Duygu nedir?Sevinmek,üzülmek,özlemek,korkmak,şaşırmak mı?Belki.Yattığında kalktığında bu acıyla uyanmak,hergün içinde bir tortunun olması hissiyle insan yaşar mı?İnsan vücüdu bunu yapar.Sadece umutsuz ve amaçsız bir şekilde,ona yapılması söylenenleri yapar.Fakat zamanla yıpranır,ruhu ölür,kalbi işlevini yitirir ama bedensel olarak ayaktadır.Ölmek için ruhun çıkması gerekir derler,ben böyle düşünmüyorum.Ölmek için bedenden son nefesin çıkması gerekir.Hayat budur doğduğun anda herkes sevinir ama kimse ilerde ne gibi zorlukla,stresle,kaygıyla yaşayacağını ve ölümle burun buruna kalacağını düşünmez.Doğru pencereden baktığımızda doğmanın bir kötülük,ölmenin bir iyilik olduğu fark edersiniz.Ölmek nasıl bir iyilik olabilir gibi soranlara karşın şunları söyleyeyimki;sizin o eğlendiğiniz,istediğinizi istediğiniz zaman yaptığınız,arkadaşlarınızla gülüp eğlendiğiniz,başarılı olabildiğiniz ve sınavlar için stres bile olmadığınız o muhteşem yaşa
maya değer haytınız herkes için aynı olmuyor maalesef.Onlar için tek kurtuluş ölüm oluyor,tüm sorunların ve acının bittiği nokta ölüm.O yüzden ölen biri için üzülmeyin aksine sevinin,onun adına.Bütün olanları geride bırakmış bir şekilde beton yolda adımlarımı atmaya devam ediyordum.Gecenin ayazında üstüme sadece incecik bir hırka almış,donarak ölmeyi bekliyor olabilirdim.Köprünün korkuluklarından sarkarak denizde dalgaları izledim.Zamanı gelmişti işte herşeyin bitiş anıydı.Buz kesmiş demirlerden sıkıca tutundum ve kendimi demirlerin diğer tarfına attım.İçimde korku yoktu,acı yoktu ya da hayır birikmiş acılar vardı.Her ne kadar kabullenmek istemesemde gerçekler yüzüme çarpıyordu.Kafamdaki düşünceleri birazda olsa boşalttım ve son kez etrafıma dikkatle baktım;soğuk rüzgarın etkisiyle sallanan ağaç dalları,bu gece sanki daha fazla parlayan dolunay ve yıldızlar,hışımla birbirine çarpan dalgalar...Gözlerimi yumdum ve soğumuş ellerimi demirlerin üzerinden çekerek kendimi bıraktım.Hayatım film şeridi misali önümden geçti,tuzlu suda kaybolan göz yaşlarım geçmişin anılarını taşıyordu belki de...
***
"1 hafta önce yaşanan intihar tekrardan gündeme geldi.Genç kızın ölüp ölmediği hala bilinmiyor,ekiplerimiz genç kızı bulmak için çalışmalarını sürdürüyor.Umarım bir an önce bulunur."sinirle kumandayla telvizyonu kapattı.Küçük kardeşinin ölümü yüzünden günlerdir uyumuyordu,yemiyordu,içmiyordu.Anne ve babasının da bundan bir farkı yoktu.Çaresizce dolan gözleriyle odasına gitti ve her gün yaptığı gibi yüzünü yastığa gömüp ağlamaya başladı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
-Trace-
FanfictionKalpte ve beyinde kalan anılar,unutulabilir mi?Silinebilir mi?Yoksa orada kalarak daha çok acı mı verir?