Jongho'nun abisi sevgilisi Mingi Batur'la gelmiş, yan odadaydılar. Umarım sikişmezler. Sahi.. Mingi Batur neydi lan?! İç çekerek arkasına yaslanan Jongho'ya baktım, "Umarım sevişmezler." Demesi ile ağzımdan bir kahkaha kaçmıştı. Jongho'mun bana "Noluyo amk" der gibi bakması ile öksürüp önüme döndüm, al işte yine yanaklarım kıpkırmızıydı ve yine rezil olmuştum! Bu nasıl bir şanssızlıktır ya, bu günde kaç kere rezil olduğumu kim bilir.. Herneyse, biz Jongho ile projeyi yapmaya çalışırken yan odadan bir ses duyuldu.
"AH~ BASTIR YUNHOOOO-AHH~!"
Ben kendimi tutamayıp kahkahalara boğulmuşken Jongho da sinirle ayağa kalkmış ve odalarını ayıran duvara ilerlemişti. Kahkahalarımın arasında duvara doğru eğilip "SİKİŞMEYİN ÖDEV YAPIYORUZ ŞURDA!" diyerek bağıran Jongho'ma bakıp daha da güldüm, gözümden yaş gelmişti artık. Nefes almayı unutmuş gibi sessiz sessiz kişnerken cevapmış gibi gelen "AH~ YUNHOOO~!" sesiyle yere büzülüp karnımı tutarak gülmeye devam ettim. Kapalı olan gözlerimi açınca bana dik dik bakan Jongho'yu görmemle yutkunup isteksizce sustum ve kalktım. Sessiz gülüşlerimin arasında ona "Bence ben eve gideyim." Dedim. Gülüyordum ama içten içe canım kocacığıma veda ettiğim için üzülüyordum. Eh, daha koca değildik tabi ama manifestlemek lazım yaani. Başıyla onaylayıp canı sıkkın şekilde "Bencede, bunlar durmaz.." dedi. Guys. CANI SIKKIN ŞEKİLDE!! BENDEN AYRILMAK İİSSSTEEEEEMMMİİİİİYOOOOOORRRRRRRRR! Fakat sonra dediği ile içimdeki sesler sönmüştü. "Canım sıkkın zaten, Mingi hyung susacak gibi değil.." demişti. Bana veda edeceğinden değil de Mingi'nin susmayacağından canı sıkkınmış. Suskun suskun başım ile onaylayıp eşyalarımı aldım ve ona birşey demeden gittim. Umutlarım kırılmış şekilde.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Just Tell Me. || angst Jongsang
FanfictionJongho ve Yeosang arası iletişim sorunları gibimsi gibimsi