Kiraz çiçeği.

kırgın 𝗶𝗻𝗰𝗶.

"Kiraz çiçeğim'e, kavuşamadığım biricik sevgilime kokuna hasret kaldığım sana yazıyorum bunları."
Son satırlarınıda yazıp günlüğünü kapattı jungkook. Evet biri vardı bir çok kez denenmesine rağmen toparlanamayan bi' ilişki ve mahvolmuş 2 insan.
Zordu onun için severken kavuşamamak, içi yangın yeriydi adeta. İçine kapanıktı jungkook hayatında çok insan yoktu almazdı istemezdi, Fakat ansızın biri girmişti hayatına ve o tüm hayatı olmuştu onun. Beraberken mutluydu kendini hiç görmediği halde görmüştü. Onunla tanımıştı kendisini, bir anda her şey alt üst oldu ve jungkook yalnızlığına sığındı tekrardan.
Tüm bunları düşünürken aklını yitirecek gibiydi dayanamadı ve taehyung'a yazmaya karar verdi. İnci, inci diyordu ona sevdiği, o yüzden çok severdi incileri.

inci:
Taehyung, biliyorum yazmamı istemiyorsun, ama özlüyorum. Sensizliğin verdiği acıyı en derinlerimde hissediyorum, kalbim dayanmıyor gün içerisinde bir şeylerle ilgilenmeye çalışsam da aklımın bir köşesindesin hep her günümüzü beraber geçirirdik şimdi iki yabancıyız. Birbirini tanıyan iki yabancı beni çok iyi tanıyan bir yabancısın.

bi' kaç saatin sonunda telefonuna düşen bildirimle kalbi heyecandan hızlandı.

kiraz çiçeği.
                                     yetmedi mi inci? olmuyor
                                  işte anlasana olduramıyoruz
                      istemiyorum bu ilişkiyi artık lütfen.
                                                           

Bekliyordu böyle bir şeyi bile bile yazmıştı ona jungkook. Bile bile bi' kez daha yaktı canını yine istenmediğini öğrendi. Buruk bir gülümsemeyle öylece ekrana bakıyordu. Ne o? gözleri mi doluyordu, derin derin nefesler alıp telefonunu kapattı bakamazdı daha fazla kendine bu eziyeti yapamazdı. Düşünmeyi bırakıp yatağa geçti o içindeki acı yorgunluğa dönüşmüştü. Direkt uykuya daldı.

Ertesi sabah aynı mutsuzlukla kalktı taehyung dan sonra her günü böyleydi hep mutsuz uyanır aynı negatiflikle gününe devam ederdi.
Yataktan kalktı elini yüzünü yıkadı, bugün dışarı çıkacaktı dolaşacaktı nefes almak istiyordu ruhu yorgun bitkindi.
Üstünü değiştirdi, kahvaltı bile yapmadan direkt siyah sweatle siyah eşofman altı giydi. Bugün siyahlar içerisindeydi içini yansıtıyordu adeta. Evinin anahtarlarını alıp çıktı, hava pek de iç açıcı olmasada bugün eve girmeyecekti kararlıydı.