Hayal Kırıklığı

43 7 2
                                    

Sabah gün ışıklarının odama vurmasıyla uyandım. Bugün kendimi çok mutlu hissediyorum.Bilmiyorum ama içimde değişik güzel hisler var.

Yatağımdan kalktığım gibi banyoya girdim. Elimi yüzümü yıkayıp çıktım.

Okul formamın üstüne en sevdiğim beyaz sweatshirt imi giydim. Saçlarımı ise bana çok yakıştığını bildiğim için açık bıraktım.

Kahvaltıya inmeden önce abimin odasına bakmak istedim. Odaya girdiğimde abim hâlâ uyuyordu.

"Abi hadi uyan! Okula geç kalmayalım" dedim .Abim gözlerini açıp "Ooo Ecrin hanım bugün erkencisiniz bakıyorum da" dedi.

" Hadi abi ben Kahvaltıya iniyorum sende hazırlanıp gel" diyip odadan çıktım.

Annem mutfakta kahvaltıyı hazırlıyordu babamda yemek
masasında oturuyordu.

Annemin yanına gidip yanağından öptüm. "Günaydın kraliçem". "Bakıyorumda bugün çok neşelisin seni mutlu eden ne?".

"Bilmiyorum anne kendimi iyi hissediyorum "dedim. Abimde geldiğinde masaya geçip kahvaltımızı yaptık.

Annem sebzeli omlet yapmıştı. Çok güzeldi , karnım şişene kadar yedim.

Annemlere görüşürüz diyip evden çıktık. Abimle okul servisine binip okula koyulduk.

Okula vardığımızda dışarıda Sude yi göremedim. Genellikle her gün geldiğimizde Sude dışarıda beni bekliyor olurdu.

Demekki daha gelmemiş dedim içimden. "Abi ben sınıfıma gidiyorum görüşürüz"diyip okula girdim.

Sınıfın kapısının önüne geldiğimde bir an kötü hissettim.
Sanki içimden bir ses içeri girme diyordu.

Ben yinede kapıyı açıp sınıfa girdim. O manzarayı gördüğümde içimdeki kötü hissin nedenini anladım.

İçimde bir şeyler koptu. Sanki kalbim durdu gibi. Hayallerim yıkıldı,  tüm duygularım yok oldu gibi.

Emir sınıftaydı.  Ama tek başına değildi. O Beyza denen kız Emir in yanına oturmuş başını Emir in göğsüne koymuştu.

Gülüyorlardı. Evet gülüyorlardı ve Emir Beyza nın elini tutuyordu. O an gözlerim o kadar dolduki ama bir yaş bile akmadı gözümden.

Beyza bana bakıp "Sevgilimle beni yalnız bırakır mısın?"
dedi.

O an kalbimin sökülüp  geri takılmış gibi hissettim. Zaten sınıfta tek başlarına sarmaş dolaş oturmaları sadece bunu gösteriyordu.

Ağzımdan tek kelime çıkmadan sınıftan çıktım. Sınıftan çıktığım an ağlamaya başladım.

Öylece durup sadece ağlıyordum. Kolumun dürtüldü ve "Beni duyuyor musun Ecrin" sesini duydum.

Yanıma baktığımda Sude yi gördüm. Ağlamaktan Sude nin geldiğini farketmemiştim.

"Neden ağlıyorsun sen herkes sana bakıyor görmüyor musun"

"Sude bahçeye çıkalım" diyebildim.

Bahçeye çıkıp banka oturduk. Ben hâlâ ağlıyordum.

"Neden ağladığını anlatacak mısın artık"

Sude ye her şeyi başından anlattım. Sude üzgün gözlerle bana baktı.

Beni üzen her şey Sude yi de üzüyordu. Çok yakın arkadaştık.

"Bu kadar üzülme Ecrin im be değmez" dedi Sude.

"Sude onları öyle sarmaş dolaş gördüğüm an çok kötüydü ya" dedim ağlamaklı sesimle.

Sude zaten Emir den hoşlandığımı anlamıştı.

Onu sevmiştim evet bu sevgim tek taraflı olabilirdi ama çok sevmiştim.

Biraz sakinleşince taşlar yerine oturmaya başladı. Onun hep bana boş gözlerle bakması ve Beyza yılanının bana hep tiksinir ve nefret eder gibi bakması.
Sevgililer...

"Ecrin zil çaldı hadi sınıfa gidelim artık sonra konuşuruz"
Bahçede kimse kalmamıştı.

Okula girdik sınıfa girmeden önce "Sude bi lavaboya girelim" dedim.

Çok kötü görünüyordum. Gözlerim ağlamaktan şişmiş , saçlarım dağılmıştı.

Sabah ki o neşeli Ecrin den eser yoktu.

Benim mutluluğum zaten çok kısa sürerdi ne zaman mutlu olsam ondan sonra hep beni üzen şeyler olurdu.

Yüzümü yıkayıp saçlarımı düzelttim.

Sınıfa girdik. Ders başlamıştı   hoca " Niye geç kaldınız siz" dedi hafif yüksek Bi sesle.

Sude "Özür dileriz hocam tekrarı olmaz" dedi.

Herkes bize bakarken sıramıza geçip oturduk.
...
Tenefüs zili çaldı. Ben o olaydan artık Emir in olduğu tarafa bakamıyordum.
Her ne kadar onun o mavi gözlerini görmek istesemde.

"Niye derse geç geldiniz siz" . Mehmet yine bizimle uğraşacak Bi konu bulmuştu.

" Pardon? Seni ne ilgilendirir gerizekalı"
Ben konuşmadığım için Sude ona cevabını vermişti.

"Mehmetcim ne konuşuyorsun şunlarla bırak ne halleri varsa görsünler" dedi.

Emir sadece olanları izliyordu. Evet ona birazda olsa bakabilmiştim.

"Aynen ne halimiz varsa görürüz kimseyi ilgilendirmez"
Sude yine lafını söyledi.

Beyza sadece ters ters baktı birşey söyleyemedi.

Son derste bitti ve eve gitme vakti gelmişti.  Ben tüm gün ruh gibi durup birşey konuşmamıştım.

Sadece arada Sude benle konuşmaya çalışıyordu. Birkaç kelimeyle geçiştirip durmuştum.

" Ben doğrumu görüyorum sabah neşeli havalara uçan Ecrin in şimdi ağzını bıçak açmıyor"

Abim benim halime şaşırmıştı. Çünkü sabahki halimden eser yoktu.

"Evet , bende söyledim ama Ecrin konuşmak istemiyor"
Sude olanları abime anlatacak değil zaten.

Sude yle ayrıldıktan sonra bizde servise binip evimize gittik.

Annem kapıyı açıp "Hosgeldiniz çocuklar" dedi.

"Merhaba annem" dedi abim .

Ben sadece boş boş baktım.  Annem beni farkedip " Ecrin kızım noldu sabah iyi görünüyordun okulda birşey mi oldu?"

"iyiyim anne sadece yorgunum odama çıkıp dinlensem iyi olur"

"Meyveli kek yapmıştım kızım sen seversin abinle birlikte yiyin "

" Canım istemiyor anne sonra yerim" diyip odama çıktım.

Odama girdiğim gibi kendimi yatağa attım. Olanlar aklıma geldikçe daha kötü oluyordum.

Kulaklığımı takıp müzik dinlemeye başladım. Her üzüldüğümde  duygusal müzik dinlerim.

Devam Edecek...♡

İmkansız AşkHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin