bomboş, ellerinde var kocaman bir hiç
yalnız, aynadaki yegane görüntü sessiz
zayıf, iradesi kutuda kalan son kibrit
en arkada, koltukların en sonunda,
en iyi izleyici ve en etkisiz kişizihninin içinde çalan gürültülü bir saz
öylesine nefret ediyor ki şahsından
her teli ayrı çalıyor kafada
oluyor, her seferinde güçlü bir bıçakkendi hayatında bile başrol olamayan bir kişi
kelimelerle arasını çoktan kaybetmiş bir aziz
sağda solda yokulup giden tüketilmiş bir inci
ancak o çoktan yitirilmiş mahzun bir acizşahsına ait olan tek şeyi, ölüm
son anında bile zihni hala düğüm
kendine yaptığı bu benzersiz zulüm
hayatını oluşturan büyük bir bütün.