KAYBOLUŞ

9.Bölüm

(-ERTESİ GÜN-)

Gözlerimi zorlada olsa araladım.
Üstüm de sıcaklık vardı.
Kafamı kaldırdığım da kağanın koluna yattığımı fark ettim.
O kdr yakındık ki içim istemsiz huzur ve mutluluk dolmuştu.
Yataktan doğrulucakken belimde hissetiğim baskıyla kalkamadım kağanın kolu belimi sarmıştı.
Bir bütün olmuştuk.
Biraz daha öylece kalıp pürüzsüz suratına baktım.
Siyah kirpikleri gür ve güzeldi saçları gibi.
Keşke maviliklerini bu yakınlıkta görsem diye içimden geçirdim.
Bir anda aklıma gelen şeyle ne yaptığımın farkına varıp yavaşça elimi eline attım soğuk elim sıcak eline deyince değişik hissetmiştim.
Elini belimden çekerek yanın dan kalktım.
Lavaboya ilerledim , yüzümü yıkadıktan sonra üzerimi değiştirip kahve yapmak mutfağa geçtim.

Yaptığım kahveyi kupaya dökerken kağan mutfağa girmiş su içiyordu.

Kağan:kolum da uyuşmuş neden anlamadım.

Bakışlarım ona dönerken gözlerimiz kesişince hemen utancımdan kafamı çevirdim.
Kahkaha atarken konuşmaya başladım .

Arya:üstüne yatmışsındır.

Kağan:allahalla öyle mi dersin.

Arya:hı hı başka ne olabilir dimi ama.

Kağan:hı hı ne olabilir ki başka öyledir kesin.

Onu arkam da bırakıp oturma odasına ilerledim.
Televizyonu açarken kağan da elinde portakal suyu ile yanıma oturmuştu .

Elimde ki fincanı bırakmak için ayaklandım.
Kağan hararetli biriyle konuşuyordu.

Mutfağs girdiğim de acıktığı mı hissettim kendi aldığın çikolatalı gevreği alarak dolaba yönelip  sütü aldım bir tabağa boşaltmak için üst dolaplara yöneldim.

Derin bir kaseye ihtiyacım var dı ama sıkıntı şu ki yukarda kalıyordu.
Masanın yanın da ki sandalyeyi dolabın önüne koydum sandalye olmasına rağmen boyum yetmeyince ayak uçlarım da yükseldim tabağı elime alıp inicekken beyaz bir poşet dikkatimi çekti elime alarak ne olduğunu anlamaya çalıştım .
Tabağı tezgaha koyacakken dengemi bir anda kaybedince tabak yeri boyladı, kırılan parçaları toplamak için sandalyeden inecekken kağanın dediğiyle duraksadım .

Kağan:güzel sakar oldunu da öğrendik bücür dur inme orda kal.

Tezgaha otururken dediklerine cevap vermemiştim. Yerdi ki camları topladıktan sonra kağanın bakışkarı beni buldu.
O minik poşetin içindeki kesinlikle uyuşturucuydu.

Arya:kağan bune.

Bakısları elim de ki poşete kayarken kaşlarını çatmıştı cebinden telefonu çıkartarak birini aradı ardından elimde ki poşeti alarak mutfaktan çıktı duyduğum seslere bakılırsa sifonlu çekmişti.

Yanıma gelirken ben çoktan inmiştim.
Kapı nın çalmasıyla salona doğru ilerledik.

Ben koltuğa yerleşirken Mete ve yanın da tanımadığım biri içeri girmişti kağan da arkalarından.

Mete: onu oraya kim koymuş olabilir hassasiyetlerimizi bilen biri olabilir mi.

Kağan:bilmiyorum.

İsmi nin Akay oldunu duyduğum çocuk beni göstererek konuşmaya başladı.

Akay:nerden bilicez belki bu yaptı.

Sert bakışlarım kağana dönerken kağan konusmaya başladı.

Kağan:bu dedin kişinin bir ismi var Akay ayrıca ona güvenmesem evime almazdım, poşeti de o buldu ve eve temizlikçi çağrıcağı mı bilmiyordu.