"Baba ben gelemem ne diyorsun sen?" "Oğlum mis gibi iş diyorum lan. Ne demek gelemem?" "Benim işim var zaten. Ya sen kendin söyledin işe alsınlar diye. Ne diye şimdi başka yere gideceğiz?" "Ama bu evi satacağım oğlum." Berk sinirle ayağa kalkıp "Ne demek evi satacağım baba? Ulan ben nerede kalacağım?" Dedi. "Bizimle geleceksin işte. Hem ben bir çalışmaya başlayayım seni de aldırırım. Beraber çalışırız."
"Aklımı kaybedeceğim ya. Ben hiçbir yere gelmiyorum." "Ne bok yiyeceksin lan burada? Evi satacağım ve oradan ev alacağım. Nerede kalmayı düşünüyorsun." Dediğinde Berk odasına doğru yürüyerek "cehennemin dibinde!" Dedi ve odasına girip kapıyı kapattı. Ceketini çıkarıp yere attı ve yatağına oturdu. "Bir günüm normal geçsin ya bir günüm." Telefonunu aldı ve Ömer'e yazacakken durdu. Zaten bugün gün sonuna doğru gergin geçmişti ve iyice delirmesini istemediği için vazgeçti ve kenara koydu.
Ayağa kalkıp üstünü değiştirdi ve pijamalarını giyip yatağa girdi. "Allah'ım babamı o işe almasınlar lütfen ya"
"Berk nereye?" "İşe anne." Annesi ona bakıp "Bırak bugün işi de öyle gel. Vedalaş Ömer'le." Dediğinde Berk ona bakıp kaşlarını çattı. "Anne, ben gelmeyeceğim sizinle." Annesi yanına gelip yüzüne şefkatle baktı. Dünden beri iyi davranıyordu ve Berk'in tuhafına gidiyordu. "Oğlum, bak anlıyorum arkadaşlarını bırakıp gitmek istemiyorsun ama gerçekten çok iyi bir iş bulmuş baban. Seni de aldırırsa hiçbir eksiğimiz olmayacak."
Berk iç çektiğinde annesi yanağını okşadı. "Ben seni biliyorum, şimdi için içini yiyordur. Ömer seni işe aldı, işi öğretiyor ve sen onu yarı yolda bırakacaksın diye düşünüyorsun ama hayat bu. Herkes bir ömür aynı yerde, aynı insanlarla yaşamıyor. Sen kendin için, ailen için bizimle geleceksin. Arkadaşların da Ömer de anlayışla karşılayacaktır."
Annesinin söyledikleriyle gözleri dolduğunda, başka yöne bakıp "Anne ben kendi hayatımı kendim yönetebilecek kadar büyüdüm. O yüzden artık bırakın da ben de bazı şeylere kendim karar vereyim." "Tamam oğlum ver kararını ama aileni de unutma." Dediğinde Berk daha fazla konuşmayıp evden dışarı çıktı.
"Ben ailemi unutmam zaten." Tamirhaneye yürümeye başladığında kendini hala kötü hissediyordu. Ailesi ve sevgilisi arasında kalmak istemiyordu ve daha fazla ısrar ederlerse tabi ki Ömer'i seçecekti. Onun bu zamana kadar başını okşamayan, eve para getirmese yüzüne bakmayan ailesini Ömer'e tercih edemezdi.
Tamirhaneye geldiğinde, Ömer'in alet çantasındaki eşyaları kontrol ettiğini gördü ve yanına gitti. Onu görünce gülümseyen sevgilisinin omzuna başını yasladı. "Günaydın yavrum. Nasılsın?" "Günaydın. Napıyorsun?" "Eksik ne var diye bakıyordum. Ona göre yarın çarşıya gidip alacağım da." Dediğinde Berk kafa salladı. "Ömer içeri geçelim mi? Sana biraz sarılmak istiyorum da." Ömer alet çantasını kapatıp "Geçelim canım gel." Dedi ve içeri girip kapıyı kapattı.
Berk beline sarıldığında o da kollarını ona sarıp "İyi misin Berk?" Diye sordu. "Canım sıkkın biraz." "Ne oldu?" Berk offlayıp kafasını göğsünden çekip yüzüne baktı. "Babam Eskişehir'de iş bulmuş ve oraya taşınacakmışız." Dediğinde Ömer'in gözlerini korku sardı. "Sen, sen ne düşünüyorsun?" Diye sorduğunda Berk yanağını okşayıp kollarını boynuna sardı.
"Tabi ki gitmek istemiyorum. Benim hayatım burada. Arkadaşlarımı, işimi ve en önemlisi de seni bırakamam." Dediğinde Ömer derin oh çekti. Bir an korkmuştu, çünkü konu aile olunca ikisi de hassas oluyorlardı. "Peki sana izin verecekler mi?" "İzin almayacağım. Yeterince büyüdüm ve tek başıma da yaşayabiliyorum." Ömer daha sıkı sarılıp saçlarını öptü ve "yaşarız birtanem. Ben varım senin yanında, sana daha önce de demiştim zaten. Ben varken başka hiç kimseye ihtiyacın yok." "Biliyorum Ömer. Çok şükür, iyi ki varsın."
![](https://img.wattpad.com/cover/358922761-288-k253480.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Seni Seyrederdim - BxB
Fanfiction(Tamamlandı)- Gittikçe daralan ruhum muydu, yoksa sokaklar mı?