Tarih alim😽
***********
Sabırsızca offff dedim elimde tuttuğum zavallı kırık telefonumdaki sırf herkes oynuyor diye indirdiğim oyunun açılmasını bekliyordum aptal bir melodsi vardı zaten doki doki'nin müziği gibi bi tik korkunçtu açıkçası ama açılmak bilmiyordu. Bir de indirme süresi vardı telefonum kastığı için o da ultra yavaş bir şekilde yükleniyordu o yüklenirken sıkıntıdan evi dolaşmaya başladım boşu boşuna 1 saatim böyle geçti yaz tatiline daha yeni girmiştik ama tek yaşadığımdan tatil başlar başlamaz yalnızlık çekmeye başlamıştım bile bizimkileri mi aramalıydım yoksa ama onlarla da iddiaya girmiştik 1 haftayı onlarsız geçirebileceğime dair.
Sonunda hyunjini aramaya karar verdim tabiki benimle dalga geçecekti ama yapabileceğim bir şey yoktu. İki kez çaldıktan sonra açtı telefonu 'BİLEREK İKİ KERE ÇALDIRDIN DİMİ'. 'YO NE ALAKASI VAR'. 'Boşver onu da sen bizimkilerle gelsene benim eve sıkılıom ben yemek de yok evde'. 'Tamam geliyom dur bir dakika sen şimdi bizi eve mi atıyosun 😱 '. 'Evet eve atıyorum gelin işte'. Yüzüme kapatmayı unutmadı tabi.
Biraz sonra zil çaldı ve tabiki bizimkiler gelmişti (başka kim gelcekse artık). Kolunu omzuma atıp konuşmayı ilk başlatan hyunjin olmuştu 'Minhom napıyon görüşmeyeli'. 'İyi sıçıyom sen napıyon'. Kaşlarını çattı ve bana yadırgayan gözlerle baktı' Düzgün bir soru sordum ben sana dimi'. Seungmin ve jeongini de içeri aldıktan sonra yere oturduk ve seungminin aldığı biraları içip konuşmaya başladık tam jeongin okuldaki dedikoduları anlatıyorduki odamdam garip seslerin gelmesiyle içeri koştum bir an telefonum patladı sanmıştım ama oyun yüklenmiş gelen onun sesiymiş sessizce mırıldandım'böyle bildirim sesi mi olur amk ödüm bokuma karıştı'. Bir yandan da mutluydum tabii sonunda oyun açılmıştı elimde telefonumla garip(?) hareketler yapmaya başladım tam oyunu oynamaya başlayacaktım ki içerden gelen sesle duraksadım konuşan seungmindi'Gelsene artık amk ağaç olduk burda'. Oyunun kapanınca kendini tekrar yüklemeye almaması umuduyla telefonumu kapatıp bizimkilerin yanına gittim.
Gözüme vuran ve de içimi bir o kadar da sıcak hissettiren güneş ışığıyla araladım gözlerimi tahmin ettiğim gibi yerde yatıyordum ve başım ağrımıyordu çatlıyordu sarhoş olduktan sonra uyumuş olmalıydım diğerleri de benim gibi yerde garip pozisyonlarda yatıyorlardı. Sessizce kıkırdadım ve telefonumu elime aldım saat öğlen 1 olmuştu bile yerdeki biraları ve yediğimiz diğer şeylerin çöplerini kaldırdım ve direk dışa girdim çıktığımda onlar da ayılmışlardı beraber kahvaltı yaptık eğlenceliydi. Yani hayatımın en iyi anlarından biriydi işte sizin için sıradan bir anı olabilir ama benim yaşadığım o kadat güzel anı yoktu bu yüzden de önemli anılarımdan biri olarak kazındı hafızama. Onları uğurladıktan sonra yatağa bıraktım kendimi. Kolumu alnıma koydum gözlerim gidip geliyordu uyuyup uyumamak arasında seçim yapamıyor gibiydiler. Sonunda uyumuşum uyandığımda saat öğlen 3ü gösteriyordu ve evet yine sıkılmıştım. Elime telefonumu aldım ve yüklemek için götümü verdiğim oyunu hala oynamadığımı hatırladım.
Açılış ekranında 2 tane kız duruyordu biri sarı saçlı diğeri ise siyah saçlıydı ikisinin de tatlı bir surat ifadesi vardı [Oyun başlatılıyor]. Jumpscare gibi kızın suratı birden telefonda belirdi e ben de haklı olarak telefonu fırlatmış bulundum 'yo yo yo yo yo kırılmamış ol kırılmamış ol' elim titreye titreye telefonu çevirdim sadece alt kısmı biraz çizilmişti o yüzden rahatladım ve yatağa tekrar kendimi bıraktım. [Lütfen isminizi giriniz] İsmimi girdikten sonra yine yükleme verdi neyseki bu seferki kısa sürmüştü parıltı saçan bir ekranla oyun başlıyor yazısı belirdi.
[Görev 1: İki kızdan birinin aşk seviyesini %100 yapınız]
Bune böyle aşk oyunlarından nefret ederim ben, genelde ergenler için yazılmış oyunlar olurlar yine de merak edip biraz oynamaya karar verdim çünkü yüklenmesini boşuna beklemiş olacaktım o yüzden hemen oynamaya karar verdim oyunun erkenden bitmesi için. Ama düşündüğüm gibi olmadı beni o kadar sarmış olacak ki saat gece 2 olduğunda ancak bırakabildim oyunu hayır o ergen oyunlarından değildi hatta güzel bir olay örgüsü bile vardı beni saran da bu olay örgüsüydü zaten oyunda liseliydim ve okuldaki katili bulmaya çalışıyorduk bir yandan da o kızlarla yakınlaşıyordum işte oyunu sonunda bitirmiştim katili bulmuştuk ben de sarı saçlı kızla birlikte olmuştum ama sonu kötü bitiyordu ya da bilemiyordum bana mı öyle geliyordu? garip bir sonu vardı açıkçası telefonu yatağa fırlattım ve elimi saçlarımın arasından sertçe geçirdim al işte şimdi de başım çok ağrıyordu uzun bir bekleyiş sonrası 7/24 açık olan markete gitme kararı aldım neyseki marketle evim arasında o kadar mesafe yoktu.
Hazırlandım ve saçım yağlı olduğu için siyah şapkamı takıp evden çıktım hava beklediğimden soğuktu sessizce mırıldandım 'Kıştan nefret ediyorum ya' tamam anladık kartopu kardan adam felan filan ama ben sevmiyorum işte soğuğu yaz insanıyım ben şu hayatta kış olmasa hiç birşey değişmezdi bence yürürken sıkılmamak için ve oyun hakkında konuşmak için Jeongini aramaya karar verdim aradığım an açtı uyumadığına şaşırmadım onun uyuduğu zaman mı vardı ki? bana da bu oyunu o önermişti zaten o da oyunun sonunu garip bulmuştu 'Evet, oyunun sonunu biraz karmaşık yazmış yapımcı ama çoğu kişi üzücü bittiğini söylüyor'. 'Bence de öyle de Jeongin ramenim bitsin arayacağım seni tamam mı sadece biraz bekle'. 'Neden aradın o zaman amk bir cümle kurdum sadece' daha da söylenmemesi için telefonu yüzüne kapattım insanların yüzüne telefon kapatmak ne kadar eğlenceliymiş lan demekki hyunjin bu yüzden sürekli kapatıyormuş yüzüme. Oturmuş markette acı ramenimi yemeye odaklanmıştım tabiki sadece ben vardım gece 4'te başka kim olacaktı ki bitirdiğim gibi marketten fırladım ve Jeongini tekrar aradım.
'Ee öyle işte bir de sen hangi kızı seçtin'. 'Siyah saçlıyı tabiki amk gidip de aptal sarı saçlıyı seçmedim'. 'Hayır ya aptal falan değildi o bikere gayet tatlıydı anlıyo musun??'. Sitem eder bir ses tonuyla yanıt verdi Jeongin 'KNK GİDİP DE SARI SAÇLIYI SEÇMEDİN UMARIM'. 'yo sarı saçlıyı seçtim'. 'Bana bunu nasıl yaparsın arkadaşlığımı kesiyorum seninle.' 'Dur ya naptım ki alttarafı sarı saçlı kızı seçt-
Minhonun sesi yarım kaldı çünkü acı bir fren sesi duyulmuştu ve tam yanından geliyordu kafasını çevirmesiyle arabanın ona çarpması bir olmuştu kendini yerde acı çeker halde buldu. Başından yolun aşağısına doğru kanlar süzülüyordu bilinci kapanmak üzereydi ve gözkapakları yavaşça birbirleriyle buluşmak üzereydi. Telefonu elindeydi 'MİNHO??!!MİNHO CEVAP VER!!!'. Sadece sesleri duyabiliyordu hafifçe gülümsedi hayatım böyle bitiyor ha diye düşündü yaşadıkları şeyler de neydi öyle mutlu değildi, yalnızdı arkadaşları olsa bile her türlü yalnız hissediyordu kendini ailesiyle bağlarını kesmişti zaten artık anmıyordu bile o aptalları sadece onu çok seven arkadaşları adına üzüldü içinden onu asla duymayacak olan arkadaşlarına seslendi benim adıma üzülmeyin tamam mı? çünkü ben üzünülecek bir insan değilim.
**********************
Selamm ilk ficim olduğumdan pek güzel yazamamış olabilirim yazım hataları yaptıysam kusura bakmayın lütfen ve bu fic oneshot değil devamı var yani okuduğunuz için hepinize çooook teşekkürler umarım beğenmişsinizdir💞💞
Ve evet bu fici gece 4'te yazıp atıyorum mental sağlığım yerinde olmayabilir😼