early booking || chanbaek

6📖

Chanyeol koltuğuna doğru ilerlerken, yerine oturmuş baygın gözlerle kendisini izleyen eski sevgilisine baktı. Uzun uçak yolculuklarından korkmasına rağmen altı ay önce Chanyeol'u zorla tatile gitmeye ikna etmişti. Büyük ihtimalle yolculuğu rahat geçirebilmek için aldığı sakinleştirici ilacının etkisindeydi.

Chanyeol sakince el bagajını koltuklarının üzerine yerleştirdi ve yerine oturup kemerini bağladı. Baekhyun'un hala onu izlemeye devam ettiğini hissedebiliyordu. Chanyeol kullandığı ilacın güçlü olduğunu tahmin etti. Yoksa gözlerini kaçırmadan bu kadar uzun süre kendisine bakmasının başka açıklaması olamazdı. Baekhyun, artık onunla aynı ortamda nefes almaya bile tahammül edemiyordu.

"İlaç etki etmeye başlamış galiba. Sen uyu. Ben seni uçak inişe geçmeden uyandırırım."

Baekhyun afallasa da bunu gizlemeye çalıştı. Chanyeol'un onu bu kadar iyi tanımasından nefret ediyordu. Birbirlerini bu kadar iyi tamamlıyorlarken ilişkilerinin mahvolmasından nefret ediyordu. Aşık olduğu adamı aşk ve iş arasında seçim yapmaya zorladığında onu seçmediği için nefret ediyordu.

"Sana ne. Hem uçak kalkmadan uyuyamam."

Chanyeol, eski sevgilisinin ne kadar inatçı olduğunu aylar sonra yeniden hatırladı. "Peki, sen bilirsin."

Chanyeol önüne dönüp dikkatini acil durum kurallarını anlatan kabin memuruna verdi. Bildiği şeyleri kısa bir süre dinledikten sonra kafasını özlediği yüze çevirdi. Tahmin ettiği gibi çoktan gözlerini kapatmış, kafası geriye düşmüş, hafif aralık dudağıyla uyumaya başlamıştı. Rahatsız hissedeceğini bildiği halde kendini koltuğunda biraz kaydırdı ve eski sevgilisinin kafasını yavaşça omzuna yatırdı.

Uçak kalkmaya başladığında sarsıntının etkisiyle Baekhyun irkilip yaslandığı kola sarıldı. Chanyeol, kalbinin hızlı atmasına engel olamıyordu. Ayrılsalar da üzerinden aylar geçse de hala Baekhyun'a aşıktı. Özellikle şu tatil yüzünden yeniden konuşmaya başladıklarından beri ayrıldıkları geceyi düşünmeden edemiyordu.

Baekhyun yeni girdiği işte mutlu değildi. Nefret ettiği işinden eve geldiği her akşam sinirli oluyordu. Sırf sevemediği işine, katlanamadığı insanlarla çalışmaya gittiği için kendinden de nefret ediyordu. Gününün neredeyse 10 saatini o iğrenç insanlar için harcıyordu. Bu durum Baekhyun'a hayatını başkaları daha çok para kazansın diye kölelik yapıyormuş gibi hissettirmekten başka bir işe yaramıyordu. Ama istifa edemezdi. Chanyeol yeni bir iş kurmuş, piyasada tutunmaya çalışıyordu. Kazandıkları para 4 ortak için şimdilik sadece faturaların parasını çıkarıyordu. Birkaç aydır birlikte yaşadıkları bu eve, biri düzenli para getirmeliydi. Zaten bu işe de maaşı yüksek diye katlanıyordu.

Bütün gün içine attığı öfkesini, işine ve hayatına karşı duyduğu hayal kırıklığını Chanyeol'a yansıtmak istemiyordu ama sevdiği adamdan biraz ilgi görmek, anlaşılmak istiyordu. Eve geldiğinde onunla oyunlar oynamak, dışarı çıkmak, yeni yerler keşfetmek, birlikte bir şeyler izlemek istiyordu. Sadece sarılıp saatlerce otursalar bile ona yeterdi. Ama sevgilisi akşam yemeğinde gününün nasıl geçtiğini anlatıyor, onun gününü bile sormadan çalışma odasına çekilip saatlerce işiyle uğraşmaya devam ediyordu.

Chanyeol ise Baekhyun'un içinde yaşadığı duygusal gelgitleri göremiyordu. Hayalini kurduğu oyun şirketini sonunda yakın arkadaşlarıyla kurmuştu. İşler ilk zamanlar için kötü olmasa da çok para kazandırmıyordu. Her şeyin farkındaydı ama bunların geçici bir süreç olduğunu düşünüyordu. Giriştikleri bu işe güveniyor, başaracaklarını biliyor, yalnızca karşılarına büyük bir fırsat çıkmasını bekliyordu. Tabii ki bekledikleri bu fırsat birden gökten inmeyecekti. Bunun için çok çabalamaları gerekiyordu. Dört arkadaş gece gündüz demeden saatlerce şirketi daha iyiye taşımak için uğraşıyorlardı. Chanyeol sorunlarıyla boğuşurken canından çok sevdiği sevgilisinin neler yaşadığını göremiyordu. Onu ihmal ettiğinin farkında bile değildi.

İkili birkaç ay bu şekilde devam etse de Baekhyun daha fazla dayanamayıp kavganın fitilini ateşledi. Kavganın sebebi belliydi.

Baekhyun; sırf onun için nefret ettiği bir işte çalışıyor ve eve geç dönüyordu. Gün içinde yaşadığı tüm bu olumsuz olayları kendine saklamaya çalışıyordu. Hatta o kadar yoruluyordu ki bazı akşamlar eve geldiğinde tek kelime edecek gücü bile kendinde bulamıyordu. İşte yaşadığı korkunç deneyimlerden sonra istediği tek şey sevgilisinin kollarında günü unutmaktı. Gel gör ki sevgilisinin yüzünü yemekten yemeğe görebiliyor, sevgilisi artık ona hiç vakit ayırmayan bencil bir adama dönüşüyordu. Bir ilişkiye bu şekilde devam edemezlerdi.

Chanyeol ise ; sevgilisinin bir şirket kurmanın ne demek olduğunu bilmediğini düşünüyordu. Sıfırdan başlamak çok zordu. Baekhyun'sa sadece ilgi istiyor, onu anlamıyordu. Zaten kendisi yüksek maaşlı bir işte çalışıyordu, onu asla anlayamazdı. Şirketi güzel bir kazanç sağlayana kadar dayanması lazımdı ama Baekhyun bunu anlayamayacak kadar düşüncesizdi.

İkisi de zaten patlamaya hazırken nasıl başladığını bile hatırlamadıkları kavgaları saatler sürdü. İkisi de kendini haklı bulduğundan kimse sakinleşip karşı tarafı dinlemek, açıklaması için bir şans vermek istemedi.

Aslında birbirlerini çok severlerken aylardır içlerine attıkları şeyler gün yüzüne çıktığında genç çiftin birbirini kırması kaçınılmaz oldu. Sinirle yapılan bu konuşma Chanyeol ve Baekhyun'u ayrılığa sürükledi.

"Beyefendi, arkadaşınız battaniye ve yastık ister mi acaba?"

Chanyeol görevlinin sesiyle geçmişi düşünmeyi bıraktı. Her düşündüğünde yine çıkmaza sürükleniyor, nasıl bu hale geldiklerini anlayamıyordu. Ama en nihayetinde kendisinin haklı olduğuna karar verdi.

"Evet. Hem arkadaşım hem benim için getirebilirseniz çok sevinirim."

Önlerinde uzun bir yolculuk vardı. Baekhyun üzerinde örtü olmadan beş dakika bile uyusa hemen üşürdü. Emin olmak için elini Baekhyun'un burnuna götürdü. Yine buz gibi olmuştu. Burnuna değen elle gıdıklanan Baekhyun, önce burnunu kaşıdı, daha sonra kafasını eski sevgilisinin boynuna gömdü.

Görevli battaniyeleri getirdiğinde Chanyeol boynunu gıdıklayan nefese rağmen normal davranmaya çalışıyordu. Bu hissi tatmayalı o kadar uzun zaman olmuştu ki ne kadar güzel hissettirdiğini unutmuştu. Battaniyeleri güzelce eski sevgilisin üzerine sardı, yastığın birini ise kendi boynuna yerleştirdi. Baekhyun'un yastığını onun kucağına bırakıp sevdiği adamın boynundaki yerini sabitledi. Genç adam uyanır gibi olsa da ilaç uyanmasına izin vermiyordu.

Chanyeol yapmaması gerektiğini bilse de eski sevgilisinin saçlarını öpmeden duramadı. Aylar sonra sevdiği adam yeniden kollarındaydı. Bu fırsatı kaçıramazdı. Bir süre Baekhyun'un özlediği yüzünü seyrettikten sonra sevdiğinin kokusuyla o da uykuya daldı.