Ben diyarımım gelecekteki kraliçesi,hükümdarı,imparatoriçesi Laura Bennet. Benim diyarım Alfheim.Alfheim tamı tamına otuz vâristen oluşuyor.Diyarımız 'daki vârislerin eğitimi için bir okul var. Okula gelen vârisler dövüş,dans ve kıyafet provası gibi dersler alıyorlar. Sabah okula gelip akşam saraylarına dönüyorlar. Bende okula en yakın arkadaşım Maria ile gidip geliyorum. Bazı vârislerin kendine ait elementleri oluyor. Benim elementim su. Su elementi sahip olduğu güç,vârislerin ruhunu kontrol etmek. Mesela en yakın arkadaşım,kardeşim Fitore vârisi Maria toprak elementine sahip.Toprak elementinin de gücü neredeyse fiziksel olan herşey.Havanın gücü akıl Ateşin gücü ahlak. Sabahın ilk ışıkları ile her zaman ki gibi yeniden tıklatıldı. "içeri gire bilir miyim." diye sordu Betty. Betty benin yardımcım "gele bilirsin diye yanıtladım Betty'i. İçeri girdiği sırada bende yattığım yerden doğruldum "iyi uyuya bildiniz mi ." diye sordu Betty. "evet" diye yanıtladım. Aşağıdan çok güzel kokular geliyordu. "Betty" "efendim prensesim" diye cevapladı."Aşağıdan çok güzel kokular geliyor ve sanırım tatlı bir telaş var." "sanırım unuttunuz bugün babanızın doğum günü efendim." diye yanıtladı Betty.
"doğru ya unutmuşum sağol hatırlattığın için". "rica ederim efendim." Ardından kalkıp hızlıca hazırlanmak için hemen duşa girdim.
Giyinip saçlarımı düzelttim ve merdivenlerin yolunu tuttum. Betty çoktan aşağı inmişti.Aşağı indiğim de
çalışanlar harıl harıl çalışıyorlardı fakat babam ve annem ortalıkta yoktu . Gidip yatak odasına,taht salonuna,mutfağa,çalışma odasına,kütüphaneye,banyoya,
bahçeye heryere baktım ama hiçbir yerde yoklardı.Gidip çalışanımız Sarah'a sormalıyım belki biliyordur "Sarah annem ve babamı gördün mü?Her yere baktım ama hiçbir yerde göremedim." Sarah "hayır efendim bende hiç görmedim kendi odanıza baktınız mı?" diye sordu."hayır bakmadım" diye cevapladım "bence bir bakın" dedi Sarah.Hemen merdivenlere yöneldim.Odamın kapısını açtım fakat keşke açmasaydım.Çünkü karşımda gördüğüm şey kan dondurucuydu.O an sanki Her şey dondu.Zaman mekân herşey bir anlığına dondu.Çünkü karşımda gördüğüm annem ve babamı cesetleri baş aşağı bir şekilde odamın tam ortasına asılmıştı.Gördüğüm şeyin ardından büyük bir çığlık attım.Babamın ve annemin baş aşağı cesetlerinden kanlar damlıyordu.Annemin boynunda ve kolunda koca birer yarık vardı ve tam kalbinden bıçaklamamıştı.Babamın ceseti ise tam bir vahşet.Babamin yüzünden bacaklarına kadar tüm derisi yüzülmüş ardından yarılmış ve organlarının hepsi görünüyordu.Bu cani nasıl bir caniydi.Şok içerisindeydim.Kopardığım çığlık ile birlikte hemen muhafızlar ve diğer çalışanlar geldi.Ben bir anda ağlamaya başladım.Ardından gözlerim kararmaya başladı.Gözlerimi yumdum ve anladım ki bayıldım.Gözlerimi açtığımda salonun ortasında ki kanepeye yatmış vaziyetteydim.Sağ tekli koltukta oturan yaşlı şifacı hemen yanıma geldi."noldu bana neden buradayım."diye sordum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BİR SAVAŞÇI HİKAYESİ
FantasyAnnesi ve babası öldürüldükten sonra intikamını almak için tehlikeli yollara atılan Laura Bennet annesinin ve babasının katilini bulmaya çalışır. "TAMAM MI DEVAM MI"