"Evet Erika, aynen böyle!"
Artık poz vermekten sıkılmıştım. Bir kıyafet markası için o kadar çok poz vermeme gerek yoktu.
Bacaklarımı hissetmiyordum. Çekimler bittiğinde övgüler dağıtmaya başladılar. Kıyafetime baktım.
Eskiden Momoyama Predetors forması olurdu. Kıyafet oldukça zarifdi. Beyaz elbisenin üstüne pembe ve mavi detaylar eklenmişti. Hemen dizimin bir karış üstünde bitiyordu. Küçük bir yırtmacı vardı.
Asistanıma bir taksi çağırttırdım. Eve gidip soğuk suyun altında durmak istiyordum. Bu hayatı da istemiyordum. Ben düşüncelerdeyken evime gelmiştim. Taksiciye parayı ödeyip indim.
Güvenlikçi olan Bay Yeojiye başımla selam verdim. Sitenin içine girdiğimde bazı çocuklar oyun oynuyordu. Onlara görünmeden evimin olduğu bloğa doğru yürüdüm.
Nihayet eve varabilmiştim. Üstümdekileri çıkarıp kirli sepetine koydum. Soğuk suyu açıp içine girdim. Su bedenimin heryerinden akıyordu. Soğuk su tüm yorgunluğumu dindirmişti.
Gül kurusu saçlarım bedenimden aşağı sarkıyordu. Elime bir şampuan aldım ve saçımı köpürterek yıkadım. Biraz daha duşta vakit geçirdiğimde çıkma kararı aldım.
Saçımı havluya sarıp bornozumu giydim. Odama yönlenip rahat birşeyler üstüme geçirdim.
Kurutma makinesini alıp saçlarımı kuruttum ve klasik saç modelimi yaptım.
Kilitli olan kapının anahtarını çekmeceden aldım ve odaya doğru yürüdüm. Hayallerimin olduğu odaya.
Yavaşça kilidi döndürdüm ve içerideki eşyalara ve resimlere bakdım.
Annem bu hatayı yapmasaydı şuan dünyaca ünlü Momoyama Predetors'un bir oyuncusuydum.
Predetors ünlenmişti. Bütün ülkeler tanıyordu. Annem keşke o isteği kabul etmeseydi.
Geçmiş
İl şampiyonu olmuştuk. Ödülüm ellerimin arasında buna inanamıyorum. Yıllardır bunun hayalini kurdum!
Eve bir çırpıda geldim. "Anne! Bakın oynayışını gördünüz mü? İl şampiyonu olduk.!" diye bağırmaya başladım.
Annemin gözlerinden yaşlar akıyordu. Kaşlarımı çattım. Noldu dercesine ona baktım. "Kızım, üzgünüm sana sormadan bir şey yapdık." dedi
Ne yapmış olabilirler ki? "Sana gelen dizi teklifini kabul ettik." Ne! Bu demek oluyor ben futbol oynayamıyacakmıydım.
Zamanım olamazdı. "Futbolu bırakman gerekecek." dedi. Hayallerim yıkılmıştı. Kırgın gözlerle anneme bakdım bunu neden yaptın dercesine.
Koşarak odama çıkıp ağlamaya başladım.
Ertesi gün
Antrenman vardı üzgün bir şekilde oraya gittim. Herkes benim üzgün olduğumu biliyordu. Ne olduğunu sormaya başladılar. Annemin yaptıklarını anlattım.
Anlattırken kendimi tutamadım ağlamaya başladım. Reika benimle birlikte ağlıyordu. Kota umursamıyor gibi görünüyordu fakat gözünden bir damla yaş akmıştı.
Ouzou sinirliydi. Ryuuji, Ouzou kadar sinirli, Kota kadar üzgündü.
Shou, kendisi bana sıkıca sarıldı "Buraya seninle geldik bunu unutmayacağız." dedi.
Tagi abi şevkatiyle bana sarıldı. Aoto ise kırgın gözlerle bana bakıyordu.
Günümüz
Gözlerimden bir damla yaş akdı. Hani beni unutmayacaklardı neredeyse hiç biri beni aramıyordu.
Yarın maçları vardı bende en önden bir bilet aldım. Reika ile ara sıra görüşürdük fakat fazla değil ikimizde yoğunduk.
Predetors'a benim yerime oyuncu gelmişti benim gibi olmaya çalışıyordu. Cidden hiç sevmiyordum. Reika da sevmediğini söylüyordu. İsmi Mika.
Bi ara röportajlarını izlemiştim. Benim gibi neşeliydi. Röportaj sorusu şöyleydi.
'Eski bir oyuncunuz varmıydı?' diye sordu. Ouzou'nun aklına ben gelmiş olacağım ki ağzını açmıştı fakat Mika sözünü kesti.
'Eski oyuncuları yokdu İl şampiyonu olmalarına ben yardım ettim. Hatta Predetors'u Shou kuracağım dediğinde beraber üyeleri toplamışdık.
Herkes ona anlamaz gözlerle bakıyordu. Benim gibi olmaya çalıştığı zaten her halinden belliydi.
__------_------
Bölüm bu kadardı sevmişsindir umarım.