80 12 0
                                    

jvke - clouds

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

jvke - clouds

⭐⭐⭐

Beomgyu ve Taehyun okulda konuşduktan sonra Taehyun'un evine gelmişlerdi. Taehyun Beomgyuyla oyun oynayıp yemek yedikden sonra  Beomgyu'yu kucağında uyutmuşdu. Beomgyu halinden memnundu, yıllar sonra hoşlandığı adamın kolları arasındaydı tekrar. Taehyun Beomgyu daha da rahat etsin diye onu yatağına yatırdı. Ama bilmiyordu ki Beomgyu için en rahat yer onun kollarıydı...

 Eskiden Beomgyu Taehyundan uzun olduğu için hep onu koruma ihtiyacı hissederdi ama günün sonunda gene yaralanıp Taehyunn kollarında ağlardı. Hep o çalışsa da koruyan hep Taehyundu.

Taehyun Beomgyu kucağında uyuduğu sürede Yeonjunla konuşmuş ve üstelik lafları Soobin'e ileterek ikisinin de Kai için vereceği savaşı dört gözle bekliyordu.

Evet Kang Taehyun kaosdan besleniyordu.

Beomgyu yavaşca gözlerini açmaya başlamışdı.  En son Taehyunla geçmiş hakkında konuşuyorlardı... Ne zaman uyumuşdu? Şu an Taehyunun odası olduğu yere bir göz gezdirdi. 2 kişilik yatağın tam ortasında yatıyordu Beomgyu. Gözleriyle Taehyunu aradı. Hatta yatakdan atmış olma ihtimaliyle yatağın altına bile baktı. 

Yatakdan kalkdı, üstünde buraya geldiği pantolonu  ve t-shirtü yokdu. Yerini buram buram Kang Taehyun kokan bir t- shirt ve onun beline büyük gelen bir short vardı. Bir iki adımk attıkdan sonra short Beomgyu'nun belinden düşmüşdü. Beomgyu aldırmadan, shortu arkasında bırakarak kapıya doğru adımladı. Short önemli değildi zaten t-shirt onun nerdeyse diz kapağına kadar geliyordu. Kapıdan geçtiğinde gözüne takılan ilk şey saat olmuşdu. Buraya geldiğinde saaat 5.00 pm di. Şimdi ise nerdeyse 9.00 a geliyordu... Beomgyu Taehyun'un mutfakda olduğunu gördü. Zaten amerikan mutfak olduğu için rahatlıkla önü açıkdı.

Taehyun ilk başda Beomgyu'nun geldiğini farketmemişdi. Omzuna dokundu Beomgyu Taehyun'un.

 "Günaydın, aç mısın?"

"Günaydın, çok değil... Şey Taehyun.."

"Evet güzelim?"

Beomgyu kızarmışdı onun ona 'Güzelim' demesine. Bimiyordu ki şuan Taehyuna görsel şölen veriyordu.

"Şey benim kıyafetlerim..."

"Oh okul pantolonuyla yatmanın uygun olmayacağını düşündüğüm için yıkayıp ütüledim ^^"

"Bunu yapman gerekmiyordu aptal! Hiç değişmemişsin. Ahh seni alıcak kız çok şanslı. Büyük ihtimal onun elini sicak sudan soğuk suya sokmazsın. Keşke bende öyle birini bulsam."

"Beomum hadi yemek yerken bu meseleyi konuşalım. Otur sen sofraya ben de kimchiyi alıp geliyorum. Hadi bebeğim bekleme yapma"

"Ama yar-"

"Hadi dedim Beomgyu iş yapmana izin vermiyorum!"

Beomgyu paytak paytak yürüyerek hemen ada tezgahın ardındaki 4 kişilik masaya oturmuşdu. Taehyun Beomgyu gittinde farketmişdi üstünde sadece t-shirt olduğunu. Alt taraflarında bir hareketlenme hissetti. Hayır yapamazdı. Beomgyu evdeyken olmazdı her ne kadar Beomgyu'nun güzelliği karşısında sakin olamasa da...

Yemek yerken Beomgyu çatak bıçak seslerini bölmüşdü.

"Senin şu kız arkadaş meselesini konuşucakdık -bu arada yemekler efsane- Sana bir tane bulmamı mı isteyeceksin?"

 Dedi sonlara doğru sesi kısılırken.

"Hayıır asla aslında bir konuda senden tavsiye isteyecekdim. Yemeleri de beğenmene sevindim:) Afiyet olsun."

"Oh peki yardımcı olabileceksem tabi"

"Şimdi Beomum ilk konuşmalarımızı hatırlıyormusun dicem ama sen daha 10 dk  öncesini hatırlamıyorsun. Öncelikle yanlış fikre kapılma kimseye aşık değilim..."

"Oh ben özür dilerim ben san-"

"Senden başka."

"He?"

"Beomgyu ben seni mavi bahçe de gördüm o günden beri seviyorum. Eğer o gün Yeonjun aramıza girmeseydi ilk öpücüğün benimle olucakdı ve sonsuza dek kaderlerimiz birleşecekdi. Hepsi o aptalın suçu!"

"Taehyun benimde sana birşey söylemem gerek..."

"Reddediceksen lütfen yarın et şuan senle son günümü geçirmek istiyorum:,)"

"Hayır salak KSJAJISHJDFKAİ. aslında hatırlar mısın bilmem ama benim böyle Japon mitolojisine falan taktığım dönemde yağmurlu bir günde sen bana şemsiye tutmuşdun ıslanmamam için. Ve bir japon mitine göre kim yağmurlu bir havada bir başkasıyla şemsiyesini paylaşırsa onunla kaderin bağlanır. İlk başlarda seninle kaderim bağlandığı için evlenmem gerek sandım. Ama zamanla farkettim ki senin tavırların sadece bana özeldi. Ve bu benim kalbimin hızlı atmasına sebep oluyodu. O yılın yazında farkettim sana aşık olduğumu ama sen o yılın yazında beni terkedip Amerikaya geri döndün."

"Seni terketmedim bebeğim asla da terketmem. sadece 2 yıl için gitmişdim. AslındaLiseyi de orda bitirip öyle gelicekdim ama sensizlik bana artık dayanılamaz gelmeye başladı. Beomgyu ben sana deli gibi aşığım"

Artık söylenilecek söz yokdu. Beomgyu yavaşca yerinden kalkıp Taehyun'un kucağına oturup ona sıkı sıkı sarıldı. Taehyun Beomgyunun beline dolamışdı ellerini. Beomgyu gerçekden çok zayıf ve minikdi.

"Taehyun-ah bende seni seviyorumm."

"O zaman majesteleri Choi Beomgyu benimle çıkar mıydınız sevgili prensim?"

"Çıkardım tabikide sevgili Kont Kang Taehyunniee"

Taehyun daha fazla dayanamayıp Beomgyu'yu sırtından destekleyip dudaklarına yapışdı. Şehvet yokdu zorlama yokdu ikisi de birbirini yavaşca öpüyordı.

Ayrı kaldıkları tüm o zamanların acısını çıkartır yavaşlıkda öpüyorlardı...

 ⭐⭐⭐

Love and hope are the two greatest inventions

Blue Spring- TaegyuHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin