Düzenlediğimiz maskeli balo çok eğlenceli geçmişti wonnie~ Benim içinde geçerli.
☼♡♫ ☾
Her şey çok güzeldi,jeonghan zengin olduğu için bir yer kiralamıştı.Resmen rönesans zamanı bir maskeli baloydu.Herkes şık takımlar,bazıları kabarık bazıları ince elbiseler giymişti.Bense jeonghan sağolsun beyaz bir takım bulmuştum,bir de maske almak kalmıştı ama sadece siyah bir maske bulabilmiştim,beyaz takımımın üstünde güzel durmicaktı ve dikkat çekicektim ama maskesiz de gidemezdim bu yüzden giymek zorunda kaldım.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
(Maşallah çok yakışıklı oldu)
Akşam güzel ilerliyodu ama minghao için junu bulmamamız gerekiyodu ve maskelerle zor olcaktı bu yüzden jayden yardım alarak nerde olduğunu öğrenmiştik. Atıştırmalık masasının önünde birisini bekliyodu.Gerçekten fiziği çok iyiydi ince ve uzun boyluydu ama benden uzun değil,lacivert takım üstünde çok güzel duruyodu.Minghao için de geçerliydi söylediklerim,onunda fiziği çok iyiydi üstüne tam uymuştu. Junu bulduğum için tek yapmam gereken ikisini nasıl bir araya getirmem gerektiğiydi. Wonwoo bunu hiç düşünmemiştim...
Hızlıca jeonghanı yanıma çekerek ne yapmamız gerektiğini sordum.Bana minghaoyu onunla konuşması için ikna etmemi söyledi ona bunu nasıl yapacağımı söyledim sen yaparsın dedi ama nasıl yapıcaktım? Neyse aşık minghao herhalde hemen kabul eder diye yanına gittim ve konuştum onunla. "Minghao selam umarım eğleniyorsundur çünkü daha çok eğleniceksin,şurdaki masanın önünde ki çocuk var ya seninle konuşmak istiyomuş ama sakın belli etme tesadüfmüş gibi davran tamammı?"benim yüzüme bu salak ne anlatıyo dermiş gibi baktı.Bende daha inandırıcı olması için kulağına eğilip sanırım senden hoşlanıyo dedim.Wonwoo ne söylediğimi yada ne saçmaladığımı bilmiyodum.Çocuğun ondan hoşlandığını bile bilmiyorum yalan söylemiştim umarım bana patlamazdı. Sırtına hadi koçum yaparsın diyip vurup,ittirdim.O da hiç ititraz etmeden ilerledi sanırım işe yaramıştı.
Aradan 20 dakika geçtikten sonra onlara baktım.Hala aynı yerdelerdi ama gülüyolardı jun ona gülümsüyerek yanından ayrıldı bende ne olduğunu öğrenmeye,minghaonun yanına gitmek için insanların arasından geçiyodum.Fark etmeden omuzum birisine çarptı ona doğru eğilip özür dilerim dedim o da sorun değil dedi sesi duyduğum anda ona doğru döndüm. Wonwoo bu sendin. Gelmiceğini düşünmüştüm ama gelmiştin. Sanki kader burda karşılaşmamızı istiyormuş gibi sana çarpmıştım. Çok güzeldin.Siyah takımın üstüne o kadar iyi durmuştu ki sana bakmaktan kendimi alamadım.Büyük salonun ortasında durmuş seni izliyodum,sen arkanı dönüp arkadaşlarının yanına gidiyodun yada onları bulmaya çalışıyodun.Ortamın sessizleştiğini hissetmiştim.Sen,gözden kaybolana kadar bakmayı sürdürdüm ondan sonra kendime gelip minghaonun yanına gitmiştim ama aklım hala sendeydi.
Minghao bana junun ona okulda görüşürüz dedğini söyledi sanırım plan işe yaramıştı. Çok mutluydu. Onun yanından ayrılıp jeonghanın yanına gittim işe yaradığını söyledim ve biraz daha eğlenip seni bulmaya çalıştım. Kenarlara baktım,ortada olmicağını biliyodum. Maskeler bunu zorlaştırıyodu ama bu salonda sadece maskenin üstüne gözlük takabilecek tek kişi vardı.Sendin. Hemen tanıdım seni. Siyah giyidiğin içinde kolay olmuştu. Sana baktıkça dahada güzel oluyodun. Wonwoo ne yaptın kendine?
