Game/ MinSung

0.5

Oylar düşüyo😔

Üzüldüm yani

İyi okumalar

Tam bir hafta geçmişti, Jisung' un teklifi almasının üzerinden bir hafta . Haberi ilk aldığında inanmamaştı, sanki bir rüyada gibiydi. Hayali gerçek olmuştu sonuçta. Felix ile beraber Seoul-Busan uçak bileti almışlardı. Zaten otel masrafları, yeme içme masrafları hepsini şirket karşılayacaktı. Jisung daha öncede bu tarz turnuvalara gitmişti fakat bu farklıydı, üyesi olacağı takımın turnuvasına gidiyordu. Bu gerçekten paha biçilmez bir şeydi. Annesi kabul edildiğini duyunca çok tepki göstermemişti ama içten içe oda mutlu olmuştu. Babası zaten ilk andan beri arkasındaydı, haberi aldığı anda Felix ile aynı tepkileri vermişti. Jisung arkasında böyle bir ailesi olduğu için şükrediyordu. Şuan ise bindiği uçakta heyecandan parmaklarını kemiriyordu.

Neredeyse uçak piste inmek üzereydi. Felix yanında parmaklarını kemiren omegaya hafif kıkırdadıktan sonra elini arkadaşının eline koydu ve sakin olmasını söyledi.

" Of napıyım Felix çok heyecanlı, kabul edildim! Düşünsene! Gerçekten oldu!" Arkadaşının bu tatlı hallerinde bir kez daha gülerken elini arkadaşının sırtına koyup sıvazladı. Birazda olsa rahatlayan Jisung, uçağın inme anonsu yapılırken tekrar eski haline dönmüştü bile .

Felix bu durumdan sıkılarak küçük omeganın telefonunu dizlerinin üstünden alıp açmasını istedi. Jisung ne yapacağını anlamaya çalışır gibi dediklerini yaptığında Felix Jisung' un rahatlaması için bir oyun açtı. " Oraya varana kadar al şu oyununu oyna!"

Komutla beraber Jisung yaptığı en iyi şeyi yaptı. Oyununu oynadı. Bazen Seungmin ile tanıştığı için kendini çok şanslı hissediyordu, ondan şuan ne kadar nefret etsede ona oyun oynamayı öğretmişti. Seçeceği avatarlardan tutun, Mid oyuncu olmasına kadar her şeyi ona o öğretmişti. Beraber yaptıkları pratikler, maçlar hepsini o öğretmişti. Birbirlerinin tüm hamlelerini biliyorlardı. Tabi Jisung ayrıldıktan sonra kendini daha da geliştirmişti. Seungmin' i yenip ona daha iyi olduğunu kanıtlayacaktı. Beraber yaptıkları maçlarda hep yenilen taraf olurdu. Artık ustasını yenip zincirlerini kırmak istiyordu omega...

Uçaktan inip bir taksiye binen ikili kısa bir yolculuğun ardından büyük lüks bir otele geldiler. Jisung böyle ortamlar görmeye pek alışık olmadığı için ağzı açık kocaman otele bakarken Felix çokta yabancısı olmadığı otele adımlamaya çalıştı. Çalıştı çünkü otel önü magazincilerle doluydu. Çoğu e-spor takımının bu otelde kalacağı duyulmuştu ve çoğu fan ve magazinci bu fırsatı kaçırmamıştı. Otelin önü insan kaynıyordu. Karınca yuvası gibi. Felix siyah güneş gözlüklerini çıkartarak kalabalığa sert olduğunu düşündüğü gözlerle baktı. Sanki bir boşluk arıyormuş gibi bakınırken arkadaşının elini hızlıca kavrayıp kalabalığı yararak kendilerini içeri attılar.

Jisung gülerek Felix baktığında Felix sanki bir tanrıça gibi süzülerek saçını eliyle arkaya savurdu.

Jisung telefonunu çıkartıp müdürünü yani Bay Kim' i aramaya başladı bir iki çalışta açılan telefon sevinçli bir şekilde karşılandı.

" Selam Jisung, otele vardın mı?"

" Evet efendim vardım"

" Oh güzel, şimdi tam olarak neredesin?"

" Girişte"

" Peki rezervenin yanına git bende geliyorum"

" Peki efendim"

Telefonu kapattığı anda kalbi teklemisti oğlanın hayellerine son bir adım kalmıştı. Mutluluktan ağzı kulaklarında bir şekilde arkadaşı ile rezerve alanına ilerledi. Tabi Felix gelmesinin doğru olmadığını söyleyerek sonradan arkadaşının yanından ayrıldı ve minik bavulu ile kendine tuttuğu odaya çıktı.

Küçük omega elinde telefonu ile beklerken ona doğru yaklaşan uzun boylu alfa adamı görmüştü gözlükleri onu sert gösteriyordu ve giydiği takım elbise ona çok resmi bir hava veriyordu. Jisung Bay Kim' in bu adam olduğuna emindi fakat yinede iyice emin olmadan ilk lafa giren olmak istemedi.

Uzun alfa cebinden telefonunu çıkartıp etrafına bakınmaya başladı. Telefondan bi numara tuşladıktan sonra çalmasını bekledi. Tabiki Jisung' un tahmin ettiği gibi kendi telefonu çalmaya başladı cebinden telefonu çıkartıp gelen aramayı açtı ve konuştu "Alo"

Sesin yanındaki küçük omegadan geldiğini fark edince şaşırmış gözlerle minik omegaya baktı alfa. Anlaşılan bir omega görmeyi beklemiyordu. Şaşkınlıkla konuştu adam "Jisung?"

" Bay Kim ?" Adam bozuntuya vermemeye çalışarak elini omegaya uzattı. " Kusura bakma minik bir omega görmeyi beklemiyordum sadece" yüzündeki samimiyet Jisung' un içini ısıtırken oda tatlı tatlı gülümsemişti. Elini adama uzatarak selamladıktan sonra Bay Kim hâlâ şaşkındı. Gerçekten minik bir omega görmeyi beklemiyordu, hatta bir alfa görmeyi bekliyordu. Gördüğü ilk omega oyuncu olabilirdi.

Şaşkınlığını çok belli etmemeye çalışarak omegayı kafede ağırlamak istediğini ve sözleşme hakkında konuşmak istediğini söyledi. Küçük omegada , alfanın tepkilerine gülememeye çalışarak kafeye ilerledi.

🎮

" Peki Jisung, aylık 1.000.000 won alacaksın bunda bir itirazın var mı?" Duyduğu fiyatla gözleri kocaman açılan oğlan kafasını iki yana salladı " Hayır bu fazla bile !" Oğlanın komik tepkisine gülen alfanın gözleri kısılmıştı. Jisung' a bu görüntü gerçekten tatlı gelmişti. Oda gülümsemişti.

" Bunu da kabul ettin dersek son madde, sözleşme bitene kadar aylık izinler dışında SKZ takımının yurdunda , yani benim villamda kalacaksın tüm ekip üyeleri ile."

Jisung biraz düşündü ailesinden uzak kalacaktı aylık izinleri vardı ama yinede içi pek rahat değildi ama yinede kabul edecekti. Sağolsun Namjoon hyung onunla tüm sözleşmeyi konuşmuş kafasına yatmayan yerlerde yardımcı olmuştu. Tabi aralarında bir yaklaşımda olmuştu.

Sayfalarca olan sözleşmeyi imzaladıktan sonra alfa küçüğüne aynı samimiyetle elini uzatırken " Hoşgeldin yeni minik Midimiz " diyerek oğlanı güldürmüştü.

Omeganın elini bıraktıktan sonra ilgili bir sesle " Ekip üyelerinle tanışmak ister misin? " diye sordu. Jisung' un hızla büyüyen gözleri onu sevimli gösterirken hemen itiraz etti.

" Hayır! Bugün saçımı yıkamadım! " diyerek sitem etti. Bu ikiliyi güldürmüştü aslında nedeni daha hazır olmamasıydı. Bay Kim de çok üstüne gitmemeyi düşünerek daha fazla uzatmadan konuyu kapattı.

" Peki odana çıkmak ister misin akşam dostluk maçı var biliyorsun, katılacaksın değil mi?"

" Hm hm , hiç kaçırır mıyım? " İkili yine güldüğünde Nam Joon ona alışmıştı bile . Çok nazik , kibar ve tatlı bir omegaydı . Hatta bu halleri biraz ona garip gelmişti bir omega nasıl böyle davranışlara rağmen çok iyi oyun oynardı? Onu şaşırtmıştı gerçekten. Şuanki takım ile karşılaştırdığında Jisung' un SKZ için çok masum kaldığını düşündü 4 alfanın arasında minik bir omega. Ama oyunda insanların cinsiyetine bakılmadan oynayışına göre seçildiği için bir sorun yoktu. İyi bir oyuncuydu bu ona yeterdi.

" Bu arada maç hangi takımla olacak?" Jisung' un yönelttiği soru ile Namjoon ciddiyeetle cevapladı .

"ZGC"

⭐❔