thoughts

22 5 13
                                    

02.03.2024

.

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


O gün masada tek başıma otururken aklımdan yemin ederim senin bana karşı yaptığın en ufak bir yanlışın şüphesini bile geçirmedim.
Geçiremezdim ki zaten, sen öyle bir insan değildin benim gözümde. Yemin ederim değildin jungkook. O kızın bana dediklerine, senin bana karşı tavırlarına, arkadaşlarının yüzüme bana acıyarak bakmasına rağmen değildin işte. Ben kabullenemezdim ki bunu en başta zaten. Benim aklım senden şüphe etmeye izin vermedi jungkook. Aklımın en uç  kenarlarında bile seninle en güzel anılarımızın hatıraları saklıydı. Başka bir şey değil.

Ben herşeye rağmen oturdum o masada  seni bekledim. Bilmiyorum belki de benim aptallığımdı işte. Senden gelicek en ufak bir kendini inkar etme çabası bekledim. Sadace bir açıklama bile yemin ederim bana yeterdi. Ben kendimi sana inandırmaya hazırdım. Yapmaz diyordum işte, jungkook yapmaz. Ama elimde seni aklayacak, beni de avutacak hiçbir şey yoktu. O kadar çaresizdim ki senin karşında, bana o boş gözlerle baktığın da kendimi o kadar kötü hissetim ki keşke yok olsaydım diyordum içten içe.

Jungkook seninle değilde bir başkası ile olsam ve o kişi bana bunları yapsa yemin ederim bu kadar üzülmedim ama bunları bana benim çocukluğum, tek aşkım, her zaman yanımda olan tüm sırlarımı bilen sen yaptın. Hala aklım almıyor. Nasıl yapabildin mesela? Bana kısaca cevaplar verdikten sonra beni umutla doldurup heycanlandırıp sonra  senden haber alamamı sağlayınca ne hissettin?

Benim neler hissetiğimi yemin ederim siktir et. Ben sadace artık boşa giden zamanıma üzülürüm. Ama bana doğruyu söyle başını yastığa koyduğunda birkez olsun aklına ben gelmedim mi? Yemek yerken, spor yaparken, bir şeyler okurken bir kez bile beni aklının ucundan geçirmedin mi? Ben geçirdim. Sen aklımdan hiç çıkmadın mesela. Hâlâ aklımdasın onca şeye rağmen.

Söyle bana mutlumusun şimdi? Senden o günden beri haber almadım. Bir arkadaşım yoktu senin aksine. Kimse beni aramadı ne o gün ne de ondan sonra. Buna kırılmadım bu arada sadace kendime kızdım gözüm senden başka birşey görmediğinden kendime bir arkadaş bile bulamadığım için. Çünkü sen bana yetiyordun. Zaten geriye dönüp bakınca en büyük hatayı sen değil, ben kendime yapmışım bunu anlıyorum.

Şimdi aramızda çok fazla mesafe var. Eskiden senden bir an bile ayrı kalmamak için kendi planlarımı iptal eder sana göre hareket ederdim. Senin arkadaşlarına buluşurdum asla benim kafama uymamalarına rağmen. Ama yinede yanımda sen vardın işte umrumda bile değildi.

Bazen seninle beraberken yaşadığımız hatıralardan izler taşıyan yerlere giderken buluyorum kendimi. Her sabah sen işe ben üniversiteye giderken ay çöreği almak uğradığımız o fırın varya, yıkılmış. Tanrı senden kalan hiç bir şeyi benim hayatımda istemiyor gibi. Önceki gün de seninle gittiğimiz park alanını cafeye çevirdiklerini gördüm. Sanki sen hiç olmamışsın, herşey tamamen benim kurgummuş gibi hissettiriyor bazen. Keşke öyle olsa.

Bana kendimi bir bez parçası gibi hissettirdin. Gerçi beni kullanmadın bile. Bana bir kere bile dokunmadın sen jungkook bu 6 yıllık ilişkimizde. Senin ihanetinden sonra bunu da fark ettim. Hala şaşırıyorum bir kere bile seninle bir birliktelik yaşamadığımıza. Gerçi biz bu konuyu birbirimize hiç açmadık. Biliyordun jungkook, sen bana bunun konusunu açsan senin kollarına koşarak geleceğimi biliyordun. Benim seni istememe gibi bir lüksüm olmadı hiç.
Sen gel desen gelir, git desen giderdim işte.

Aradan 3 yıl geçti. Hayatımı hala bomboş geçiriyorum. Doğduğum günden beri zamanım akıp gidiyor ama ben hiçbir anımı dolu dolu yaşayamadım. Bana yaşattırmadın.

Şimdi diyorum ki sen geri gelsen ve biz tekrardan birlikte olsak -düşüncesi bile uçuk- o giden yıllarımı ne geri verir bana. Sen bile veremezsin biliyor musun? Kimse veremez. Şuan da 28 yaşımdayım ben. Sen kaçsın? 32 mi? Tam hatırlamıyorum bile. Zihnim sana ait olan herşeyi silik silik gösteriyor bana
ya da göstermiyor.

Hafızam son zamanlar da yerinde değil. Doktorun verdiği ilaçlar beni gittikçe daha da kötüleştiriyor gibi hissediyorum. Yediğim her yemek boğazımdan zehir gibi iniyor. Kendimi durduramıyorum. Hiçbir şeye hevesim yok. Kendime vakit ayırmak istemiyorum. Beni mutlu eden hiç birşey yok.

Fazla zamanımın kalmadığını biliyorum. Doktorlar bana acıyan gözlerle bakıyorlar her seansta. Ama bu bile beni üzmüyor ki. Elimde sadace koca bir çaresizlik var. Sadace merak ediyorum ben ölsem haberin bile olmayacak ama hatıralarında kalırmıyım? Bencillik yapmak istemiyorum ama ileride evlendiğinde - belki de evlenmşsindir - çocukların olduğunda onlara benden bahseder misin? Gerçi neden bahsedesin ki geçmişinde yaşanıp artık ölmüş birinden? Ben de bahsetmezdim.

Son nefesimde bile muhtemelen aklım da sadace sen olacaksın. Doktorlar yavaş yavaş beni hazırlamaya başlıyorlar. Her an ne olacağı belli değil. Sadace kendimi çok boşlukta hissediyorum. Içimde hiç bir duygu yok. Ne nefret ne de sevgi. Sen karşıma çıksan yemin ederim sana bağırıp çağırmam. Bunu yapamam çünkü benim gücüm kalmadı jungkook.
Ellerim artık işime yaramıyor. Kafamı bile kaldıramıyorum bazen. Bana yükmüş gibi hissettiriyor. Ama yinede ne var biliyor musun ölmek istemiyorum.

Sonuna kadar yaşayıp görebileceğim yere kadar görmek istiyorum kendimi. Ben zaten senden umudumu kestim. Istesem bile yanımda yerin olamaz senin.
Keşke böyle olmasaydı ama.

Hep benden bir parçam olsun istemişimdir. Bunu sende biliyorsun sanırım demiş olmalıyım sana ama muhtemelen hatırlamazsın. Beni bile hatırladığından şüpheliyim ben.

Belki canımdan bir parçaya sahip olsaydım şuan yaşamak bana bu kadar zor gelmezdi. Kendimi teselli edebilirdim. Ama bazende bu durumda iyi ki yok diyorum çünkü onun benden başka kimsesi olmazdı ve ben ölüyorum. Kendi ayakları üzerinde duramazdı ki.

Ben buna bile geç kalmıştım işte. Vücudum zaten bir bebeği kaldıramaz. Ben bir baba bile olamam. Bunu ilk anladığımda çok acıtmıştı ama sonra aklıma zaten bebeğe sahip olabilmem için bir eşimin olamayacağı da geldi.
Eğer bir eşe sahip olsaydım ve bir çocuk veremeseydim yıkılırdım. Ama bunları şimdi düşünmeye gerek yok. Zaten imkanı olan bir şey değil.

Keşke herşey daha farklı olabilseydi. Yanımda bir ailemin olması güzel olabilirdi. Nasıl hissettirirdi bilmiyorum ama senin ailen güvenli ve huzurlu hissettiriyordu jungkook. Onlardan da haber alamadım gerçi. Biz ayrıldıktan sonra ki tepkilerini merak ederdim açıkçası. Üzülmüşler midir? Beni seviyorlardı sanki. Annen benim bir keresinde başımı okşamıştı hatta. O hissi hâlâ unutmam. Bana verilen en iyi şeylerden birisiydi.

Şimdi koca bir hiç hayatım. Etrafım çaresizliklerle dolu. Tek bir umut dahi yok. Sen gelsen şimdi ben gidiyorum. Elimde değil. Zamanım yavaş yavaş doluyor ve benim elimden keşkelerden başka birşey yok. Hayata bir daha gelirmiyim bilmiyorum ama gelsem yine senin yanına gelirdim. Hiç düşünmezdim bile. Çünkü senin bana yaşattığın en ufak  güzel şey herşeye bedel olabilirdi benim için. Şimdi koca bir boşluk.









by Jes🗝️










despair  | taekookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin