Sabah başımın ağrısıyla uyanmıştım, bir süre etrafımı inceledim neyseki yabancı bir odada değildim.
Dün akşamı azda olsa hatırlıyordum ama hatırlayamadığım zamanlarda vardı. Minhonun gitmemiş olacağını düşünüp aşağıya indim, iner inmez tezgahta kahvaltı hazırlayan minhoyla karşılaştım ve hafifçe gülümsedim.
Minho
Akşam jisungu yatırdıktan sonra aşağıya inip etrafı toparlayıp kahvaltı hazırlamaya başladım.
Aradan biraz süre geçtiğinde merdivenlerden adım sesleri duymaya başlamamla jisungun uyandığını anlamıştım. Adımlarını durduğunda bana seslendi.
"Günaydıınn~" demiştim gülen bir yüzle, o da kısa bir gülümsemenin ardından yavaş adımlarla yanıma geldi.
"Neler hazırladın?"
"Pek bir şey hazırlamadım aslında"
"Hm hm eminim öyledir. Kesin dünyaları hazırladın" demişti ve ardından çok tatlı bir şekilde gülümsemişti.
Yanağından minik bir makas alıp masaya geçtim "Hadi gel bakalım."
Gülümseyip hızlıca masaya oturdu ve yemeye başladı
"Gerçekten böyle bir kahvaltıya ihtiyacım vardı"
"Şyi afiyet olsun o zaman"
Gülümsedi ve yemeye devam etti
*
Jisung
Kahvaltıdan sonra minho gitmişti bende hızlı bir duş alıp giyindim ve parka gidip oturmayı planlayarak evden çıktım ve mutlu bir şekilde parka yürümeye başladım taki şirket tarafından aranana kadar.
Bana prova bideosu çekeceğimizi söyleyip şirkete çağırdılar. Bu sefer mutsuz bir şekilde şirkete doğru yürümeye başladım.
*
Şirkete geldiğimde videoyu çekmeye başladık ve hızlıca çekip bitirdik, neyseki bir seferde çekebilmiştik, çekim bittikten sonra bir foroğraf çekip imstagramda paylaştım.
Hanjisungg
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
2M beğeni 30K yorum Hanjisungg prova bitti ama bende bittim..😥
Leeminhoss enerjini yerine getireceğimm ↪️X bunlar en son düşmandı aq ↪️Y bizde mal gibi inandık amk ↪️X harbi belki yalandı
Jisung
Postu paylaştıktan kısa bir süre sonra minho beni aradı.
"Efendim minho?"
"Akşam 8 gibi müsait misin?"
"Evet, ne olduki?"
"Tamamdır saat sekizde hazır ol"
"Ne için?"
"Yorumumu görmedin sanırım?"
"Gördüm tabii ya. Saat 8'de görüşürüzz"
"Görüşürüz"
Teledonu kapattıktan sonra şirketten çıktım ve eve gittim, olabildiğince güzel bir şekilde giyindikten sonra saatin gelmesini bekledim. Saat daha 7.30 olduğu için oturup beklemeye başladım.
Minho
Jisubg telefonu kapattıktan sonra güzel bir sahil restaurantında yer ayırttım, şirketlerden izin aldıktan sonra giyinmek için giyinme odama gittim. Biraz dolaba bakındıktan sonra hafif bol siyah kumaş bir pantolon ve üstüne beyaz polo yaka bit tişört giydim, son kez aynaya baktıktan sonra kabanımı ve araba anahtarımı alıp evden çıktım.
Kısa bir süre sonra jisungun evine varmıştım. Arabadan inip kapıyı çaldım, bir süre sonra kapı açıldığında karşımda mavi jeans, üstünde beyaz bir tişört ve üstüne omzundan atılmış lacivert bir sweat olan dünya tatlısı jisungla karşılaştım. Hemen yüzüm gülmüştü.
O da güler yüzlü bir şekilde karşılık verdi. Kısa bir selamlaşmanın ardından arabaya bindik ve yer ayırttığım restauranta doğru gitmeye başladık.
*
Jisung
Minho vardığımızı söylediğinde arabadan inip etrafa baktım, gerçekten çok tatlış güzel bir yere gelmiştik.
Minhoda arabadan indiğinde yine çok tatlı bir restaurantta camın hemen yanında manzarası çok güzel bir masaya oturduk.
1 saat kadar restaurantta oturduktan sonra sahile indik.
Minho
Sahilde biraz yürüdükten sonra durdum ve jisungun elini tuttum anlamamış bir şekilde önce ellerimize sonra bana baktı.
"Sorun ne?"
"Sadece sana bir şey söylemek istiyorım"
"Tamamdır dinliyorum"
"Jisung ben.. ben senden çok hoşlanıyorum"
"Nasıl?"
"Hoşlanıyorum işte, aşığım sana"
"Ya minho gerçekten komik değil" sanırım reddedildim.
"Şaka yapmıyorum jisung"
"Şaka yapıyosan seni öldürürüm lee minho"
"Nası-" konuşmama izin vermeden parmak uçlarına yükselip dudaklarımızı birleştirmişti.
Ben henüz şoktan çıkamamışken jisung geri çekildi hafif gülümsedi ve yavaş adımlarla yürümeye devam etti
"Jisung!"
"Efendimm~" hızlı adımlarla yanına yetiştim
"Ben ciddiyim, sen ciddi misin?"
Gülümseyerek başını evet anlamında salladı ve konuştu "Ee.."
"Ne "ee" ne oldu?"
"Odunsun minho. Odun!" Biraz durup düşündükten sonra anladım.
"Sen yeterki iste güzelim"
"Hmm evet dinliyorum"
"Erkek arkadaşın olabilir miyin han jisung?"
"Olabilirsin lee minho!"
O kollarını boynuma doladı bende hemen karşılık olarak kollarımı onun beline doladım ve bir süre o şekilde durduk..
• • • • • • • • • • • • • • • •
Eveet aslında daha uzun yazacaktım ama bir bölümde ilişkilerinin fazla ilerlemesini istemedimm
Bu arada ileriki bölümler için çok güzel planlarım varr
Vee söz veriyorum ileriki bölümler çok daha uzun olucakk
