çok sorgulamayın

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

İçeride olanlardan haberi olmayan masum Chan


I Kissed A Boy//MinsungHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin