14

472 67 111
                                    

you say that i won't lose you but you can't predict the future

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

you say that i won't lose you but you can't predict the future.

14. Bölüm

Tanrısal bakış açısı,

Lalisa ve Jungkook ayrılmadan önce, üniversiteye başlamadan önceki yaz tatilinin başı.

"Baksana, bence aynı evde kalmalıyız," dedi filmi izleyen kız arkadaşına dikkatini veren çocuk. "Ev arkadaşı olabiliriz, harika bir ev arkadaşı olacağımı biliyorsun."

Lalisa, sevgilisinin söylediklerine güldü, sonra bir avuç patlamış mısırı alıp ağzına doldurarak yemeye başladı. "Annem de tamam diyordu zaten," dedi ağzı doluyken. "James üniversiteye geçene kadar onunla kalmaya devam edeceğim."

Jungkook onun ağzı doluyken konuşmasına yüzünü buruştururken bir yandan güldü ve saçlarını karıştırdı. "James mi sana abilik yapıyor yoksa sen mi onun ablasısın karar veremiyorum," diye cevap verdiğinde Lalisa izlediği filmden bakışlarını birkaç saniyeliğine ona çevirdi, ters ters baktı. "Döverim seni, şakam yok bak."

Bakışlarını sevgilisinin üzerinden çekip de bir türlü filme odaklanamayan Jungkook, onun sevimliliğine dayanamayarak elindeki mısır dolu büyük kaseyi alıp orta sehpaya koydu ve Lalisa'yı kucağına doğru çekti. 

"Dövecekmiş beni," diyerek sesini inceltip onu taklit ettikten sonra yanaklarından uzunca öptü. "Hadi, bir dövsene." Lalisa kıkırdayarak bedenine sarılan kolların üzerine kendi kollarını yasladı. "Kızılmıyor da sana, çok kötüsün."

Başını iki yana salladı. "Kötü olamayacak kadar harika biri olduğumu düşünüyorum." Lalisa bu sözler üzerine gülümsedi ve başını sallayarak Jungkook'u onayladı. "Öylesin," dedi şakayla söylenen bu cümleyi tüm gerçekliğiyle kabul ederek. "Kelimelerle anlatamayacağım kadar harika birisin ve hayatımda olduğun için çok mutluyum."

Bu konuşma, Jungkook'un yüzünden de şakalaşmalarına ait sırıtan ifadeyi sildi, yerine mutlu bir gülümsemeyi yerleştirdi. "Böyle biri olduğumu düşünüyorsan beni bu hale getirenin de sen olduğunu bilmen gerekiyor," dedi Lalisa'nın göğsüne yaslı başına birkaç kez öpücük bırakmadan önce. "Sen olmasaydın hayatımda gülümseyecek bir şey bulamaz, kimseyi gülümsetmek de istemezdim."

Lalisa başını salladı ve "Biliyorum," dedi minnet duyulan ve iltifat edilen kişi kendisi olduğu anda işi şakaya döndürerek. "Şimdi bu sen olmasaydın muhabbetini kapatalım, ben varım ve hiçbir yere de gitmiyorum." Başını biraz daha geriye atarak kendisine üstten bakan Jungkook'a baktı ve sırıttı. "Ama sen gidebilirsin, bize pizza almaya."

glimpse of us | liskookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin