G?Friend -YOON[M]İN

3/3

"Lan- Ah!"

Yoongi genç kızın tiz sesini duyduğunda Jimin ile paniklemiş ve ikisi de kalkarken bir an için nerde olduklarını hesap edemeyip sevgilisini itmişti. Jimin zaten kenarda kaldığı için dengesini sağlayamayıp düştüğünde kardeşi kahkahalar atıyor, annesi şok içinde onlara bakıyor, babası bir tepki vermiyordu.

Yoongi sevgilisinin bir yerini vurduğunu belirten o sesi duyduğunda anında aileyi unutmuş ve endişe içinde sevgilisine dönüp yanına inmişti.

"Aman tanrım, aman tanrım- özür dilerim Jimin. Çok üzgünüm isteyerek yapmadım cidden. Yanlışlıkla oldu, özür dilerim-"

"Şhh, sakin ol Yoon. Sorun değil, acımadı fazla. Sakin ol sevgilim."

Jimin dolu gözlerle ona bakan gencin yanağını okşadı nazikçe. Yoongi şu an ne yapacağını bilmiyordu. Hafifçe başını sallayıp sessiz kalarak geri çekildi biraz. Battaniyeyi belli belirsiz çıplak vücuduna örtmeye çalışırken ağlamamak için kendini kasıyordu.

Korkuyordu.

Jimin bunu fark edebildiği için iç çekip ailesine dönmüş ve sevgilisini kapatmaya çalışmıştı.

"Siz..?"

Sorgularcasına tek kaşını kaldırdığında kız kardeşi gururla saçını savurdu.

"Annemler ve tabi ki ben kız arkadaşını çok merak ediyorduk ve böyle bir şey yapmak için onları ikna ettim! Tanıştır bizi!"

Jimin kaşlarını çattı ve dişlerini birbirine bastırdı hafifçe. Kısık sesle burnunu çeken sevgilisine dönüp üzerini güzelce örttüğünden emin olduktan sonra kaldırıp koltuğa oturmasını sağlamış ve önünde durarak saçlarını okşamaya başlamıştı.

"Peki ya gerçekten sevgilim bir kız olsaydı ve şu an daha uygunsuz bir pozisyonda olsaydık Harin? Annemi bırak babamın onu böyle görmesi hoş olur muydu? Bu konuyu seninle gerçekten sonra konuşacağız. Şimdi, izin verin de Yoongi odama gidip üzerini giyinsin."

Odaya sessizlik çökerken herkes başını çevirmiş ve Yoongi sevgilisinin desteği ile kalkıp birlikte odaya çıkmışlardı. Jimin kapıyı kilitleyip yatağa oturan bedenin yanına gitti.

"Sanırım evden kovmak pek iyi bir fikir değilmiş.. Bebeğim.. Gerçekten üzgünüm. Böyle yapacakları aklımın ucundan bile geçmedi. İstersen.. Yanlarına gitmek zorunda değilsin. Uyuyabiliriz."

Yoongi sertçe yutkundu ve Jimin'in boynuna sarıldı. Dolan gözlerinden birkaç damla esmer omzu ıslattığında Jimin onun sırtını ve saçlarını okşamaya başlamıştı.

"Ağlama güzelim. İnan bana, onlar seni ne ayıplar ne de yüzüne vurur. Tamam kardeşim biraz patavatsız ama asla art niyetli değil. Onları seveceğine eminim. Böyle yapma sevgilim, sen ağlayınca ben de çok üzülüyorum."

Jimin çaresizce saçlarını öperken burnunu çekerek geri çekildi. Islak gözleriyle sevgilisine baktığında Jimin iç geçirdi.

"Sırası değil ama.. Yoongi, siktir.. Feci güzelsin."

Yanaklarını okşadığında Yoongi elinde olmadan gülmüştü. Jimin'in böyle zamansız iltifatlar etmesine bayılıyordu.

"Jimin.. Dur bi şimdi aşkım. Ailen.. Aşağıda bizi bekliyor."

Dolgun dudaklarını birbirine bastırdı Jimin konuşmadan önce. Beyaz tenliyi kucağına çekip yanlamasına oturttu.

"Eğer istemiyorsan gitmek zorunda değiliz yavrum. Cidden. Ben onlarla konuşup gelirim ve uyuruz."

İç çekti Yoongi. Tek eliyle sevgilisinin yanağını okşadı. Onun böyle anlayışlı olmasını seviyordu. Jimin ise bebeğinin böyle olmasına bayılıyordu.