*Jisung*
Uyandım, saat 12.30'du. Karnım deli gibi açtı. Aşağı inip buzdolabına baktım, bana göre yiyecek hiç birşey yoktu.
"Off markete gitmek zorundayım"
Sabah sabah canım hiç markete gitmek istemiyordu, bu yüzden üstümdeki beyaz kısa kollu ve kareli pijamayla dışarı çıktım. Aman kim görücek zaten beni.
Karşı taraftan bağırma sesleri duyunca kafamı telefondan kaldırdım. 2 erkek ve 1 kız tartışıyordu. Erkeklerden birinin sesi ağlayacak gibi titriyor ve sinirli. Diğeri ise herşeyi o yapmış gibi sinsice sırıtıyordu. Kız ise nerdeyse erkeğin konuşmasına bile izin vermeden ona hakaret edip, bağırıp çağırıyordu. Yavaş gitmeye başlayıp biraz onları izledim.
Kız erkeklerden birine tokat atıp sırıtanın koluna girdi ve gitti.
Tokat yiyen ise çaresizce yere çökmüş, gözyaşları bir bir gözünden intihar ediyordu. Yanına gittim."Hey, iyi misin?"
"Değilim"
"Bak az önce yaşananları görd-"
Lafımı tamamlayamadan durdum. Çünkü bana sarıldı ve daha şiddetli ağlamaya başladı.
"Kimsem kalmadı anlıyor musun? Kimsem!"
Omzum ıp ıslak olmuştu.
"Tamam bak şimdi sakin ol, derin nefes al"
"Olamıyorum, ondan nefret ediyorum"
"Anlatmak ister misin?"
"O kız, benim sevgilim. Artık eski sevgilim. Gördün zaten az önce neler olduğunu. Aldattı beni, benim ondan başka kimsem yoktu. Ailemle her gün kavga ediyoruz, hatta daha bu sabah ettik"
Durumuna çok üzülmüştüm. Biraz daha sohbet ettik.
"Bizde kalmak ister misin?"
"Sizde mi? Ailen rahatsız olmaz mı?"
"Hayır, tek yaşıyorum"
İçimden ona ismiyle hitap etmek geçmişti, ama nedense bunu yapamadım.
"Peki sizde kalıcam"
Sevindim çünkü hem bir ev arkadaşım, hem de dostum olacaktı.
"Ama ilk önce markete gitmemiz lazım, evde hiç bişey yok"
"Tamam"
*Minho*
Jisung gerçekten iyi biri. Onunla aynı evde kalacağım içinde mutluyum. İçim şimdiden kıpır kıpır ediyordu, neden bilmiyorum ama bana değer verdiğini hissettiren tek kişi oydu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
My Kinda Love//Minsung Smut
Romance!Spoiler! "OHA MİNHO NEYLE BESLİYON SEN BUNU" "Noldu? Korktun mu?"