Red roses✯Lixhyun

✯1.

[01\08\2018]

iki erkek düşünün biri karanlığın çocuğu kömür saçları ve keskin gözleri ile alev saçıyor diğeri ise kristal beyazlığın çocuğu sarı saçları boncuk gözleri ile etrafı su ile kaplıyor öyle ki bu iki zıtlık bir birini buluyor ne derler bilirsiniz zıt kutuplar bir birlerini çekerler hyunjin ve felix iki arkadaştı ya da öyle düşünüyorlardı bebeklikten beri beraber oldukları için tanışma hikayelerini onlar da bilmiyordu ama ilerleyen zamanlarda bir gün piknik için için çıktıkları dağda dolaşırken felix'in dikkatini papatlar çekmişti ve aşk hikayeleri o an başlamıltı

"hyunjinn bak burda papatyalar var toplayalım mı?"

"olur lixie hatta sana taç yapacağım"

"oleyyy tamam hadi taç yap"

"lixie sana bir şey anlatmam lazım tacı yaparken bunu anlatmam gerekicek sanırım"

"tabi anlat dinliyorum jinnie"
hyunjin boğazını temizleyip felix'in elini tutmuştu yanında getirdikleri örtüyü sermiş ve felix'i oturtmuştu bir yandan papatyaları toplayıp bir yandan da cümlelerinin ağzından dökülmesine izin vermişti

"biliyorsun lix seninle uzun süredir arkadaşız yani sana göre ama bir süredir sana hiç hissetmediğim gibi hissediyorum sana olan duygularım bitmiyor ben sana aşık oldum nasıl oldum bilmiyorum ama sensiz yapamıyorum sevgimi belli edemiyorum bu içimi parçalıyor ama seni o kadar seviyorum ki bu anlatılmaz şuan ben bile ne dediğimi anlayamıyorum seninde anlamanı beklemiyorum ama tek diyeceğim şu ki"

hyunjin sözüne devam etmeyi bırakmış elindeki papatya tacını alıp felix'in önünde diz çökmüş ve onun başına tacı takarken tekrar konuşmaya başlamıştı

"şu ki ben sana deliler gibi aşığım tek teline zarar gelsin istemiyorum lix benimle yaşamaya benim hayatım olmaya benim ukem olmayı ve bu papatlayarın bizi birleştiren olmasını kabul eder misin?"
demiş ve felix'in gözlerine kenetlenmişti felix ilk ne diyeceğini ne tepki vereceğini bilmese de o da hyunjin den hoşlanıyordu ama hyunjin gibi bir süre sonra değil felix hyunjin'i kendi hayatına dahil ettiği andan beri ondan hoşlanıyordu bu yüzden hyunjin'in ellerini tutmuş ona yaklaşmış ve kafasını hyunjin'in anlına yaslamıştı ve mırıltılar çıkarmaya başlamıştı

"hyunjinnie ben de senden hoşlanıyorum ama çıkmamız uygun olurmu ki? sonuçta ters tepki görebiliriz"
hyunjin felix'in saçlarını okşamaya başlamıştı ve şöyle demişti

"kimse umrumda olmasın felix öyle ki seni dünyanın en mutlu insanı yapacağım"

"sana güveniyorum jinnie ve kabul ediyorum papatyaların bizi birleştirmesini istiyorum" demişti hyunjin hafif tebessüm etmişti ve felix'in dudakları ile buluşturmuştu dudaklarını...
.
.
.
ikilinin sevgili oldukları ilk günlerdi aileleri bu duruma ilk şaşırsalarda sonrasında en iyi anlaştıkları kişiler ile olmaları onları mutlu etmişlerdi
ilk gece uyumayı tercih etmişlerdi bir sonraki gün de ve ondan da sonraki günde de yine sadece sarılarak uyumuşlardı ki bir gün ikili film izliyerek uyumayı tercih etmişlerdi hyunjin geniş koltuğa felix ise onun üzerine uzanmış kafasını göğsüne koyup hyunjin'in saçları ile oynamasına izin vermişti izledikleri film dikkat çekiciydi çünkü film the maze runnerdı ikili sonunda uyuya kalmışlardı ama filmi açık unutmuşlardı bu yüzden alev denyleri serisinde çıkan zombinin bağırışı ile ikisi de korku ile yerinden sıçramış daha kötüsü felix ekrandaki görüntüyü görünce daha çok korkup bağırmıştı ki hyunjin onu durdurmuştu

"felix bebeğim sakin ol lütfen gece yarısı bağırman komşuları rahatsız edebilir" demişti ama felix tir tir titriyordu sonuçta bi anda çığlık ile uyanmuştı öyle değil mi hyunjin onu kendine çekmiş üzerlerini ayak uçlarında olan pikeyi çekmiş ve felix'in saçlarını okşayarak masal anlatmaya ve onu sakinleştirmeye başlamıştı
.
.
.

selamlarrr nasılsınız fjldşddldmşsmdls bu fic biraz garip bir şey olcak ama olsun neyse ve umut o kadar meraklandırdım seni umarım değmiştir neyse sizi seviyore bi sonraki bölümü Allah bilir ne zaman atarım