bir

654 1 0
                                    

-İzel'den-

Yemeğimi bitirdikten sonra hızla evden çıkıp sinemaya vaktinde gitmek için koşuşturarak merdivenleri iniyordum.

Giriş kattaki Kamuran Teyze'nin kapısı açılırken durup selam verdim.

"Kamuran teyzee, nasılsın?"

İçten bir şekilde gülümseyip yanaklarımı hafifçe sıktı.

"İyiyim kuzum. Sen nasılsın? Nereye böyle?"

"Sinema'ya gidiyorum, Alper bekliyor."

"İyi eğlenceler yavrum. Bende çöpü çıkaracaktım. Hadi görüşürüz."

"Görüşürüz."

Son kez gülümseyip el sallayıp işlek sokağa doğru yöneldim..

°

Salona girdiğimde ortalardan aldığımız koltulklara yöneldim ve tek boş kalan -yani benim yerime- geçtim. Alper beni farkettikten sonra gülümseyerek konuştu.

"Sonunda ya.. Hoş geldin. Şimdi reklamlar bitmişti."

"Hoş buldum."

Kısa bir şekilde sarıldıktan sonra elindeki iki içecekten birini aldım ve yorgunlukla büyük bir yudum aldım.

Film başladığında pür dikkat aksiyon filmine odaklanmıştım.



"Aşırı iyiydi!"

"Efektler o kadar gerçekçiydi ki.."

"Cidden! Bir an araba bana çarpıyor sandım."

Filmi konuşarak sinemadan çıktık ve Alperlere doğru yöneldik.

İlk önce sinemaya gideriz, sonrasında evde yemek yeriz diye anlaşmıştık.

Çok acıkmamış olsam da eve geçene kadar midem biraz kazınmaya başlamıştı.

Alper'in abisi Alpay abi kapıyı açtığında gülümseyerek içeri girdik.

Alpay abi Alper'den altı yaş büyüktü.

İsim olarak benzese de karakter olarak çok farklılardı. Alper; sıcakkanlı, komik, sakin, uyum sağlayan biriydi. Alpay abi ise tam tersi şekilde uyumsuz, çok dik başlı ve somurtkandı.

Aslında Alpay abi biz üniversite sınavı için çalışırken bize çok yardımcı olmuştu ama üniversiteye geçtikten sonra resmen kaybolmuştu.

"Hoş geldiniz."

"Hoş bulduk."

Alper hiç cevap vermeden direkt lavaboya gitmişti. Dışarıdan gelir gelmez çoğunlukla lavaboya giderdi.

Ayakkabılarımı çıkarıp yerleştirdikten sonra salona doğru geçtim, zaten Alpay abi ben ayakkabılarımı yerleştirirken kendi odasına gitmişti.

Alper'in çıkmasını beklerken telefonumu açıp bir kaç mesaja döndükten sonra lavabodan çıkan Alper elini kurulamadan suyunu bana sıçratmıştı.

"Ya yapma!"

Gülerek ceketini asmaya gitti. O sırada bende ellerimi yıkayıp kuruladıktan sonra tekrardan salona geçmiştim.

"Ne yiyelim?"

Alper'in sorusuyla biraz düşündüm.

"Aslında pizza yiyebiliriz ama hem çok klasik hem çok uğraştırıcı olur bu saatte olmaz o yüzden direkt makarna yapalım bence."

"Olur. O zaman sen sosu hazırla bende gidip hem makarna alayım hem de yanına içecek bir şeyler bakarım."

"Yassı olanından alsana, o çok güzel oluyor. Bir de çikolata alır mısınn?"

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Feb 08 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Sif Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin